12.BÖLÜM

6.5K 102 7
                                    

Beethoven: Her yüreğin harcı değildir dokunmadan sevmek.
Beethoven: Sana ihtiyacım var çünkü seni seviyorum.
Bengi: Engeli kaldırdığımı hatırlamıyorum. Bir şerefsiz gibi evime mi girdin engeli kaldırmak için?
Beethoven:Hayır evine girmedim. Bir tuşla.
Bengi: Seni engelleyemiyorum bile kendi kendine konuşabilirsin cevap vermeyeceğim.
Beethoven: Vereceksin.
Bengi: Lanet olsun neden seni bulamıyorum? Nasıl telefonuma giriyorsun? Ve ben bir hakerım. Lanet olsun benden 100 adım ileridesin.
Bengi: Gelip buraya sevgi sözcükleri yazıyorsun. Ama sana ihtiyacım olduğunda beni reddediyorsun. Kıçımın sevgisi.
Bengi: Bana çiçek ve yapbozu eksik etmeden gönderiyorsun ama seninle konuşamıyorum. Pislik...
Beethoven: Bunu karşılaştığımızda açıklamak istiyorum.
Bengi:Niye yalan bulamadın mı?
Beethoven: Aksine yalan söylememek için.
Bengi: Siz erkekler hep aynısınız. Nefret ediyorum hepinizden. Asla sözünüzün arkasında değilsiniz.
Beethoven: Bengi beni hayatına giren hiçbir erkekle bir tutmamalısın.
Bengi:Neden? Dur tahmin edeyim : Çünkü sen psikopatsın. Seni engellememe bile izin vermiyorsun. Ve çok sinir bozucusun.
Beethoven:Canın kavga etmek mi istiyor ?
Bengi: Ha şimdi sinirli kavga çıkaran ben oldum öyle mi?
Beethoven: Öyle.
Bengi: Oğlum bak adam ol sinirlerimi bozuyorsun. Hadi diyelim ileride tanıştık ve sevgili olduk. Sen benim nazımı hiç çekmeyecek misin?
Beethoven: Güzelim ben seni her şeyinle kabul ediyorum. Nazınla , sinirinle , hastalığınla...
Bengi: Sen varya kesin çapkınsındır. Neden? Çünkü bir kıza nasıl davranacağını biliyorsun.
Beethoven: Çapkın bir insan olduğumu düşünmüyorum.
Bengi: Her neyse seni bir şartla affederim.
Beethoven: Hazer'in telefonunda resimlerin yok.
Bengi: Hey nasıl anladın? Doğruyu söyle kafama çip falan mı yerleştirdin ? Beethoven: Zaten gönderdiğin gibi siliyordum.
Bengi: Thank you canım.
Bengi: Bu arada gönderdiğin yapbozları birleştirdim sanki bana benziyor.
Beethoven: Evet gönderdiğim parçalarda sen varsın.
Bengi:  Hepsini beraber göndersen olmaz mı? Ve bir soru daha neden bana kıyafet göndermiyorsun?
Beethoven: Hayır hepsini gönderemem. Bilmem dinlen biraz . Yaraların iyileşmedi daha.
Bengi: Yaralandığımı  biliyor musun?
Beethoven: Senin hakkında her şeyi biliyorum.
Bengi: Her seferinde şaşırmayı bırakacağım.
Beethoven: Ama nasıl olduğunu merak ediyorum. Bana fotoğraf atar mısın?
Bengi: Atamam. Çünkü karanlık ve  yatakta uzanıyorum.
Beethoven: Bunların intikamını alacağım.
Bengi: Neyin intikamını?
Beethoven: Seni özlemelerimin.
Bengi: Sen böyle konuşunca etkleniyorum ama ben.
Beethoven: Güzelim etkileneceğin daha farklı şeyler var.
Bengi: Neymiş onlar?
Beethoven: Mesala ilk buluşmamızda sana yapacaklarım.
Bengi: Neymiş bana yapacakların ?
Beethoven: Ben koltuğa oturacağım. Sen benim kucağıma oturacaksın. Öpeceğim seni. Kalçanı sıkacağım.
Bengi: Ben de senin penisini okşayacağım pantolonun üstünden.
Beethoven: Üstünü çıkaracağım. Boynunu öpmeye başlayacağım. Dişlerimle ısırdığım yerlerin acısını dilimle alacağım.
Beethoven: Sütyeninin kopçasını açıp göğüslerini öpeceğim. Göğüs uçlarını dişlerimin arasına alacağım. Hissetiğin sızıyla beraber inleyeceksin.
Bengi: Kalçalarımı hareket ettireceğim. Üstünü çıkaracağım. Tekrar dudaklarımızı birleştireceğim. Dillerimiz birbiriyle buluşacak.
Bengi: Öpüşürken kalçalarımı yukarı aşağı hareket ettireceğim. Öpüşmeye ara verip inleyeceksin.
Beethoven:  Belinden tutup bedenini koltuğa yaslayacağım. Kalçana bir şaplak atıp pantolunu ardından külodunu indireceğim.
Beethoven: Sertçe içine gireceğim.
BengiO kadar sert olacaksın ki vücudumuz birbirine değdiğinde tokat etkisi yaratacak.
Beethoven : Güzelim yanına gelmek istiyorum.
Bengi: Seni engelleyen nedir?
Beethoven:Ben isteyene kadar beni göremezsin.
Bengi: Bazen kendi kendime konuştuğumu zannediyorum. Sanki kendimi kandırmaya çalışıyorum.
Beethoven: Sadece biraz daha sabretmen gerekiyor. Karşına çıktığımda benden istesen de gidemezsin.
Bengi: Sanki , kara gozünün kara kaşının hatrına görmek istiyorum. Sırrımı bilmeseydin kıçına çoktan tekme atmıştım.
Beethoven: Sadece bekle. Ben kalçana tekme değil ama şaplak atacağım.
Beethoven: Senden sonra hiçbir kadın güzel gelmiyor artık.
Beethoven: Her bir uvzunu ayrı seviyorum. Gözlerin , burnun , dudakların , fiziğin...
Beethoven: Her şeyinle mükemmelsin.
Bengi: Acaba benim göremediğim ne gorüyorsun bende?
Bengi: Şu an aynaya bakıyorum. Sarı saçlarım birbirine girmiş. Mavi gözlerimin feri kaçmış. Bembeyaz tenimle tam bir ölüyü andırıyorum.
Beethoven: Ben , benim gözümdeki seni seviyorum.
Bengi: Sen bide bu afeti sabah ilk kalktığında gör.
Beethoven: Gördüm. Fazlasıyla etkileyiciydi. Seni yatağa geri yatırıp sevişmek istemiştim.
Bengi: Evimde kamera mı var? Korkutuyorsun beni .
Beethoven: Hayır yok. İzmir'deyken seni ziyaret ettim.
Bengi: Benim bundan haberim var mı?
Beethoven: Hayır.
Bengi: Yanıma gelip ne yaptın?
Beethoven: Uzanıp yattık.
Bengi: Yalan söyleme ben kimseyle yatamam. Bana bir şey yapmadığına emin misin?
Beethoven: Evet eminim. Ve bana fazlasıyla sıkı sarıldın. Sanırım özel günündeydin.
Beethoven: Sabah uyandığımda üstümde yatıyordun.
Bengi: Allahım! Yalan söylemediğine karar verdiğime göre tam bir rezilim.
Bengi: Kim tanımadığı birine sarılır ve yatar? Uykum biraz ağır sanırım.
Beethoven: Biraz mı?
Bengi: Tamam baya ağır. Ne yapayım? Evime izinsiz giren sensin şimdi suçlu ben mi oluyorum?
Beethoven: Evet. Başkası olabilirdi.
Bengi: Lanet olsun doğru söylüyorsun.
Beethoven: Şu an yurtdışındayım. Bu yüzden akşamları yanına gelemiyorum.
Bengi: Şimdi sen bu eşyaları hergün yurtdışından buraya mı gönderiyorsun?Ve yanıma gelme mümkünse. Korkuyorum.
Beethoven: Hayır . Bunun için tuttuğum adamlar var. Ve her şey için çok geç.
Bengi: Ne için geç anlamıyorum.
Bengi: Ve bunun için adam mı tuttun? Bana mesaj atması için de bir adam tuttun mu?
Beethoven: Senden vazgeçmem için. Emin ol ben de senden vazgeçmek isterdim. Sevgim en çok bana zarar veriyor.
Beethoven: Sana kendim yazıyorum. Türkiye'de olunca hediyelerini de ben gönderiyorum.
Bengi: Sevgin sana zarar verdiği gibi bana da zarar verecek mi?
Beethoven: Hiç bir şeyi dokunamayacak kadar sevdin mi? Her yüreğin harcı değildir dokunmaya kıyamayacak kadar sevmek.
Bengi: Bilmiyorum. Sevmedim sanırım.
Beethoven: Sana ben ya da bir başkası zarar veremez.
Bengi: Neyse biraz daha konuşursak intihar edeceğim odun olduğum için. Bu arada en son gönderdiğin çikolata muhteşem. Şu an İngiltere ' de misin? Bu çikolata sanırım İngiltere'nin.
Beethoven: Evet . Özel günün değil mi?
Bengi: Ya Allah belanı vermesin özel günlerimi mi takip ediyorsun?
Beethoven: Evet . Nasılsın ağrın var mı?
Bengi: İyiyim. Sadece kalçam ağrıyor. Lanet herkes ki sırt , bel , kasık ağrır benimki oturma organım. Oturunca bile ağrıyor.
Beethoven: Sikeyim böyle işi Bengi bunun bir çözümü yok mu?
Bengi: Yumurtalıklarını aldırırsan ancak geçer.
Beethoven: Niye aldırmıyorsun?
Bengi: İlerideki çocuklarımı katletmek istemiyorum. Bunu bilmiyor musun?Cahil ötede oyna.
Beethoven: Bu lanet şey olmadan çocuk olmaz mı?
Bengi: Malesef olmuyor. Üzgünüm.😭 İlerideki çocuklarıma buradan mesaj göndermek istiyorum. Sizin için katlandığım acılara görün ve en çok annenizi sevin. Öpüyorum sizi.
Beethoven: Buradan ilerideki çocuklarının babasının ben olduğumu mu çıkarmalıyım?
Bengi: Neden olmasın? Tanımadan bir şey söyleyemem.
Beethoven: Seninle konuşmak bile benim için mutluluk sebebiyken seninle hayal kurmak...
Beethoven: Bazen sana olan sevgimin sınırlarını kestiremiyorum.
Bengi: Ya böyle konuşma. Tanımadığım , görmediğim bir insandan etkilenmek istemiyorum.
Beethoven: Seni seviyorum.
Bengi: Acaba senin adını Romeo mu koysaydık?
Beethoven: Biz tüm aşk hikayelerini baştan yazacağız.
Bengi: Yorgun hissediyorum. Uyuyacağım.
Beethoven: İyi geceler.

Yeni bölüm . Sizce hikaye nasıl ilerliyor?

TEXTİNG (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin