èr shí qī

118 18 13
                                    

---

Son ses çalan telefonumla hızla yerimden doğruldum. Çok güzel bir rüyanın ortasındaydım ve arayan her kimse fena halde söveceğim.

"NE VAR!"

"Günay- Mi Sun?"

"Aa selam Renjun-ah."

"Korkuttun beni iyi misin?"

"Evet iyiyim uyuyordum da seni Hei sandım." Yalancı seni.

"Kusura bakma uyanmışsındır diye düşünmüştüm. Bugün bir planın var mı?"

"Aslında birkaç işim var Heeyung unnieye yardım edecektim. Haftaya hem cafeyi açıyoruz hem de Young Hee'nin doğum günü partisi var. Neden sordun?"

"Jeno ve Hei ile bir şeyler yapalım diyecektim. Bizi de çağırmışlardı ama."

"Tamam olur size atacağım adrese beni almaya gelirsiniz işimi halledince gideriz olur mu?"

"Peki tamam görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz."

Telefonu kapatıp Hei'nin numarasını tuşladım. Yataktan kalkıp dolabıma ilerledim.

"Efendim Mimi."

"Naber lan?"

"İyi."

"Sağol sorduğun için. Bende iyiyim. Hayırdır ne bu trip?"

"Eve dönmeyenlere özel muamele.."

"Tamam lan ağlama 2 güne geliyorum. Neyse bugün Jeno ile bir şeyler yapıyomuşsunuz Renjunla bizde geliyoruz. Benim bir kaç işim var beni almaya geliceksiniz haberin olsun."

"Ya enayi Jeno sizi de mi davet etti. Offf."

"Hayırdır kızım ne demek sizi de mi davet etti? İyi lan gelmiyoruz!"

"Ya dur bi salak. Jenoya bugün özel bir şey yapacaktım ama neyse akşam evde yaparım artık."

"Ne gibi özel bir şeyler bakim? Yoksa..."

"Ay terbiyesiz ben senin gibi değilim ilk günden öyle öpüşmeler felan.."

"Hala öpüşmediğiniz için kıskanıyorsun beni."

Dıttt... dıttt... Suratıma kapattı. Neyse bunun hesabını sorarım ben sana Hei hanım.

---

Doyoung'un kucağında yarım saattir zırlayan Young Hee yüzünden beynim patlamak üzereydi. Neymiş hanımefendi kendisi seçecekmiş kıyafetleri.. 3 yaşında... Parti kıyafeti seçecek...

"Ya unnie varya siz bunu çok akıllı yaptığınız için böyle bak. Biraz mal gibi yetiştirseydin böyle olmazdı."

"Babası yok mu babası.. Hepsi onun yüzünden. Çocuğun aklına soktu."

Bir türlü susmayınca Heeyung sonunda kucağına aldı.

"Tamam seç bakalım ne istiyosun."

"Bu bu bu bu bu bu..."

Parmağıyla önündekilerin hepsini gösterdikten sonra kataloğu kapatıp attı. Hiçbir şey olmamış gibi gülerek annesinin kucağından indi ve oyuncaklarıyla oynamaya döndü.

"İnanamıyorum.."

Ağzım açık bir şekilde Young Hee'yi izlerken Heeyung normal bir şekilde karşılayıp yerdekini aldı ve işine devam etti.

---

Kahvelerimizi yudumlarken kapının oradan gelen korna sesiyle yerimden kalktım.

"Ben gidiyorum unnie. Eve erken gidersen eşyalarımı toplatır mısın?"

"Tamamdır canım iyi eğlenceler. Heyecan yapma."

Çantamı alıp Young Hee'nin alnına bir öpücük kondurdum. Kapıdan çıktığımda arabanın yanında bekleyen Renjun'a gülümsedim.

Kısa bir selamlaşmadan sonra arabaya bindik. Hei ve Jeno ön tarafa oturmuş yüksek sesle müzik dinliyorlardı.

"Başınız ağrıyacak haberiniz olsun."

"Sanada merhaba Mimi."

"Merhabalar. Nereye gidiyoruz?"

---

student ID | renjunTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon