Lick Me | Taekook

32.Bölüm

merhaba, nasilsiniz?

parmagimi cikartmisim yine o yuzden yazamadim pek ama ne demis atalarimiz gec olsun guc olmasin! kendinize dikkat edin ya cikmayan tek bir uvzum kalmadi cidden.

bir onceki bolume cok az yorum gelmis, biraz hayal kirikligi 💔

bu bölüme lütfen en az 600 yorum falan gelsin, okuyan kişi sayısına göre yorumlar çok az.

iyi okumalar.

Sıcak su kaslarımı biraz olsun gevşetirken başımı arkaya doğru, Taehyung'un omzuna, yasladım. Hala bir bebeğimiz olacağı şokunu üzerimizden atlatamamış, dakikalardır suspus oturuyorduk. Dudaklarımı kemirmekten artık kan tadı alıyordum fakat su anlık bu bile umrumda değildi.

Bizim bir bebeğimiz olacaktı.

Elbette ikimizde çocuk istiyor ve son zamanlarda bunun muhabbetini fazlasıyla yapıyorduk fakat bebeğimiz tamamen sürpriz olmuştu bize. Bunca zaman korunduğumuzu sanarken, Tanrı belki de çektiğimiz tüm acılar sonrasında bir hediye yollamıştı.

"Güzelim, ne düşünüyorsun dakikalardır?" derin bir nefes alıp, Taehyung'un sesi sayesinde girdiğim düşünce bulutunun arasından çıkarken ellerimi karnıma, onun ellerinin üzerine, koymuştum. Ellerini bir an olsun karnımdan çekmiyordu ve yeni bir şey fark etmiştik ki elini her karnıma dokundurttuğunda mide bulantım geçiyordu. Uzun süredir cevapsız bıraktığımı hatırlayıp araladım dudaklarımı. "Bizi düşünüyordum." diye de itiraf ettim.

Söylediklerim üzerine dudaklarını omzuma bastırmış ve burnunu boynuma yaslayarak derin bir nefes almıştı. "Teşekkür ederim bana bu güzel duyguyu yaşattığın için." dediğinde kucağında hareketlemiş ve yüzüne bakacak şekilde tekrar uzanmıştım küvete. "Ben de teşekkür ederim" dedim yanağına dudaklarımı bastırmadan hemen önce. "Her şey için."

Çok zorlanmıştık bu zamana kadar, belki de önümüzde daha zorlu günler vardı fakat Taehyung bir kez olsun ailesinin yaptıkları karşısında bana olan tutumunu bozmamıştı. Ailesiyle arasını benim yüzümden bozmuş, bana soğuk davranmamıştı. Gördüğüm en düşünceli insanlardan biriyken şimdi harika bir baba olacağından emindim.

"Sence hangimize benzeyecek?" diye sorduğumda dudakları iki yana kıvrıldı. "Sence bu soru için erken değil mi güzelim, eminim bir suratı bile yoktur şu an." dediğinde kaşlarımı çattım hızla.

"Ne demek suratı yoktur, Taehyung çocuğumuz bunu duysaydı çok üzülürdü. Belki de duymuştur, ne yapacağız?" hızlı hızlı sıraladığım kelimelerden sonra açık kalan dudaklarıma kısacık bir öpücük kondurdu. "Bebeğim, henüz o kadar büyük değil rahat olabilirsin. Eminim bizi çok sevecektir."

Hala inanamadığımdan heyecanla kasılmış, ellerimi Taehyung'un göğsüne koyarak çenemi de kendi elime yaslamıştım. Tüm o mide bulantılarından sonra pek iyi hissetmiyordum fakat abartılacak bir durum da yoktu.

"Şimdi ne yapacağız?" diye sordum hafif hafif çıkan sakallarını okşarken. Bir rüyada gibiydim ve uyanmak benim için bir kabustan farksız olurdu. "Sen kendini daha iyi hissedince doktora gidecek ve doğruluğunu kesinleştireceğiz." dediğinde alt dudağımı ısırdım hafifçe. "Taehyung, ya test yanlış çıkmışsa o zaman ne olacak?" sesim titreye titreye beni tedirgin eden kısmı sorduğumda dişlerini yanaklarıma geçirdikten hemen sonra öpücüklerini kondurdu.

"Hissedebiliyorum onu bebeğim, eğer senin dediğin gibi bir durum olursa da sorun yok tekrar tekrar deneriz hm?" başımı salladım hızlı hızlı. Ağzından çıkan her kelime beni sakinleştirmek için yeterliydi. Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladığında uykumun geldiğini anlamış olacak ki, doğrularak kollarını bacaklarımın altından geçirmiş ve ayağa kalkıp ikimizi birden sıcak sudan çıkartmıştı.