Yangın Yeri Yürekler

1.5K 100 181
                                    



İyi okumalar.💖


Hayat sizi bazen hiç beklemediğiniz bir yerden vurabilir. En sevdiğiniz yapar bazen bunu.

İki sevdalının verdiği soğuk savaş henüz yeni başlıyordu. Bu savaşın tek bir galibi kesinlikle olmayacaktı. İkisi de sonunda harap olarak öleceklerdi belki de. Belki de bu savaşı birlikte kazanıp mutlu olacaklardı

Son muammaydı!

Welat elini masaya vurduğu gibi hızlı adımlarla kalabalığı geçerek karısının  yanına doğru yol aldı.

Kendinden emin ve büyük adımlarla ilerleyen kadını kolundan tuttuğu gibi kendine çekti.

"Sen ne yapıyorsun ulan! Sen nasıl böyle bir şey yaparsın! Sen nasıl başında ki tülbendi yüzüme fırlatıp bana meydan okursun! Kadın sen delirdin mi?" Kükreyerek  sesi çıkmıştı.

Genç kadın kendini çekerek kolunu kurtardı. "Sen her şeyi yap, beni cümle aleme rezil et! Ben yapınca mı suçlu duruma düşüyorum?"

Kara harelerinden ateşler fışkırtıyordu genç kadının. Sabrı artık tükenmişti. Yapılan zulme boyun eğemeyecekti.

Üzerine kuma gelen kadın kimseye boyun eğmeyecekti. Artık hiç kimseye eyvallahı yoktu!

"Ulan sen benim karımsın karım! Karnında benim bebeğimi taşırken sen böyle bir şey yaparak başına ne gelsin istiyorsun! Kadın sen ölmek mi istiyorsun!?"

İkisinin de sinirleri çok yüksekti ellerinden bir kaza çıkmazsa iyi olacaktı.

"Sen benim üzerime kuma getirdikten sonra ben zaten öldüm! Haftalardır yürüyen cenaze gibiydim! Sen gördün mü?"

İç yanaklarını ısırdı genç adam. Evet bu kadını nasıl öldürdüğünü her gün görmüştü.

"Gördüm..." dedi Welat. Kısık çıkmıştı sesi bu sefer.

Başını aşağı yukarı doğru salladı genç kadın. "Herkes merak eder öldürdüğü kişinin gerçekten ölüp ölmediğini değil mi?"

"Lawiy bak, seni ilk be son kez uyarıyorum! Sen sadece bir kaç günlüğüne evinden misafirliğe dayına gittin, yakında geri döneceksin! Saçma sapan şeyleri yapmayı kes artık be kadın!"

"Ben senin karın da değilim tamam mı? Senin konağına geri dönüp o eziyete katlanmayacağım! Ben bir kere daha o kadınla sarılmalarını görmeyeceğim!"

Bu adamı seviyor muydu? Deli gibi seviyordu. Fakat ihaneti affedilir gibi değildi.

"Lawiy sende bende çok iyi biliyoruz ki sen geri döneceksin, dönmek zorundasın!"

"Ben hiçbir şey yapmak zorunda değilim Welat!"

"Ne olacak o zaman ulan! Ne olacak? İki gün sonra aşiret ayaklanmayacak mı karın nerede diye!"

"Orasını üzerime kuma getirmeden önce düşünecektin sen Welat ağa!"

Genç adam tam konuşacak iken telefonu çalmıştı. Telefonunu cebinden çıkarıp kimin aradığına baktı.

Arayan bir numaraydı. Telefonu meşgule atıp karısına geri döndü.

"Lawiy, sen sabırlarımı çok zorladığının farkında-" telefonu tekrar çalmıştı.

Bu lanet numara açılmadan aramaktan vazgeçmeyecekti. Genç adam derin bir nefes verip telefonunu açıp kulağına götürdü.

"Efendim!" Sinirli sesiyle bağırdı genç adam.

KADINLARIN MATEMİWhere stories live. Discover now