3

111 16 12
                                    

🌕

Tutunduğu koltuğun kenarından kollarını açıp ona bakan yedi kişiye bakıyordu.

"Hadi Jeongin, abine gel."

"Onun en sevdiği abisi benim. Bana gelecek."

Han ve Hyunjin kendi arasında atışırken Jeongin koltuktaki elini çekti.

Kollarını havaya kaldırıp gülen afacan yarım daire şeklinde oturanlara doğru adımladı. Bu onun tek başına attığı ilk adımlarıydı.

En uçta oturan Changbin'e adımlayan minik beden son anda vazgeçip bütün herkesi dolaştı. Her adımında duyulan çocuksu kahkahası o kadar güzeldi ki ona kızmayı zorlaştırıyordu.

Son olarak babasını da geçtiğinde ilk başta tutunduğu koltuğa geri dönmek istedi ama küçül bacakları onu desteklemedi. Gerisin geri düşecekken babasının hızlı refleksleri sayesinde yumuşak iniş yapıp yere oturmuştu.

"Yaramaz şey seni."

"Ba-ba."

İki gamzeli bir birine gülümserken Chan oğlunun saçlarına küçük bir öpücük bıraktı.

"Söyle babacım."

"Ba-ba!"

Minik ellerini hızlı hızlı Chan'ın koluna vururken gülümsüyordu. Büyük gözleri kısılabildiği kadar kısılmışken yanağını kaplayan gamzeleriyle ısırılası duruyordu.

"Hiç birimizi seçmeyerek hepimizi seçmiş oldu."

Yerden kalkan Minho babasına adımlarken konuşmuş ardından kendini babasının sırtına bırakmıştı.

🌕

Yazmak gelmiyor içimden

Ama bu bölümü telafi etmek için up uzun bir bölüm yazıcam söz

Fam -skz-Where stories live. Discover now