KALBİMİN KOMUTANI

33

Ömrümün büyük çoğunluğunu onu beklemekle geçirmek her ne kadar insanlara yanlış gelse de bana göre hayatımda yaptığım en doğru kararı onu beklemekle yapmıştım.

_

Avuçlarımı ısıtan sıcak ellerle gülümseyip başımı bütün ömrümü adadığım yanımda ki adama çevirdim. Uçurum gözleri yüzünde ki gülümsemeyle kilitlenmiş bir şekilde beni izliyordu.

"Akın sevgilim girsen mi artık?"

Elimle havalimanının iç hatlar kapısını gösterdiğimde sadece yüzüme sırıtarak bakıyordu.

'Eyvah,azgın Akın gene iş başında.'

"Karıcığım, burası pek müsait değil. Balayında bol bol zevkle girerim, merak etme."

Kafamı hızlıca etrafımızda dolaştırdığımda da kimsenin çevremizde olmadığını görmemle derin bir nefes aldım.Kimsenin duymamasına rahatlayayım derken yanımdaki çapkınca bana bakan kocam yüzünden ayak bileğime kadar kızarmıştım.

'Pelini kızartan hayat bize neler yapmaz😌'

Akın Efe'nin koluna hızlıca vurup havalimanına doğru çekiştirmeye başladım. Biraz daha orda dikilseydik ne balayına gidebilirdik ne de yanımda ki 1.97'lik adamın gazabından kurtulabilirdim.

_

Uçağa bindiğimizde Akın küçüklüğümden beri bulutlara olan merakımı bildiği için cam kenarına beni oturtmuş yanımda ki koltuğa oturarak ellerim sanki ondan kaçıyormuş gibi sıkıca tutup gülümseyerek yüzümü izliyordu.

'Görmemişin karısı olmuş ona da Akın demişler...'

İç sesime içimden göz devirip ellerimi sıkıca tutan adamın ellerini kendime doğru yaklaştırıp sol yanımda ki göğsümü delip geçen kalbimin üzerine bastırdım.

Akın bu hareketimle parıldayan gözlerle ellerimizi izlemiş sol tarafıma yaklaşarak kalbimin üzerine derin bir öpücük kondurmuştu.

"Bitiyorum ulan sana!Çok seviyorum seni Tarçın'ım,çok..."

"Bende seni çok seviyorum, uçurum gözlüm."

Yan tarafımda bulunan kaslı omuza kafamı yaslayıp Akın'ın nane ve odunsu kokusunu içime çekerek ciğerlerimi bayram ettirdim.

Aklımda abim ve Belinay'a ne olduğu hakkında ki düşüncelere boğulmuşken en son hatırladığım derin uykuya dalan gözlerimdi.

______________________________________

Belinay'dan
___________

Yıllar önce lisedeyken onu görmek için her tenefüs aşağı inip bir kere bana baksın diye her şeyi yapabileceğim çocuk her gün ondan nefret etmem için elinden geleni yapmıştı.

Onu görünce hızlanan kalbim ve içimde ki tüm duygular ona olan sevgimi bilen tek gerçeklerdi. Başkasını sevdiğini bilmeme rağmen kalbinde ki yaraları iyileştirmek için gözlerimi bütün gerçeklere kapatmış sadece onun güzel yüzünü tek gerçeğim bilmiştim.

Onun yaralarını sarmalamak için o kadar uğraşmıştım ki, kendi kalbimde ve ruhumda onun yüzünden oluşan yaraları unutmuştum.Onu bataklıktan çıkarmak için uğraşırken, kendim o bataklıkta boğulup avuçları arasında kalbimi ebediyete uğurlamıştım.

O bana bir kez gülsün diye ben bütün duygularımdan vazgeçmiştim...

Elimde tuttuğum zehiri gülümseyerek dudaklarıma götürdüm. içime çektiğim duman, ciğerlerime ulaşıp zehirini nakşettiğinde gözümden özgürlüğüne kavuşan bir damla gözyaşıyla beraber havaya karıştı.

Geçmiş yıllarda görümcem diye bahsettiğim Pelin'in bugün balayına gittiğini öğrenmiştim. O benim aksime yıllardır beklediği sevdasına kavuşmuştu onun adına o kadar mutluydum ki içimde ki yıllardır benimle büyüyen hüznüm onun mutluluğuyla darmaduman olmuştu.

Hastane bahçesinde oturduğum boş banktan kalkıp saatler önce verdiğim testlerin sonucunu almak için hastaneye tekrar girmek için adımları girişe doğru ilerlettim.

_

Doktor'un olduğu kapının önünde sıkışan kalbimle derin bir nefes alıp, kapıyı izin istercesine tıklattım. İçeriden işittiğim 'gel' komutuyla beklemeden içeri girdim.

Muhtemelen 30'larının ortasında olan doktora zoraki bir şekilde gülümseyip,masasının önünde ki gösterdiği sandalyelerden birine oturdum.

"Merhaba,Belinay Hanım."

Dudaklarımda ki kırgın gülümsemeyle başımı sallayıp cevap verdim.

"Merhaba,Doktor Bey."

Doktor önünde ki kağıtları bir süre inceleyip derince yutkunarak dünyamı yıkan cümleleri söylemeye başladım

"Öncelikle Belinay Hanım, bunları duymak sizin için ne kadar zorsa size hastalığınızı söylemek benim için de o kadar zor..."

______________________________________

Pelin'den
_________

Uçaktan inmiş, havalimanından çıktığımız gibi bizi bekleyen arabanın arka koltuğuna binerek balayımızı geçireceğimiz yere doğru ilerlemeye başlamıştık. Alt tarafı 2 saat yolculuk yapsakta sanki günlerdir yolculuk yapmış gibi hissedip tekrar başımı Akın Efe'ye yaslayarak gözlerimi kapatmıştım.

'Asla Akın Efe'ye naz yapmıyorsun.'

iç sesime inat başımı daha çok Akın Efe'ye yaslayarak,Akın'ın yüzümü görmediğini umarak şeytani gülümsememi dudaklarımda canlandırdım.
_

Yaklaşık yarım saatlik yolun ardından arabadan inip geldiğimiz yere baktım. Önünde durduğumuz otel bahçesinde her çeşit son model arabayı bulunduruyordu ki zaten bizi buraya getiren araçta tahminimce son modeldi.

Araçtan inen şoför elimi tutan Akın'ın gözlerine bakmayıp başını yere eğerek arabanın anahtarlarını uzattı.

"İyi tatiller,Kara Ruh."

Adamın sonradan söylediği lakapla adamda olan bakışlarım hızlıca Akın Efe'ye döndü.

Akın Efe, kollarının arasında duran beni gerginlikle kendine çekerken adamı görmezden gelerek otelin girişine doğru ilerledi.

Otelden içeriye girdiğimizde bütün çalışanlar korku ve tedirginlikle yan yana durmuş başlarını yere doğru eğerek bize bakmaya korkarcasına gözlerini yerden kaldırmıyorlardı. Akın, çalışanlardan birini sert sesiyle çağırdığında kollarına sarıldığım adamın Akýn olduğunu anlamakta güçlük çekmiştim.

"Bagajda ki bavulları odaya çıkar."

Adama doğru attığı araba anahtarıyla adam anahtarı havada yakalayıp koşarak otelden çıkmıştı.

Akın baş hareketi yaptığında yan yana durmuş olan çalışanlar hızlıca bir yere koşturmuştu. En çok beni dumura uğratan şey ise duvarda yazan otelin ismi olmuştu.

'BLACK SOUL -A.E.D'

______________________________________

Ben geldimmmmmmm :))))))

Nasılsınız bakalımmm😚🧐?

Belinay'a ne oldu sizce?

Yazardan şikayetçi olduğunuz bir durum var mı?

Bölümü nasıl buldunuz?😌

Yeni bölüm yarın 😚

Akın Efe, dışarıdan göründüğü gibi normal bir hayata mı sahip tüm detaylarıyla ilerleyen bölümlerde ortaya çıkacak aşklarımm😚💘