• 3.7 •

70.4K 4.7K 2.2K
                                    

•••

(Yayımlanma Tarihi: 21

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Yayımlanma Tarihi: 21.07.23)
•••

| Vera Kurt | 🔔

Sevmekten sonra gelen en büyük mutluluk, sevdiğin kişiye sevgini itiraf etmekmiş.

Beklemediğim bir anda, beklemediğim bir şekilde gelen ani ama kalbimi hoplatan bir itirafla karşı karşıyaydım. Üzerinden dakikalar geçmesine rağmen kulaklarımdan silinmeyen ve muhtemelen yıllar geçse de hiç silinmeyecek olan o özel ve nefes kesici itirafı, zihnimin bütün odalarını doldurmaya yetmişti. Her ne kadar hislerimin tamamını dışarıya yansıtamasam da göğüsümde ardı arkası kesilmeyen binlerce havai fişeğin sahibi olduğunu ona da göstermek için kollarımı boynuna dolayarak dudaklarımın arasındaki güzel dudaklarını daha sıkı kavradım.

'Konunun hiçbir önemi yok, Vera. Ben seni seviyorum.' 
Yalnızca sekiz kelimeye sığan ancak kelime sayısının aksine birbirinden farklı binlerce duygu silsilesi yaşatan o özel kelimeler. Çıplak tenine sardığım parmaklarım saniyeler önce onu üzerime çekmek için baskı uygularken şimdi neredeyse ağırlığının yarısından çoğunu üzerime almış, hislerimi nefesim yettiğince dudaklarımla anlatmaya niyetlenmiştim. Dudaklarımın arasından kayıp giden ve hiç vakit kaybetmeden yeniden dudaklarımın arasına giren bir et parçası beni nasıl bu kadar savunmasız ve bir o kadar da güçlü kılabiliyordu? Anlayamıyordum.

Belimi çepeçevre saran kemikli parmaklarının etime uyguladığı baskı küçük bir farkla arttı ve bu esnada dudaklarımın arasındaki güzel dudaklarının arasından firar eden sesli, küçük bir homurtu bütün odayı etkisi altına aldı. Dudaklarımızı küçük, cılız bir sesle birbirinden ayırırken, kapalı duran gözleri sebebiyle göremediğim koyu kahveleri ile sertçe yutkundu. "Bu... ne anlama geliyor?" Haftalar önce benim ona sorduğum ve açıklama yapmasını istediğim cümleyi bana kurduğunu fark ettiğim anda dudaklarım iki yana kıvrılırken ıslak dudaklarındaki nemi dili ile süpürüşünü nefes nefese izledim.

Karnımda var olan hareketliliğin her saniye daha da arttığını hissetmemin yanı sıra içimde bedenimi etkisi altına alan ve git gide daha da harlanan bir yangın vardı. Bunu nasıl yapıyordu? Dudaklarımızın arasında yok denecek kadar az bir mesafe varken, gözleri kapalı bir şekilde gülümsüyor ve aradan geçen süre zarfına rağmen ısrarla kapalı tuttuğu göz kapakları ile benden net bir cevap bekliyordu. "Bu hareketinden, beni kocan olarak kabul ettiğini mi anlamalıyım?"

Kuruyan dudaklarımı ıslatmak ve ona istediği cevabı vermek için dilimi dudaklarımın üzerinde dolaştırmak istedim ancak tam da bu esnada dilimin yanlışlıkla yakınımda olan dudaklarına temas etmiş olması dudaklarımdan küçük bir hıçkırık kaçmasına sebep oldu. Üzerimde belli belirsiz hissettiğim ağırlığı bir anda katlanarak artarken kapanan gözlerim sebebiyle gözlerini göremesem de dudaklarındaki gülümsemenin o saniyelerden itibaren donduğunu hissettim. Dişlerimi alt dudağıma geçirip haftalar öncesinde onun bana verdiği cevabı tekrarlarken kasıklarımı sızlatan o garip sancının biraz olsun durulması için dua ediyordum. "Etmedim mi?"

MÜNFERİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin