Jimin
Lisa
ne yapmaya çalışıyorsun

Lalisa
Hem seni hem Jungkook'u
korumaya çalışıyorum..|
Sadece kıskanırım diye

Jimin
Hem bibimbap yapacağım
hem evimde misafir edeceğim
sırf senin hatrına
farkındasın değil mi
bırakta kaynaşıp
kaynaşmayacağıma ben
karar vereyim

Lalisa
Sevgilim ve en
yakın erkek arkadaşımın
kanka olması harika olur
çok tatliş bi arkadaş
grubu olmazmıyız🥺

Jimin
Bi öyle diyorsun
bi böyle
hâla tuhafsın..

Lalisa
Hayır
kaynaşın
ama
kaynaşmayın
şimdi şöyle
kıskanılacak derecede
yakınlaşmayın demek
istiyorum

Jimin
Her neyse..
senin biricik sevgilin gelmek
üzere
marketten bibimbap
için malzeme alsam iyi olur

Lalisa
Minik bebeğim 🥺
özür dilerim..

Jimin
Özür dileme Lili
sorun yok
görüşürüz bebeğim

Lalisa
Burada tek bir bebek var
O da ortada 🤧

Jimin
Emin misin?
bak Jungkook gelmek üzere?

Lalisa
Şaka

~~

Dışarıda yağan kara gözlerini kısarak baktı, botlarını ayağına geçirip kapıyı açtı. Açar açmaz yüzüne gelen buz gibi rüzgar ile titredi ve derin bir nefes alıp, kapıyı kapattı.

"Bu havada hangi salak dışarı çıkar?" Etrafına baktı, bir umutla kendisinden başka dışarı çıkan biri var mı diye kontrol etti. En sonunda kendi sorusunu, kendisi cevapladı.

"Ben tabiki."

Nefes alıp verdikçe ağzından çıkan buharlar eşliğinde markete doğru yürüdü. Bir yandan da Lalisa ile hayranı olduğu Halsey'in şarkılarını dinlemekteydi.

Onu neşelendiriyordu.

Markete girdi. Girdiği an ısınmaya başladı, bunun verdiği mutluluk ile kasiyerde ki genç kıza selam verdi ve sebzelerin olduğu kısıma yürüdü.

Ispanak seçtiği sırada, bir kişinin gözlerini üzerinde hissetti. Hemen kim olduğuna bakmak için başını çevirdi ama kimseyi göremedi.

Nefes alışverişleri yeni yeni düzene girmişken, yaşadığı gerginlik yüzünden tekrardan bozulmuştu.

"Sakin ol Jimin.. o burada değil."

...

Elinde ki poşetler ile yürüdüğü sırada, biri arkasından omzunu tutunca ani refleks ile tutan kişinin elini kavradı ve yere yatırdı.

Bu kişinin Jungkook olduğunu görünce.. içinde ki pişmanlık hissini bir yana atıp ona elini uzattı.

"Özür dilerim.. ben bir an seni- yani şey. Özür dilerim sadece."

Jimin, elini uzatmaya devam ediyordu. Jungkook ifadesiz bir şekilde ona bakmaya devam ettiği için, çekmeye karar verdi fakat o an elinde bir sıcaklık hissetti.

Soğuk olan eli o an ısındı.

"Sorun yok. Alt tarafı.. kar yağan bir günde yere düştüm." Destek alıp kalktı ve kendisine gülümsedi.

Jimin utançla elini çekti, soğuk rüzgar tenine değdiğinde istemsiz bir şekilde titredi. Elini cebine sokup, evinin olduğu tarafa yürüdü.

Jungkook'un zaten arkasından geldiğini bildiği için, konuşmasına gerek kalmadığını düşündü.

Tam kapının önünde durduğu sırada, ayağının altında ki karın kayması sonucu kendisini Jungkook'un kollarında buldu.

Gözlerine baktı. İlk karşılaştığı andan beri onunla ilk defa göz teması kurduğu için, kalbe benzeyen göz bebeklerini yeni fark etti.

Dili tutuldu.

Bir şey diyemeden, onun kollarından kurtuldu ve kapıyı açmak için cebinde anahtarını aramaya başladı.

Buldu ve hemen kapıyı açıp, sıcak olan evine ayak bastı. Jungkook da içeri girdikten sonra kapıyı kapatıp, boynunda ki atkıyı çıkardı.

"Sen.. bu gün burada kalacaksın değil mi?"

"İznin varsa.."

Jungkook'un yüzüne tekrardan baktı, ardından gözlerini buldu. Derin bir nefes aldı ve cama yaklaşıp, açık kalan perdeyi kapattı.

"Sorun yok. Ne de olsa Lili'nin sevgilisisin."

Jungkook'a oturması için koltuğu işaret etti, o otururken mutfağa doğru yürüdü. Az önce olanlar yüzünden nefes alışverişlerinde bozukluk oluşmuştu. Sakinleşmek istedi.

Arıtılmış suyu bardağa doldurduktan sonra, başına dikti. Tamamen iyi hissedince, tekrardan içeri girdi.

"Ihm.. Bibimbapı akşama doğru yapacağım. Senin içinde sıkıntı yoksa yani."

Gözlerini hiç kendisinden ayırmayan Jungkook'a yönelttiği sorudan, yanıt alamadı.

"Jungkook?"

Kendine gelirmiş gibi hareket edip, cevap verdi.

"Benim için sorun yok. Mikser ile ne zaman tanışıyoruz?"

...

Sessiz bir akşam yemeğinden sonra ikisi de koltuklara oturdular ve nasıl sohbet açabileceklerini düşünüp durdular.

Jimin gerginlikten terleyen eline baktı. Bu soğuk hava da terlemesine şaşırdı.

Onun kalbe benzeyen göz bebeklerine tekrardan bakma isteği geldi içinden. Bu isteği reddedemedi. Gözleri kendisinden izinsiz, hareket ettiğinde onunla göz göze geldi.

Ve Jungkook o an konuştu.

"Tadına bakabilir miyim?"

~

Bakın bakınnnn
okuyorsunuz
oy vermiyorsunuz

Bts eşyalarını fln bosverin
rüyanıza bir seri katil olarak gelecegim
ve sizi desecegim

Oy verin ya

I'm Yours || JikookWhere stories live. Discover now