URAGİRİ

25

Üç gündür sadece yatıyordum, tek umudum tekrardan rüyalarıma girmesiydi ama gelmiyordu bende olsam benim gibi bir adamın rüyasına bile girmek istemezdim.
Gözlerimin içine kurtar beni dercesine baktığında tek yaptığım öylece dikilmekti evet içmiştim ama sarhoş değildim lanet olsun ki dediğim her şeyin farkındaydım sadece dikilip babamın onu boğmasını izlemiştim.
Gözleri kapandıktan ve zaten fazlasıyla yorgun olan bedeni yere yığıldıktan sonra babamın bana dönüp beni öldürmesini bekledim ama ben ve Kağanı görmüyordu bile tek bacağından sürükleyerek onu götürdüğünde yine sadece izlemiştim hiç bir şey yapamadım yapmak istemedim değil yapamadım.
Sanırım kabullenmiştim kabullenmesem orada öylece dikilmezdim.
Sanırım gitmem gerekiyordu her şeyden uzaklaşmam ve unutmam. Yatağımdan kalkım banyoya yöneldim duş almak için, ölüp ölmediğini bile bilmediğim kız için ağladım saatlerce özlediğim annem için ağladım yaşayamadığım hayat için ve yaşatamadığım hayat için.

Kıyafet almak için dolabı açtım onu kurtardığım gün ki kıyafetleri dolabımdaydı yıkamıştım ama kan lekesi çıkmamıştı üzerime bir şeyler geçirip mutfağa geçtim. Babam o eve girmemi yasaklamıştı, Ashina orada olmasaydı zaten asla uğramak istemeyeceğim yer o evdi.
Kapı çaldığında delikten kim olduğuna baktım, gelen İdildi.
Kapıyı açtım içeri davet etmeden sorarcasına kafamı salladım, beni iterek evin içine girdi evi gezinmeye başladı bir şey arıyormuş gibi
"Seni içeri davet etmedim"
Hiç umursamadan devam etti kapıyı kapatıp arayışını bitirmesini bekledim
Sinirliydi ama daha çok üzgün gibiydi tam karşımda dikildi
"Ashina nerde"
Bunu bilmeyi ondan daha çok istiyordum
" Bilmiyorum ama eminim Kağan biliyordur"
" piç kardeşine defalarca sorduk bilmediğini söyleyip durdu"
Annem ölürken de sadece izlemiştim sevdiğim kadın ölürken de saedece izledim
"Eve girmemiz yasak eminim evdedir"
Bu lafımın üzerine gidip evi izleyeceğine emindim
"2 gündür evi izliyorum evin tüm cam ve kapılarını aralıksız izledim ona dair hiç bir şey yok"
Koltuğa yürüdüm umutsuzca kendimi koltuğa attım saçlarımı çekiştirmeye başladım kafamı parçalamak istiyordum bir kaç kere sertçe vurdum ama işe yaramadı hala aynı salağın tekiydim
" bir şeyler biliyorsun dimi"
Buruk sesi beni daha kötü yapıyordu evet lanet olsun ki bir şeyler biliyordum ona tüm olan biteni anlattığımda ağlarken sorduğu tek şey
" sen o sırada ne yapıyordun"
" sadece izliyordum"
O an beni öldürmesini diliyordum ama o tiksinir suratıyla bana baktı
"Seni öldürmeyeceğim Kayra acı çek pişmanlık duy tıpkı annende hissettiğin gibi"
Pişmandım her şey için o gün için Ashinayla ilgili her şey için annemle ilgili her şey için pişmandım.

Evde boş boş otururken aklıma bugün Gölgeye büyük vurgun yapılacağı geldi yani babam evde olmayacaktı ve evdeki koruma yarı katına inecekti, eve gitmeye karar verdim içimdeki büyük umutla.

Arabayla bahçeye girdiğimde adamların çoğunun yaralı olduğunu gördüm hızlıca eve girdim her yer darma dağındı hizmetli tezgahın arkasında saklanıyordu
"Ne oldu burda"
Kekeleyerek konuşuyordu
"Kız bodrumdaydı korumalardan biri yemek indirdi sonra kız delirmiş gibiydi herkes gitmesine engel olmaya çalıştı ama yapamadılar çoğunu öldürdü öldürmediğini yaraladı ve gitti hepimiz ölücez Mert bey hepimizi öldürecek"
İster istemez yüzümde bir tebessüm oluştu evet güçlü olduğu biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum. Bugün toplantı olduğunu anlamış olmalı yoksa bu kadar rahat olamazdı.
Dışarıdan gelen lastik sesleriyle kapıya çıktım gelmişlerdi sanırım Ashinanın kaçması planı iptal etmişti, bir taşta iki kuş vurmuştu.
Babam arabadan inip bana doru koştu yakalarımdan tutup beni duvara yapıştırdı.
"Bu işte senin bir parmağın varsa o parmaklarını kesicem"
"Onu hafife aldığın için elinde tutamıyorsun"
"Sana mı sorucam lan kadınıma nasıl davranacağımı"
Ona her bu şekilde hitap ettiğinde dilini kesesim geliyordu
"Efendim bodruma yemek götüren adam ellerini çözmüş onun silahını almış bodrumdaki ve merdiven başındaki adamlar ölü"
Hala aynı pozisyonda adamın söylediği şeyle babamın gözünün içine bakarak gülümsedim, babam yanılıyordu bütün bunları yapan onun Ayanası değil benim Ashinamdı.
Beni kolumdan tutup kenara fırlattı artık daha fazla bu evde durmamın anlamı yoktu. Anlamsız ama inanılmaz mutlu bir şekilde eve gidiyordum.
Eminim çoktan kızların yanına gitmiştir, o günden sonra yüzüme bakmayacağına emindim ama yaşadığını bilmek güzeldi.
Evime girdim huzurlu bir şekide bir şeyler içip sızacaktım ki odamdan ses geldiğini fark edince odama gittim ses banyodan geliyordu duşta biri vardı. İçeri girdiğimde duştaki kişinin o olduğunu fark ettim camdan görünen mükemmel vücudunu inceliyordum yara izleri bile mükemmel görünüyordu.
"Biraz daha izlersen kafanı lavabonun mermerine vura vura öldürürüm seni"
Her kelimesi bende heyecan yaratıyordu cevap vermeden odanın içine geçtim yatağımın üzerine giymek için benim çamaşırlarımdan çıkartmış ve önceden kalma yıkadığım iç çamaşırlarını almıştı aynadan kendime baktım aptalca sırıtıp saçımı düzelttim parfümümden sıkıp salona geçtim içecek bir şeyler koyup beklemeye başladım. Neden burada olduğunu bilmiyordum aptalca kendimi ümitlendiriyordum. Rüya olup olmadığını düşündüm ve anlamak için bir kaç kez kafama vurdum.
"Hepiniz kafayı sıyırmışsınız "
Evet beni bu şekilde görmesini hiç istemezdim. Mutfağa gidip kendine su aldı ve uzun koltuğa uzandı.
"Odana git ışığı da kapat uyuyacağım"
Ne
"Nası yani"
" net konuştuğumu düşünüyorum"
Kendinden emin tavırlarına bayılıyordum şu an bana küfür etse olur diyecek kıvamdaydım
" uyumak için neden evime geldin"
" İdil gidersen bir daha gelme dedi"
"Senden başka gidecek yerim yok demek mi bu"
"Hayır seni kullanıyorum demek"
"Özür dilerim" 
Söylediklerim ve yaptıklarım hiç birbirini tutmuyordu onun aşkından ölsemde belli edemiyordum
"Hangisi için ben boğulurken izlediğin için mi ya da hemen öncesinde ettiğin laflar için yoksa çok daha öncesi mi"
Ne düşünmüştüm ki haklıydı hiç bir günahı yoktu sadece saftı güzelliği gibi oldukça güçlüydü ve akıllı
"Ne bakıyosun Kayra git yat"
Oturduğum koltuktan kalkıp yanına gittim doğruldu bıkkın bir nefes aldı tam karşısında dikildim kafasını kaldırıp gözlerime baktı isterse aramıza dağlar sıralasın yine de hissederim bana olan sevgisini kolumu koltuğun başlığına koydum güzel dudaklarını öpmek için eğildiğimde soldan ağır bir yumruk geçirdi sıratıma fazlasıyla acıtmıştı ama belli etmemek için sadece kafamı sağa eğdim kibarca gülümsedim kafasını koltuğun başlığına elimin hemen yanına koydu yüzümü sıcak avuçlarının içine aldı
Bir elini kafamın arkasına uzatarak kendine doğru çekti yumuşacık dudakları rüyalarımı hatırlatıyordu daha önce hiç bir kadını bu kadar arzuladığımı hatırlamıyordum. Kibar ama tutkulu şekilde öpmeye devam ediyordu o kadar büyüleyiciydi ki sadece dudaklarımı oynatıyordum. Elimi yanağına koyup daha çok bastırdım kendime elini sırtıma indirip beni koltuğa çekti, uzanmamı sağladıktan sonra kucağıma oturup beni öpmeye yeltendi bu durumun nereye gideceğini bildiğim halde hayır diyemedim nasıl diyebilirim ki ona bu kadar bayılıyorken tek kelime edemezdim. Ellerim bütün vücudunda gezerken doğruldu nefes nefese yüzüme bakıyordu hala kucağımdayken doğruldum sıkıca sarıldım gözümden akan yaşları görsün istemedim sadece yüzüne bakınca bile ağlamak geliyordu içimden
"Seni seviyorum her şeyini seviyorum tüm benliğine aşığım"
"Seninle olmak istiyorum olan ömrümün sonuna kadar sadece seninle olmak istiyorum ama"
Sözünü bitirmeden beni öpmeye başladığında karşılık verdim kalçalarından kavrayıp odama gitmek için ayağa kalktım.
Kibarca yatağa bıraktım zarif güçlü bedenini zarafetini kapatan kumaş parcalarını çıkartmaya çalışırken dudaklarından ayrıldığımda beni arzulayan gözlerini gözlerimden hiç ayırmadan üstümdeki tişörtü çıkartıp ellerini sırtımda gezdirmeye başladı güzel boynuna ıslak öpücükler konduruyordum, pantolonumun kemerini açmaya çalışıyordu doğruldum ve yatakta beni bekleyen mükemmel bedeni süzdüm altımdakini çıkartıp eski pozisyonuma geçtim beni yan tarafa itip kucağıma çıktı öpüşmeye doyamayacağım dudaklarını dişlerimin arasına aldığımda ağzımın içine ufak bir inleme bıraktı kalçalarını hafif hareket ettirmeye başladığında kalçasını kavrayıp sıkıca kendime bastırdım tekrardan inlediğinde hafif tebessüm ettim bu gece hiç bitmesin istiyordum
"Bunu istediğine emin misin?"
"Sormak için çok geç kalmadın mı?"
O benim bu hayatta birlikte olmak istediğim tek kadındı o benim ve bende onunum sadece cinsel ilişkiyle alakalı bir sahiplik değil bu o benim bütün duygularımın sahibi.