"Beni sevmeyen ölsün anam." Öyle öyle der gibi başını salladı.

"Çok garipsin, bizim hayatlarımız da gariptir ama sen başlı başına bir olaysın."

"Doğrudur," dedim dudak büzerken. "Öyle derler. Ben insanın ömrünü uzatırmışım." Kel alaka Naz geldi yine! Atlas da bu kendine güvenen tavrıma anlamsızca baktı ama hor görmemişti.

"Yaa, göreceğiz bakalım."

"Atlas," dedim, yerimde heyecanla kıpırdanıp, "Bak demin de bir ima yaptın. Yani ben sizin hayatınızda kalıcıyım değil mi? Şimdi de onu mu demek istiyorsun?"

"Ben senin kadar açık sözlü ve kendine güvenen bir kadın tanımamıştım ömrümde. Kızım bu da dan diye sorulur mu? Ne diyeyim şimdi?" Lafı evirse çevirse ayrı dertmiş gibi dürüst kaldı. Eee ilk dakikadan ben dürüst adamım demişti zaten. "Öyle olmasını umuyorum." Mazi yine gözlerimin önündeydi sanki. <31

"Abin de öyle demişti, yani hiç benim gibi bir kadın tanımamış ve bak sonuca. Sevgiliyiz," dedim sırıtık bir şale gibi gülerken.

"Öylesiniz öylesiniz, kimse inkar etmiyor. Ama sen mafya alemini duyunca kaçması gereken o masum kız değilsin, bunu yadırgadım bak." Elimi havada ohooo der gibi salladım.

"Ben hastasıyım bu mevzuların ya sen ne diyorsun?"

"Harbiden mi?" Yazık herhalde bunu reddetmişler öyle diye, ama süt gibi de çocuk körler miymiş nedir? Sen ne bileceksin ya, reddetmemişlerdir.

"Essahtan!" Kikirdemeye devam ettik. Uğur'la gülmediğim kadar çok gülmüştüm galiba bu çocukla, daha lakayt biriydi. "Biraz önce konuştuğumuz gibi yaşamadığımız hayatlar farklı ve havalı geliyor. Abin mafyayım dedi bana dan diye , tanışır tanışmaz, Neeeeee falan oldum şimdi yalan yok ama beni kandırdığını düşünmem zamanla geçti. Çünkü mafyalar da vardır."

"Çünkü neden olmasın?"

"Aynen öyle. Eee ama siz bıkmışsınız gibi bunu anlamıyorum. Demek ki içine doğmak ve sonradan görmek insana bu denli fark katıyor." Atlas bana hak verir gibi başını salladı. Sonra bana derdini anlatacakmış gibi sıkkınca nefesini üfleyip, harbiden aslan yelesi gibi olan gür ve dağılmış saçlarını bir tur daha kendi karıştırdı. Onun saçları kulaklarının üstüne kadar geliyordu, alnına dökülen de mavişli gözlerini örtüyordu. Bakim? Senin gözün yok beni çıldırtmak mı istiyorsun? "Gerçekten mafya olup da mafya olmayı seven bir dostum yok."

"Yıkılmak." dedim ona masada bana kurduğu cümlenin aynısını kurar gibi. Kahkaha attı bu halime.

"Valla bak, ben kaçtım Ahsen ya kurtuldum o hayattan en azından kısmen. Hâlâ kızlara hava atmak için mafyayım diyorum ama yok be," Kafasını iki yana sallayıp, kaş çatmaya çalıştı ama tatlıydı hâlâ. "Benden olsa olsa belalı civciv olur." Belalı civciv çıkartmasını sor çabuk. Milyonlarca yürek akılda tek bir soru o çnk.

"Şu stickerlardaki gibi, onu mu diyorsun?"

"Üstüne bastım ayağını kaldır cicim." Cicin miyim gerçekten? Atlas, iki avcunu havada kaldırıp, minik bir civcivi tutar gibi yaptı. Yerim you. "Çok tatlı değil mi ama? Ben oyum ya valla boyuma posuma bakmadan, herkese ben buyum diye atıyorum."

Sherlock olup, herkesin kafasındaki merakı gidermiştim işte. Raadladın mı iç ses?

Ohhhhhhhh, iki saat çişimi tutmuşum da sıcacık tuvalete girip işemişim gibi.

MAFYA BEY -TEXTING +18Where stories live. Discover now