"Anne! Kar yağıyor, kar yağıyor!"
Taehyung, neşeyle girdiği anne ve babasının odasının etrafında dört dönüp bağırmış, ikisini de korkutarak uyanmalarına sebep olmuştu. Odada bir oraya bir buraya gitmek ona yetmemiş, geniş yatağa çıkıp zıplamaya başlamıştı.
"Yey! Kar yağıyor! Jeongguk ve ben kartopu oynayacağız! Bay kardan adam yapacağız! Hemen üzerimi değiştireceğim!"
Yataktan atlayıp kapıdan çıkacağı sırada annesi arkasından bağırarak, "Önce kahvaltı yapmalıyız!" demişti fakat esmer oğlan çoktan çıkıp gitmişti. Çok heyecanlıydı. Jeongguk ile oynayacağı ilk karıydı. Üstelik birkaç gün sonra doğum günü vardı ve kar zamanına denk gelmesi onun minik yüreğini mutlulukla dolduruyordu.
Hemen pijamalarını çıkartmış, altına kalın pantolununu, kalın çoraplarını, üzerine ise kazağını ve montunu giymişti. Dolap çekmecesinde bulunan eldivenleri ve şapkasını da alıp botlarını giymek için aşağıya koşmuştu.
Annesi Taehyung'u kapılarının önünden geçerken yakalamaya çalışmıştı fakat başarılı olamamıştı. Esmer olan aç hissetmiyordu ve kar dinebilirdi. O hemen Jeonggukla birlikte oynamak istiyordu.
Kapının önüne geldiğinde ayağına botlarını geçirmiş, kapıyı açıp kendini dışarı atmıştı. Bahçe kapısından çıkıp Jeonggun'un evinin bahçe kapısı önüne geldiğinde evin kapısı açılmış, Jeongguk ve ağabeyi birlikte dışarı çıkmışlardı.
Taehyung, Jeongguk'un kendisini görebilmesi için minik olanın adını bağırmış, yerinde birkaç kez zıplamıştı. Minik olan, annesinin onu atkısıyla sarıp sarmalaması nedeniyle kafasını biraz kaldırarak büyük arkadaşını zar zor görmüştü. Jeongguk da Taehyung'un evine gitmek için çıkmıştı fakat karda rahat yürüyemez diye ağabeyi elini tutuyordu.
Küçük olan, esmeri gördüğü anda ağabeyinin elini bırakıp arkadaşına doğru koşmaya başlamıştı fakat kar o kadar kalındı ki pat diye yüz üstü kara gömülmüştü.
Namjoon ve Taehyung ne olduğunu algılayamadan bir süre şaşkınlıkla yerdeki miniğe bakmışlardı. Namjoon panikle kardeşine koşup yerden kaldırmış, o sırada Taehyung da bahçe kapısını açıp korkuyla minik arkadaşına koşmuştu.her şey göz açıp kapayıncaya kadar gerçekleşmişti ve ikisi de bir an ne yapacaklarını bilememişti.
Namjoon kardeşini kaldırıp kar olmuş yüzünü silerken minik olan bebek kahkahalarıyla gülmüştü. Kar çok yumuşaktı ve düşmek hoşuna gitmişti. Yüzü biraz üşümüştü ama çok eğlenmişti.
"İyi misin Jeongguk?"
Taehyung yanına gelip minik ellerini tuttuğunda Jeongguk kafasını hızla sallamıştı. "Çok güzeldi bir daha!" diyerek yerinde zıplamıştı. Namjoon ve Taehyung birbirlerine bakarak minik olanı anlamaya çalışmışlardı.
Gözleri minik olandan ayrılan ikili, Jeongguk'un kendisini sırt üstü kara atmasıyla tekrar miniğe dönmüştü. Jeongguk bir bebek kahkahası daha attığında bu sefer iki esmer oğlan da durup minik olanı izlemişlerdi. Onlar da bu sevimliliğe gülmeden edememişlerdi. Jeongguk çok ama çok tatlıydı.
"Kar meleği!"
Minik bacaklarını ve minik kollarını oynatıp kar meleği yapmaya başlamıştı minik olan. Jeongguk'un kar kadar beyaz teni, soğuktan al al olmuştu fakat çok mutluydu. Karı fazlasıyla seviyordu. Üstelik annesi ona sıcak çikolata ve zencefilli kurabiye yapacağını söylemişti. İki hyunguyla birlikte hepsini yemek istiyordu.
Minik bedenini yerden zorlanarak kaldırmış ve yaptığı kar meleğine gururla bakmıştı. Biraz küçüktü fakat çok güzel olmuştu. Taehyung ve Namjoon hyung'u da minik olanı taklit ederek yere yatıp kar meleği yapmışlardı.
