Acımayacağım ლ

Start from the beginning
                                    

Onlara sarıldıktan sonra üçümüz çardağın altına geçmiştik. Ceviz sehpanın üstünde çeşit çeşit kuruyemişler, kurabiyeler vardı. Kızılcık şerbetimi yudumladıktan sonra "Gelmenize çok sevindim. Hava böylesine güzelken odalarda kapalı kalamazdık," dedim.

Gülfem "Bahar bu yıl erken geldi, kış soğuk değildi. Gök Baba, dualarımızı duymuş olmalı."

"Kışın soğukluğundan hiç hoşlanmıyorum. Her yer soğuk, dondurucu. Rahat hareket edemiyoruz."

Narin "Batur'un da gelmesi gerekmiyor mu? En son kış bittikten sonra sarayda olacaklarını duymuştum. Annem öyle diyordu," dedi. Meraklı gözleri bana çevrilmişti. "Sen daha iyi bilirsin, Nazan. Batur'la mektuplaşıyordun."

"Evet, yoldalar Narin. Yarın burada olacaklardır. Sultan Barlas, geri gelmelerini emretti. Mirza Kayhan ve Efsun Hanım Sultan'ın burada büyümesini istedi. Birçok defa mektuplaştılar, sonunda Sultan emredince Batur gelmek zorunda kaldı."

Gülfem "Aşina'ya göre Batur başa geçtiğinde gelmeleri lazımmış. Her şeyi çok biliyor her zamanki gibi."

Narin "Gülfem, Aşina'yı sevmiyor olabilirsin ama takdir etmelisin. Küçücük bir şehri bambaşka noktaya getirdi. Aşinaad halkının ondan memnun olduğu bilinen bir gerçek. Ekonomisini canlandırdı, bölge halkını eğitmeye başladı."

"Bizim kurallarımıza göre yapmıyor, Narin. İnsanlarımızın yapısını bozuyor, kendi özümüzü kaybetmemize değer mi?"

"Bence Aşina bizim özümüzü bozmuyor, buna inanmıyorum. Batur karşı çıkardı."

Gülerek "Batur mu karşı çıkacak?" dedim. Narin saf saf yüzüme bakarken şerbetimi yudumlamıştım. "Batur, Aşina'ya karşı çıkmış olabilseydi onunla benim yetkilerim aynı olmazdı. Devlet içinde iki başlılığa neden oldu. Talhin zarar görecek."

"Devletin zarar göreceği açık. Kutuplaşmalar asla yarar getirmez ama kehanetin ülkemiz içinde gerçek olmadığını görmüş olduk. Aşina burada."

"Kehanetlere hiçbir zaman inanmamak gerekli diye düşünüyorum. Kehanetlere göre hareket edilseydi ülkeleri şamanlar yönetirdi."

Gülfem "Aşina gitmeli. O birçok mirza doğursa bile bizim ülkemize yararlı birisi değil. Bunu annem öngörüyor."

Narin "Sultan Barlas'ın düşünceleri daha önemli. Hatırlayın, iki sene önce Batur'u destekledi ve Aşina üst konuma geldi. Ahsen Sultan, korkulduğu gibi birisi değil."

Sertçe "Narin, herhalde Aşina tarafındasın," dedim. Söylediklerini Zülal dese hiç şaşırmazdım ama onun karşıma geçip Aşina'yı savunur gibi konuşması beni şaşırtmıştı. Abimin eşiydi, ailemdendi. Benim tarafımda olması gerekliydi. "Sen benim abimle evli olduğuna göre benimle aynı gemidesin. Benim düşüşüm senin de düşüşün oluyor."

"Farkındaysan ben hanedanlığın kanını da taşıyorum."

"Taşıdığın kanda beni destekliyor. Sadece Sultan Barlas'a göre hareket edemezsin. Kendini toparla, Narin. Hanedanlık ailesiyle zıt düşmek istemezsin."

"Bence asıl sen dikkatli olmalısın. Bugün varsın, yarın yoksun. Bu sarayda güçlü olmak istiyorsan ne yapman gerekli onu biliyorsun. Aksi takdirde düştüğün zaman yanında kimse olmayacak."

Gülfem "Narin, sözlerine dikkat et. Böyle konuşmamalısın."

"Nasıl konuşacağım, Gülfem?" dedi. Meydan okuyan bir tavırla Gülfem'e bakıyordu. Başı dikti, gözleri Gülfem'in üzerindeydi. "Ben ne Nazan'ın tarafındayım ne de Aşina'nın. Mantıklı olmaya çabalıyorum, gerçeklere göre hareket ediyorum. Burada Nazan'a hayal satamam, elbette gerçekleri söyleyeceğim."

Gölgenin Aşkı ლWhere stories live. Discover now