mastema - taekook. ✓

fiveteen.

Ben İsyan'ım. Benim, Savaşçı Olan. Çölün derininde, dağın tepesinde ve denizin derininde, gecenin korkusunda, karanlıklar içindeki bilgi ve vecd sarhoşluğunda, benim, Yanınızda Olan; siz bilmeseniz de.

"Daha fazla."

Taehyung kısık sesiyle şeytana doğru konuşmuş, şeytan öpücüklerini sıraladığı esmer boyundan kendini uzaklaştırarak meleze bakmıştı. "Daha fazla ne, öpücük mü?" Koyu kırmızı gözleri ne kadar arzu dolu olsa da Taehyung ile oynamak onu güldürmüş, elini yavaşça kıyafetinin içine sokarak esmer belini okşamıştı. "Yoksa bu mu?"

"İkisi de." Demişti zorlukla, kendini yeniden altındaki bedene sürtmüş ardından yutkunarak gözlerini kapatmıştı. Jeongguk aldığı haz ile sesli bir nefes vermiş, hızla melezin belinden tutarak onu havaya kaldırmıştı. Koltukta ikisine yetecek yer yoktu ve odanın bir köşesinde onları izleyen yatağa gitmek çok daha mantıklı gelmişti.

kollarında tuttuğu bedeni sertçe yatağa attığında yavaşça üstüne uzanmış, dudaklarını yeniden taehyung'un dudaklarına sürterek dillerini birbirlerine dolamışlardı ihtiyaçla. Islak bir sesle ayrıldıklarında, Jeon yavaşça Taehyung'un gömleğini çözmeye başlamış ortaya çıkan pürüssüz cilt yüzünden gözlerinde bulunan kırmızılar çok daha koyu bir hale gelmişti. "bu kadar güzel olman beni çok zorluyor." demişti kendi kıyafetlerinden de kurtulurken.

Taehyung utançla gözlerini kaçırmış, koluyla yüzünü kapattığı sırada Jeongguk hızla buna engel olmuştu. "Sakın yüzünü gizleme." Diyerek şimdiden ıslanmış olan koyu saçlarına bir öpücük bırakmıştı. Sonunda Taehyung'un da pantolonundan kurtulduğunda ince bacağını tutarak kendi omzuna koymuş, elini ıslanmış deliğine sürterek sırıtmıştı. "Hemen ıslanmışsın."

Taehyung hissettiği parmaklar ile kısıkça inlemiş, kendini daha fazlası için Jeongguk'a iterek gözlerini kapatmıştı. "Lütfen içime gir, lütfen!" Diye söylenmiş, adeta ihtiyaçla bağırmıştı. Jeongguk duyduğu cümle ile istemsizce yutkunmuş, derin nefesler vererek parmaklarını deliğin içine göndermişti. Taehyung hissettiği hafif doluluk ile inlemiş, kendini yeniden Jeongguk'un parmaklarına ittirerek mırıldanmıştı. "Daha fazla istiyorum."

Ellerini yavaşça Jeon'un erkekliğine uzatmış, kavrayarak çekiştirmişti birkaç kere. Jeongguk hızla gözlerini kapatıp başını geriye atmış, sonunda Taehyung'un bu hallerine dayanamayarak parmaklarının yerine erkekliğinin almasına izin vermişti.

Taehyung içinde hissettiği büyüklük ile bağırmış, eli ile altındaki beyaz çarşafı sıkarak başını yastığa doğru sürtmüştü. "Ah, sikeyim, çok güzel." Jeongguk duyduğu iniltiler ile sırıtmış, kendini art arda melezine iterek içinde vuruşlarını gerçekleştirmeye devam etmişti.

"Sence artık şeytan olmayı öğrendim mi?"

Sorduğu soru ile Taehyung'u kucağına çekmiş, ufak bedeni arkalarında bulunan duvara yaslayarak içine girmeye devam etmişti. Taehyung'un bedeni havada sarsılırken zorlukla konuşmuş, başını eğmişti. "E-evet.. öğrendin." Başından savar gibi konuştuğundan Jeongguk gülmüş, dudaklarını esmer boyuna yeniden sürterek gözlerini kapatmıştı. "Seni deli gibi mühürlemek istiyorum, tamamen bana ait olmanı istiyorum." Dediğinde köpek dişlerini kendini tutamayarak çıkartmıştı.

Taehyung hissettiği dişler ile zorlukla gözlerini açabilmiş, Jeongguk'u hafifçe ittirerek kendine gelmesini sağlamıştı. Jeongguk şaşkınca meleze bakmış, ardından yaptığı şeyin farkına vararak başını iki yana sallamıştı. "Haklısın, sırası değil. Şimdi sadece anın tadını çıkar." Demekle yetinmiş, Taehyung'u yeniden yatağa yaslayarak içindeki hareketlerini hızlandırmıştı.