"Ya bir şey sorucam" Rehberliğin önünde Sevda hocayı bekliyorduk. "Şimdi biz sınıflar için sınava girdik e siz yeni yazılıyorsunuz hangi sınıfta olacaksınız?" Doğru söylüyordu.
"Dalya haklı he hangi sınıflarda olacaksınız?" diye sordu bu kez Derin. Yankı elini cebinden çıkartıp duvara yaslandı. Boy desen boy endam desen- amaan ne diyorum ben.
"Bir sene önceki notlarımıza bakacaklar. Eylül ayında yapılacak olan denemeye giricez." Başımı kapıya doğru çevirdiğimde Sevda hocayı ve ona bir şeyler anlatan Demiri gördüm.
Demir.. Sosyal hayatını kurtardığım, pozitif enerjisi olduğum ama sonra ilk beni bırakan nankör Demir. Hikaye basitti. Çocuk asosyal, negatif enerjiden başka bir şey yaymıyor, Kız neşeli herkesle iyi geçiniyor. Çocuğu asosyallikten kurtarıp ona çok güzel bir arkadaş grubu kuruyor. Ama sonra boom! çocuk ilk kızı harcıyor ve kızın en yakın arkadaşıyla çıkıyor.
Demiri görür görmez hemen kızlara döndüm. Derin bana bakıp kaşlarını kaldırdı. dudaklarını oynatarak "sakin ol" dedi. Tişörtümün yakalarını çekiştirip derin bir nefes aldım. Zoruma giden şeyler vardı. Ben onun yüzünden uykularımdan olurken o sevgilisiyle mutlu mesut geçiniyordu.
"Ah çocuklar merhaba." dedi Sevda hoca. Gülümseyerek karşılık verdik. Ulaş bakışlarını Demire dikmiş öldürdüm seni der gibi bakıyordu. Aynı zamanda Derine bir şey soruyordu. Ulaşkım dalarsa Derinde dalardı. Serkan ve İlke-Demirin de dahil oldu grubumuzun diğer üyeleri- neredeydi Allah aşkına.
"Kızlar siz tanışıyor musunuz?" diye sordu Sevda hoca. Demir elini cebine atıp "Tanışmazlar mı hocam rakı balık yapacak kadar samimiyetleri var" dedi. Şaka mı bu çocuk amına koyayım. Umursamamaya çalışıp Sevda hocaya cevap verdim.
"Yankılar bizim yazlıktan komşumuz kızlarla da cumartesi tanıştılar."
"Çok iyi oldu bu durum o zaman siz onlara anlatırsınız okulumuzu" niye onların kendi anlama kapasiteleri yok mu? Bakıcı mıyız biz?
"Tabi hocam" evet bunu da diyen bendim. Sevda hoca koltuğuna geçti.
"Eveet bakalım sizi hangi sınıflara yerleştirmişler" bir süre ekrana baktı ardından "Tuğracım sen ve Yankı A sınıfına yerleşmişsiniz. Ulaş canım sende C sınıfındasın" dedi. Yankı kaşlarını çatıp "Hocam bunlar biradercilik oynuyor ben bu keçiyle aynı sınıfta olsam ya" dedi. Hemen atladım.
"Bana keçi demeyi 3 senedir bırakamıyorsun odun."
"Keçisin kızım yalan mı?" dil çıkardım. Sevda hoca bize gülüp "Ne kadar güzel anlaşıyorsunuz siz öyle" dedi. Yankı elini belime atıp beni kendine çekti napıyorsun sen aloo? "Ya ya hocam çok iyi anlaşırız biz hatta size bir anımızı anlatayım bu cadı lila- " hemen uzanıp elimle ağzını kapattım. "Biz gidelim hocam bunun çenesi açıldı mı ikimizden biri burdan canlı çıkamaz"
Hoca gülerek kafasını salladı daha sonra yanına uğramamı söyleyip yolladı bizi. Demir, Yankının hala belimde olan eline bakıyordu. Hızlıca Yankıyı ittirdim. Derin Demire bakıp sinsice güldü. Allahım sıçtık Derin rahat dur Derin.
"Yankıcım senin Nedayla olan Lila bikini fantezini hoca duymasa da olur değil mi?" Elimi alnıma vurdum. Demir şaşırmış bir şekilde konuşmaya başladı. "Lila bikini mi, fantezi mi?" bu sefer Dalya "Sen boşver kalın kafan basmaz" dedi. Demirin ne kadar bozulduğu gözlerinden okunuyordu. Bana beklentiyle baktığında napacağımı bilemeden Yankıya baktım.
"Hadi canım" diye bir ses geldi. İlkenin sesiydi. Arkamı döndüm Serkanda ordaydı koşturarak yanlarına gittim. Önce ilkeye sonra Serkana sarıldım. "Lütfen sorun çıkarmayın lütfen" dedim fısıldayarak. İlke "Olur mu öyle şey dövücem ben bu hırtoyu" dedi yankıyı göstererek ve o tarafa yürümeye başladı. Ondan önce Yankıya koşturdum. Eğer ilk günden bir sorun çıkarsa Babam üstümden buldozerle geçerdi. Yankının elinden tutup "Hadi çıkalım" dedim. Başta Yankı olmak üzere herkes donup kaldı. Yankı kekeleyerek "Na-napalım" dedi.
