one: i don't want to go, Oliv.

1K 53 52
                                    

Dıt.

Dıt.

Dıt.

Alarmın sesi ile gözlerimi açıp elim ile alarmın yerini yokladım. Alarmı bulunca sesi kapattım ve tatlı uykuma devam ettim.

Ta ki bugünün özel bir gün olduğunu hatırlayana kadar...

Saçım başım dağınık halde koşarak banyo'ya giderken kendime söyleniyordum. "Lanet olsun! Bunu nasıl unuturum??!" Dağınık saçlarımla yorgana sarılı halde penguen gibi yürümeye çalışırken kapının yolunu bulmak çok zordu.

Tanrıya şükür kazasız belasız banyo'ya vardım. Klasik işlerimi halledip babamı ve üvey annemi kızdırmamak adına hemen kahvaltı hazırladım. Her gün bu kahvaltı'yı hazırlarken söylenirdim, fakat bugün diğer günlerden farklı olarak hiç öyle olmadı.

Doğru size söylemeyi unuttum. Geçen ay üniversite sınavında Queens kolej'ine burs kazanmıştım! Sonuçlar daha geçen açıklandı, en çok istediğim üniversite'ydi kendisi.

Hem bu lanet evden hem de bu sıkıcı şehirden kurtuluyordum! Daha ne isteyeyim?

Ve 4 yıl sonra sözümü tutuyordum. İmkansız gibi olan bu söz benim, bizim için paha biçilmez bir şeydi.

[Flashback]

15/05/2018

14 yaşında olan oğlan, kıza yalvaran gözler ile bakıyordu. Ona 'gitme, yanımda kal' demesi için gözleri ile yalvarıyordu.

"Ben... ben gitmek istemiyorum, Oliv."

Genç kız derin bir iç çekti. Belki de bu 100. kez 'gitmek istemiyorum' isyanıydı. Fakat genç kızda hiç pes etmeden 100 kez aynı şeyleri söylüyordu.

"Hayır Peter Benjamin! Gideceksin, ne olursa olsun... Eğitimin için bu gerekli. Hem May çok mutlu oldu. Onun yıpranmış yüzünde ki parıldamayı görmedin mi?"

May son günlerde çok fazla çalışıyordu. Yeğeninin daha iyi eğitim alması için elinden gelen her işi yapıyordu ve şimdi Peter'a tam bir piyango vurdu.

New York'ta ki çok iyi bir fen lisesinin sınavına girmişti. Bu sınava girmesini zorlayan kişiyi tahmin etmek pek zor değildi; Olivia.

Tek ve en iyi arkadaşının ortaokulda çok fazla zeki olduğunu fark eden Olivia, Peter'ı zorlayarak bu lise sınava girmesini eğer girmezse onunla konuşmayacağını söylemişti. Peter, Olivia ile Olivia ise Peter ile konuşmadan duramazdı bu mahallede tek arkadaşları kendileri idi.

Bu tehdit ile Peter bu sınava girdi ve kazandı. Şimdi ise Peter ve Olivia bunun kavgasını yapıyordu. Olivia, bu okula gitmesi gerektiğini söylerken; Peter, bu okula gitmek istemediğini onu aptal babası ve üvey annesi ile bırakmak istemediğini söylüyordu.

"Neden Oliv? Neden gitmemi bu kadar çok istiyorsun? Neden bu aptal baban ve üvey annen ile seni yalnız bırakmam mı istiyorsun??! Anlamıyorum, lanet olsun!"

Sonlara doğru sinirli çıkan sesi ile yakındı genç oğlan.

Genç kız soruları görmezden gelerek konuştu. "Evet Peter, anlamıyorsun... Gitmelisin ve kendini kurtarmalısın. Seni de kendi iğrenç hayatıma girmene, kirlenme izin veremem..."

Peter, genç kızın ellerini tuttu. Hem kendine hem de genç kıza kanıtlamak istermişçesine kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Olmaz, yapamam."

"Tabii ki yapabilirsin Pete."

Genç kız ve oğlan gözlerini birbirine kenetledi uzun süre birbirlerine baktılar. Genç kız, gitmesini kendisini kurtarmasını gözleri ile yalvarıyordu. Aynı şekilde Peter'da; gitmek istemediğini, onu yalnız bırakmak istemediğini yalvarıyordu.

acquaintance - Peter ParkerWhere stories live. Discover now