9. Bölüm

43.1K 2.9K 482
                                    

Bir sonraki bölüm için oy sınırı yine: 1.200 oy (1,2k)
Yorum için sınır yok ama lütfen yorum bırakın. Hepsini okuyorum ♥️

•9. BÖLÜM•

Şaşkın annemin bakışları şaşkın olan bana döndü. "Bir korumaya ihtiyaç duyacak ne iş yapacaksın ki?"

Tek derdim buydu çünkü anne. Koruma ihtiyacı olacak bir iş en son düşündüğüm şeydi ki, zaten yıllardır tehlike göbek adım olmuştu. Tek ama gerçek olan sorun o işte ki korumanın karşındaki beni yıllar önce bir mendil gibi buluşturup atmış, torununun babası. Tanıştırayım damadın olma yolunda ölen şahıs, Pars Karademir.

Derin bir nefes alarak anneme doğru bir adım attım ama gözlerim Pars'ın sanki mümkünmüş gibi daha çok kararmış ama eğlenir bir hali olan gözlerinin üzerindeydi. "İşi henüz kabul etmedim anne. Pars abi sanırım bana şu an emrivaki yapıyor." Abi kelimesini bastıra bastıra söylediğimde Pars'ın yüzünde yamuk bir gülümseme oluşurken başını hafifçe aşağı eğdi. Belki de bu tepkisi emrivaki kısmınaydı, bilmiyorum. Ama bu yaptığı şey oldukça sinirimi bozmuştu.

İlk önce beni gaza getirmeye çalışıp sürekli korkuyor musun demişti. Şimdi de bu emrivaki. Ve ben emrivakilerden hiç hoşlanmam. Hatta nefret ederim.

"Hayır Ayten teyze, sadece Peri'ye bu işi kabul etmezse büyük bir şansın ellerinden kayıp gideceğini anlatmaya çalışıyorum." Gerçekten sinirleniyordum. Ne yapmaya çalışıyordu bu? 6 yıl önce hiç çabalamamıştı. Peki şimdi bu çaba niyeydi? Yoksa bu da mı bir oyundu? Yine beni kandırıp yelkenleri suya indirdiğimde orospu muamelesi mi yapacaktı?

Bir adım daha onlara yaklaştım. "Birincisi Pars abi, emrivakilerden hiç ama hiç hoşlanmam. İkincisi bu kadar ısrarcı olduğunuza göre eğer işi kabul etmezsem şansın sizin elinizden kayıp gideceği belli. Ve üçüncüsü, madem artık benim için çalışıyorsun bundan sonra bana direk adımla hitap edemezsin. Peri hanım diyeceksin."

Lan! Lan ben şu an dolaylı yollardan işi kabul etmiş mi oldum? Sinirle yaptığım şeye bakın...

Sakin ol Peri küçük bir hata. Sen bunu toparlarsın. Hem lafı çok pis çaktın, onun keyfini sür.

Bu sefer yüzündeki yan gülümsemeyle bana bir adım yaklaşan Pars oldu. "Siz nasıl isterseniz Peri hanım." Önümde reverans yaptıktan sonra bir kaç geri adım attı ve arabasına ulaştı. Bu esnada göz temasını hiç bozmamıştı. Ardından da o sinir bozucu gülümsemesiyle asker selamı verip arabasına bindi. Ve ben hala az önce yaptığım şeyin ve onun tepkisinin şaşkınlığını yaşarken arabasını çalıştırıp hızla uzaklaştı.

Siktir! Koca bir siktir!

"Bu da neydi böyle?" Ağzı hafif açık, gözleri genişleyen annem bir bana bir de giden arabanın arkasına bakarken konuştu.

"Bunu şimdi konuşmak istemiyorum anne." Bu öfke bana hep hatalar yaptırıyordu ve ben çok kolay öfkelenen bir insanım. Kendime bir dahi derken böyle saçma sapan hatalar yapmam da ironikti.

Sert adımlarımlarımla apartman merdivenlerini döverken bir yandan da sessiz ve öfkeli bir şekilde mırıldanıyordum. "Geri zekalı, aptal, ego manyağı, muşmula suratlı, gebeş maymunu..." Eve ulaştığımda açık olan kapıdan içeri girip çantamı Ayakkabı dolabına fırlattım. "Önce gaza getir, o işe yaramayınca emrivaki yap. Sen kimsin? Sen kim olduğunu sanıyorsun ki? Vasıfsız mahlukat."

SEBEBİ SENحيث تعيش القصص. اكتشف الآن