22

34.8K 2.9K 3.3K
                                    

Haiiii, ben geldiiim. Ay özleştiiik, bir güncük gelemedim çünkü dün düğündeydim ve hazırlık vs derken bölüm yazmaya fırsat bulamadım ne yazık ki. Zaten 21. bölümde yazamayabilirim diye belirtmiştim. Ehehe bugün geldimmm ^^

Bu arada ailemiz neredeyse 140K okunmaya ulaşmak üzere, çok az kalmış aiiiiyyşşş. Çok teşekkür ederim destekleriniz için. Sizi çok seviyorum, umarım bölümü seversiniz.

Dün bölüm yazamadığım için bu bölümü elimden geldiğince uzun tutmaya çalıştım. Yine 1600 kelimeyi aştı bölüm ehehe :D Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

**

O sırada gecenin sessizliğinde derin bir yankı bırakan tanıdık gelen tok ses işittim. "Jeon Jungkook?!"

Dudaklarımızı hışımla ıslak bir sesle ayırıp geri çekildiğim an bakışlarım sesin geldiği yöne doğru kaydığında, bir kaç adım ötemizde dikilen Jimin'in babası, dekan ile karşı karşıya kaldım.

Taehyung, Bay Park'ın ciddi ifadesi ve kaşları çatık bir vaziyet almış şekildeki tehlike arz eden bakışları karşısında belimden yakalayarak beni arkasına aldı.

"Kim bu lavuk?" diye başını bana doğru çevirip kulağıma fısıltısını bıraktığında öksürerek boğazımı temizleyip omzuna pat pat vurdum.

"Dekan, Jimin'in babası, tanımıyor musun?" diye tıpkı onun gibi kulağına yaklaşıp fısıldadım.

"Yarım saattir sizi arıyoruz ve siz... Tanrı aşkına Jungkook..." diye söylenen Bay Park bize doğru yaklaştı.

"Ben, Jimin ve çocuklara haber vermiştim Bay Park." dedim ensemi sıvazlayarak.

Bay Park aramızdaki mesafeyi kapatıp önümüze geldiğinde Taehyung kolunu önüme siper etmiş bir şekilde beni arkasında tutmaya devam ediyordu.

Bay Park Taehyung'a, sonrasında da beni arkasına almak için uzattığı ve aynı konumda tutmaya devam ettiği koluna baktı.

Gözleri dolaşa dolaşa Taehyung'un omzu ardındaki gözlerime tırmandığında konuşmaya başladı.

"Jeon, seninle iki dakika özel konuşalım, gel benimle." dedi tok sesi. Başımı hızlıca olumlu anlamda sallayıp Taehyung'un vücudunun yanından geçeceğim sırada bileğimden yakalayarak beni durdurdu.

"Neden özel konuşacakmışsınız?" Taehyung tek kaşını itinayla havaya kaldırmış bir şekilde, dik dik bakışları eşliğinde Bay Park'a baktığında ortamı yumuşatmak amacıyla şirince kıkırdadım.

"Taehyung, hemen dönerim." diyerek ona göz kırptığımda yanağının içini dövercesine diliyle dürtükledi.

Bay Park, ellerini kumaş pantolonunun cebine tıkıştırmış bir şekilde, köşedeki büyük çınar ağacının altına doğru ilerlemeye başladığında adım atmak için hamle yaptım.

Taehyung bileğimi serbest bırakmak yerine beni kendine doğru çekerek adım atmak için sergilediğim girişimimi ekarte ettiğinde ona döndüm.

"Taehyung, okulun dekanı. Arkadaşım değil, neden bu kadar gerildin? Sakin ol."

Sıktığı dişleri arasından havayı emerken, "Bizi böldü, ayrıca sanki seni azarlar gibi konuştu, bir irite olmadım değil yani. Yok özel konuşalım, yok bilmem ne." diye huysuzca homurdandığında yarım ağız gülümsedim.

Omzumun üzerinden ufak bir açıyla, ağır adımlarla uzaklaşmaya devam eden Bay Park'ı kontrol ettikten sonra başımı Taehyung'a geri döndürüp bakışlarımızı kesiştirdim.

MAFIA IN SCHOOL • TAEKOOK +18 ✓Where stories live. Discover now