1.8

109 8 7
                                    

"Benimle şenliğe gelmek ister misin?"

Bir süre yüzüne garip garip baktığım için beni uzaylı sanıp teklifini geri çekeceğini düşündüm ama o öylece bana bakmaya devam ediyordu. İkimizden de ses çıkmadığı sırada yanımızdaki askıyla beraber kıyafetler de önümüze döküldü. Ve arkasında duran diğerleri de. Takemichi,Dragen,Emma ve Hina...
Ben şaşkınlıkla onları izlerken Emma söylenmeye başladı.

"Yahu Takemiççi ben sana dedim değil mi azıcık geride dur diye beğendin mi yaptığını!?"

Takemichi elini ensesine götürerek mahcup bir ifade ile Emma'ya baktı.

"Özür dilerim Emma'chan ama duyamıyordum. Ne yapayım?"

Tekrar Mikey'ye baktığımda onun da en az benim kadar şaşkın olduğunu gördüm. Ulan var ya eve bir gidelim göstereceğim ben sana Emma.

"Ulan götler ne işiniz var burda!"

Mikey sinirle ayağa kalkan Dragen'e baktı. Hatırlatın bu an içinde bir gün ağlayacağım utançtan. Dragen alayla Takemichi'ye baktı;

"Takemiççiiiiiğ benimle şenliğe gelmek ister misiiiiin!"

Sesini incelterek söylediği şeyler hem beni utandırıyor hemde güldürüyordu.

"Hayır dragen-kun ben Hina ile gideceğim!"

İkisi bir süre kahkahalarla yaptıkları senaryolara gülerken bense sinirle Emma ve Hina'ya bakıyordum. Hina mahcup görünse de Emma'nın suratında 'bir daha olsa bir daha yaparım' ifadesi vardı.

"Dragen-kun kurtar beniiiiğh"

Takemichi kendini Dragen'in üstüne bıraktığı sırada Dragen kenara çekilerek Takemichi'nin yere düşmesini sağladı.

"Yeter bu kadar Takemichi"

Takemichi yere çenesini fazla hızlı çarpmış olacak ki tüm gün boyunca sızlandı. AVM'den çıktıktan sonra kimse bu konu hakkında konuşmamıştı. Hava kararmadan evlere dağılmıştık çünkü şenlik vardı. Ben Mikey'ye net bir cevap veremediğim için gitmeyeceğimi düşünüyordum ki oda zaten bizimle eve gelmemişti. Eğer gitmek isteseydi belki konuyu tekrar açardı. Yada benim mi açman gerekiyordu her neyse eve gelir gelmez kendimi yatağa attım ve çok sevdiğim uykuma dalmaya başladım. Tam uykumu alınıramamışken Emma'nın cırlaması ile gözlerimi aralayıp ona baktım

"Yuriii!! Kalk hazırlan şenliğe gideceğiz"

Bir anda karnıma giren ağrıyla gözlerim kısılırken yatağın içinde daha da kıvrıldım.
Ellerimle karnımı tutarak ovalamaya başladım. Ne baş belası bir şeydi bu böyle.

"Emma ben gelmeyeceğim. Hem karnım da çok ağrıyor zaten"

"Mikey ne olacak? Beraber gidecektiniz?"

Gözlerimi aralayıp aynada makyajını yapan Emma'ya sinirle baktım.

"Hatırlat seni birgün döveceğim bunun için"

"Hiç yakıştıramadım sana Yuri Yuri. AA şiddete eğilimin mi var yoksa?"

Şiddet diyince bir an babam geldi aklıma. Gözlerim saniyesinde dolarken ağlamamaya çalıştım. Yaptığının farkına varan Emma sandalyesinde geriye dönerek bana baktı. Gözlerinde hüzün vardı.
Ayağa kalkarak yanıma geldiği sırada;

"Yuri özür dilerim... Ben... Tamamen aklımdan çıkmış"

Burnumu çekerek yorganı üzerime çektim.

"Sorun değil Emma. Boşver"

Emma daha sonralarda üzerime gitmemek için bir şey söylememişti. İşini hızlıca halledip odadan çıkmıştı. Tekrardan düşüncelerimle baş başa kalmıştık. Karnımdaki ağrı sağlıklı düşünmemi engellese de onları oradan silemiyordu. İnsanı öldüren insanların düşünceleri değil kendi hastalıklı düşünceleriydi. Bunu da yaşamadım demem artık.

S̴A̴Y̴A̴N̴O̴R̴A̴~m̴i̴k̴e̴y̴ (Hikaye Devam Etmiyor)Where stories live. Discover now