1.4

68K 3.9K 881
                                    

Bu bölümde sana kuzu, küçük Eloli'ye <31

Kadir Karadağ'dan:

Zeliha ile vedalaştıktan sonra telefonu kapatmış ve doğruca abimin yanına gitmek üzere odamdan çıkmıştım.

Çok sakin davransam da biraz gergindim, abimle asla bir sorunum olmasa da ondan biraz çekiniyordum işte.

Az sonra yanına gittiğimde sakince oturduğu koltuğun karşısına oturdum. "Buyur abi?" dedim meraklı bakışlarla. Ama çok gergindim.

Galiba tuvalete gidip kendimi kontrol etmem lazımdı.

Hayır yani ben de neden bu kadar abartıyorsam? Sanki her gün beni ipe bağlayıp dövüyor he.

Relax Kadir. Relax.

"Hiç," dedi abim beni şaşırtarak oldukça yumuşak bir sesle. "Biraz sohbet edelim diye çağırdım seni."

Yarabbim başımıza taşlar yağacak.

"Edelim abi." dedim rahatlamaya çalışarak.

"İşlerin nasıl?" diye klasik bir konudan giriş yaptı. "Kendi paranı kazanıyorsun ama ek harcamaların olursa bana gelebilirsin bunu biliyorsun değil mi abim?"

Oha.

Abim orjinal mi?

"İşimde bir sorun yok, hatta bu ay zam aldım," dedim. "Ve elbette biliyorum sana gelebileceğimi. Aynı şekilde sen de her konuda bana gelebilirsin. İkimiz de küçük değiliz ya."

İçten içe bu kafar ciddiyetsiz olup dışarı kendimi nasıl ciddi yansıtıyorum ama? Saf yeteneğim kesinlikle.

Abim öne doğru eğilip ellerini dizinin üzerinde birleştirdi. "Seninle yeterince vakit geçiremediğimi mi düşünüyorsun Kadir?" dedi pat diye.

Şimdi şöyle...

"O nasıl laf abi?" dedim. "Çoğu zaman zaten burada olmuyorsun, kaldı ki ilgiye muhtaç bir çocuk da değilim. Neden böyle düşündün?"

Azıcık da ben laf alayım ağzından.

"Son zamanlarda bir şeyler kafamı meşgul ediyor," dedi açıkça.

Birisi meşgul ediyordur, bir şeyler olsa duramazsın.

"Ve galiba ipin ucunu biraz fazla kaçırdım. Özel hayatımı ve meslek hayatımı ayrı tutmam gerekirdi."

"Biraz öyle oldu." dedim bu sefer ben de. O açık konuşuyorsa ben de ona açık olmalıydım. "Ama sorun değil, hala vaktimiz var bence telafi etmek için."

Abim bana baktı ve gülümsedi. "Deneyeceğimden emin olabilirsin."

Ben de gülümsedim.

"Ayrıca," dedi az sonra. "Bir kız bana yazıp duruyor, tanıyorsun sen de galiba?"

Aha zurnanın zort dediği yer.

"Kim?" dedim tamamen piçliğine.

"Bahsetmedi sana galiba ama ismi Zeliha."

"Ha Zeliş mi?," dedim göğsümü gere gere. "Kendisi en yakın arkadaşım."

"Hiç bahsetmemiştin ondan."

Sanki sordun aq.

"Fırsat olmamıştır," dedim neredeyse on beş yılda nasıl fırsat olmadığını es geçerek. "Ama kendisi harika birisidir."

"Anladım."

Aramızda kısa bir sessizlik oldu. Abimin bu konu üzerine konuşup Zeliş'e olan merakını belli etmek istememesine yordum bu sessizliği ama ilişki uzmanı ben tabi ki çakmıştım.

İMHACI -Texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin