5

466 77 185
                                    

Harry Michal'ı gördüğü an ona doğru koşup sarılmıştı. "Michal! Seni çok özlemiştim!" dedi Harry ablasının kocasının yanağını öperek. "2 Aydır ki bu evlendiğiniz zamana denk geliyor. yanıma bile uğramıyorsunuz, artık evinizde ne yapıyorsanız?"

"Sesinindeki ve cümlenin altındaki imayı umursamıyorum bile Hazz çünkü haklısın."

"İğrençsin, bilmek bile istemiyordum bunu, pis herif git burdan!"

"Tanrı aşkına Harry sen ima ettin bunu! Beni suçlayamazsın. Ayrıca bir şey konuşmak istiyorum, zamanın var mı?"

Harry saatine baktı "Sadece 10 dakikam var Mic, toplantım var. Artık yavaş yavaş işe girişiyorum anlarsın ya" göz kırptı.

"Benim minik erkek kardeşim büyümüş ve işe mi girişiyormuş!" Michal onun yanaklarını sıkarken Harry gülümsedi. Aralarındaki gereksiz samimiyet Gemma ve Michal'ın liseden beri çıkıyor olmasından kaynaklıydı.

Harry yanaklarınlarındaki elleri ittirdi "Cıvıma hemen, sadede gel."

"Tamam be, biliyorsun ablanın doğum günü yaklaşıyor."

"Bir ay var" Michal gözlerini devirmişti.

"Lafımı kesme bücür velet. Ona bir sürpriz hazırlamak istiyorum, senin ve Anne'in içinde bulunduğu ve belki arkadaşları. Senin yardımına ihtiyacım var."

"Kayağa gidebiliriz! Hem doğum günü kış ve kayağı çok sever artı olarak Gemma doğum günlerini ailesiyle geçirmeye bayılır. Küçüklükten kalma bir şey biliyorsun bunu bozan tek kişi sensin e sende zaten ailesi sayılırsın"

Michal ona göz kırptı "Tamam bunu not aldım. Peki 4 kişi mi olacağız? Yoksa çağırmak istediğin özel birileri var-" Michal'ın sesi Andrea ile kesilmişti. "Harry, Bay Tomlinson geldi. seni bekliyor."

"Mic özür dilerim. Eğer beklerim diyorsan işim 30 dakika sürer bekleyemem diyorsan telefonla konuşuruz olur mu? Özel kişi meselesini de anlatacağım, yani var" Harry göz kırparak içeri doğru adımlamıştı.

"Bugün yemekte bizdesin zaten, girişte bekliyor olacağım!"

Louis, Harry'i başka biriyle görmesinin ardından elindeki oje paketini arabaya geri bırakmış ve kendine bu denli aptal olduğu için sinirlenmişti. Sonrasında içeri girmiş ve bekleme odası gibi bir yere alınmıştı. Harry'i beklerken sakinleşmeye çalışırken arasına mesefe koymaya emin olmuştu artık.

Harry muhteşem enerjisiyle içeri girdiğinde Louis'nin eskiden sımsıcak olan bakışlarında donduğunu hissetmişti. "H-Hoşgeldiniz Bay Tomlinson."

"Merhaba Bay Styles. Nasılsınız?" Louis onun gözlerine bakınca kıvrık ve hacimli kirpikleri gördü. Hoşuna gitmişti ama belli edemezdi, sevgilisi olan birisine böyle yaklaşmamalıydı.

"Oldukça iyiyim siz?" Harry onun Bay Styles'a geçişine anlam veremezken üzülmüştü. Haklıydı, Harry çok çabuk umutlanan birisiydi. Onun hareketini yanlış anlamıştı.

"İyi sayılırım Bay Styles."

"Bay Tomlinson" Harry ilgiyle ona baktı. "Kayak yapmayı sever misiniz?" Harry ağzından bunların çıkmasını beklemiyordu.

"Uhm, Buraya ikizleri konuşmak için geldik sanıyordum ama evet severim. Erkek arkadaşınızla kış tatili mi düşünüyorsunuz? Önerebileceğim oteller var isterseniz." Louis tam şu an kendini bir kaşık suda boğmak istedi. Ağzını kapalı tutamazsa olmazdı zaten.

"Erkek arkadaşım?" Harry şaşırmıştı.

"Dışarda konuştuğunuz renkli gözlü adam. Beni özel hayatınız ilgilendir-" Louis'nin konuşması Harry'nin kahkahasıyla bölünmüştü.

kindergarten || larry stylinsonDove le storie prendono vita. Scoprilo ora