shi liu

179 23 64
                                    

---

Hei ile yine bir cumartesi günümüzü kafede Jaemin ile birlikte geçiriyorduk. Kafedeki kitaplıkların yanında bulunan puflara kendimizi salmış kahvelerimizi yudumluyorduk.

"Akşama kadar böyle mi oturacağız acaba kızlar?"

"Zil takıp oynayalım mı Jaem ne istiyorsun?"

Jaemin Heinin lafından sonra kafasına bir tokat geçirdi.

"Doyoung'u çağırma mı ister misiniz?"

"Ayy evet Mimi bebişi de getirsin."

Çantamdan telefonumu alıp dışarı çıktım ve Doyoung'u aradım.

"Efendim güzelim?"

"Selam oppa napıyorsun?"

"Heeyung ile bir arkadaşına geldik oturuyorduk, sen?"

"Bende Heilerle dışarıdayım da işiniz bitince yanımıza gelsenize hem çocuklarda Young Hee'yi görmek istiyorlar."

"Tamamdır."

"Öpüyorum seni görüşürüz."

"Görüşürüz."

Telefonu kapatıp bizimkilerin yanına ilerledim. Yarım saat sonra kafeden içeri girenleri görünce hızla yerimden kalktım. Young Hee babasının kucağından inip küçük ayaklarıyla bana koşmaya başladı.

"Miymiyyy"

Bağırarak bana gelen bacağımın yarısı kadar olan yeğenimi kucağıma aldım.

"Halacım ne kadar da büyümüşsün sen yaa."

Sulu öpücüklerimi yüzünün her yerine kondurduktan sonra Jaemin çocuğu kucağımdan çekip aldı.

"Ver şunu bakim."

Aldığı gibi havaya fırlatması bir olmuştu. Young Hee'nin sevinç çığlıkları tüm kafeyi dolduruyordu.

Karşımda duran karnı şişkin Heeyung kollarını açmış sarılmamı bekliyordu.

"Unnie ya sen bu halinle bile güzel olacaksan biz yaşamayalım daha iyi."

"Deli kız hiç değişmemişsin."

Sarılma faslı bittikten sonra oturup sohbet etmeye başladık. Hei abimi yurt dışı hakkındaki sorularıyla darlarken Jaemin hala miniğimizle oynamaya devam ediyordu.

"Eee görüşmeyeli nasılsın Mi Sun gün geçtikçe güzelleşmeye devam ediyorsun erkek arkadaşım yok mu?"

"Ya unnie her görüştüğümüzde sorduğun ilk soru bu oluyor. Erkek arkadaş düşünsem olurdu değil mi."

"Az beni örnek al bak 23ümde doğurdum Young Hee'yi. 40'ın da mı bulacaksın birini?"

"Siz erkenden azdıysanız napa-"

Kafama vurmasıyla ağzıma görünmez fermuar çektim.

"Aaa Jenolar geldi. JENO, RENJUN!!"

Hei bir an da ayağa kalkıp arkamda göremediğim Jenolara el sallamaya başladı. Yerimde huzursuz kıpırdanınca Heeyung bir şeyler hissetmiş gibi bana bakmaya başladı.

Arkamda hissettiğim ikiliye hala bakmamıştım.
O sırada Jaemin Young Hee'yi kucağıma bırakıp onlarla selamlaştı.

"Doyoung Oppa bunlar arkadaşlarımız Jeno ve Renjun. Beyler Mi Sun'un abisi Doyoung eşi Heeyung ve bebekleri Young Hee."

Kucağımda Young Hee omzumda garip garip sesler çıkartarak arkaya uzanmaya çalışıyordu ve ben hala arkamı dönüp bakmamıştım. Ne yapıyordum ben tanrı aşkına!

Ayağa kalkıp Renjun'a bakmamaya çalışarak selam verdim. Onunda bana pek baktığı söylenemezdi çünkü ikimizde o günden sonra ilk defa yüz yüze geliyorduk.

"Şey bizimle oturmak ister misiniz?"

---

student ID | renjunWhere stories live. Discover now