0.3

285 41 22
                                    

Hr: Her neyse. Görüşürüz.

Jh: Nereye?

Hr: Gitmeliyim.

Jh: Sonra gidersin, otur biraz daha.

Hr: Peki.

Jh: Sen neden geldin buraya? Bana sormuştun ya.

Hr: Her zaman gelirim ben buraya.

Jh: Ben de arada sırada gelirim. Ama seni hiç görmedim.

Hr: Bazen seni görüyordum.

Jh: Peki, kendinden bahsetsene biraz.

Hr: Ben Gu Haeryung.

Jh: Neden adını bildiğim herkes böyle söylüyor?

Hr: Başka kim söyledi ki?

Jh: Momo ve Mina'nın Japon arkadaşı Minatozaki Sana. Her neyse devam etsene.

Hr: Zenginlerin gittiği okulu burslulukla okuyorum. Yakınlarım dışında kimsenin bilmediği bir şey var: lezbiyenim. Yakın arkadaşlarım Kyujin ve Sunjae.

Jh: Vay be. Seni sadece onlar mı tanıyor? Başka yok mu?

Hr: Ailemi soruyorsun yani sen.

Jh: Evet.

Hr: Ailem yok. Ben küçükken öldüler.

Jh: Üzgünüm, bu konuyu açtığım için.

Hr: Bilmiyordun. Üzülme. Biliyor musun? Benim için üzülen 3. kişisin. Bu beni biraz mutlu etti.b

Jh: Benden önce senin için üzülen Kyujin ve Sunjae, değil mi?

Hr: Evet.

Alarmımın çalmasıyla telefona baktım ve alarmı kapattım. Haeryung'a baktım. "Sanırım okula gitmemiz gerekiyor. Hadi kalk." dedim.

Hr: Eve gidip çantamı alacağım zaten. Okula böyle giderim.

Jh: Birlikte gidelim mi? Sonra da bana geçer bir kahvaltı yaparız.

Hr: Hayır.

Jh: Neden? Oh sen, bizimkilere pek güvenmiyorsun.

Hr: Sana da güvenmiyordum. Şarkıyla çeldin aklımı. Şarkıydı sana güvenmemi sağlayan.

Jh: Onları da seveceğini biliyorum. Hatta benden daha iyiler.

Hr: Onları da tanıyorum.

Jh: Nasıl ya?

Hr: Ya sen geçen sene 2 ay yoktun ya. O zaman tanıştık.

Jh: Neden kimse bana bundan bahsetmedi?

Hr: Arkadaşlarına sorabilirsin. Beni yeni tanıdın.

Jh: Haeryung benimle gel. Lütfen, deyip elini tuttum. Evin nerede?

Hr: Yakın. Bak şuradan gidiyoruz. Şu köşedeki apartmanı görünüyor musun? İşte orası. İkinci kat.

Jh: Hadi gel o zaman.

Hr: Sen git evine. Ben çantamı alıp okula geçeceğim.

Jh: Kahvaltı yapıp geçeriz okula. Çantam hazır zaten. Bak, deyip gösterdim çantamı. Önce bana deliymişim gibi bakıp sonra gülümsedi Haeryung.

Hr: Gel hadi.

O önde ben arkada arpartmana girdik. Merdivenlerden hızlıca çıktık. Haeryung çantasından anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. "Buyur." diyerek bana yol verdi. İçeri girdim ve mutfağa girdim. Buzdolabına baktım. Kahvaltıların olduğu bölümü açtım. İçinde zeytin, peynir, labne ve birkaç reçel vardı. Onları çıkarttım.

take my hand, sahyo.Where stories live. Discover now