39: Hayati Değişiklikler ve Aşk

22.2K 1.8K 2.1K
                                    


39: Hayati Değişiklikler ve Aşk

Bir insan hayatı boyunca kaç kez yerin dibine girebilirdi bilmiyordum ancak benim bu faaliyetin sınırlarını zorlamak için yaratıldığım su götürmez bir gerçekti.

Ceyhun Çapkın tüm masumiyeti ile gözlerini kırpıştırıyor, ben pancar kırmızısından mor lahanaya evriliyordum.

Keşke sahiden de yerin yedi kat dibine gömülüp bir süre, en azından bir takım felaketler benden uzaklaşana dek ortalardan kaybolma şansım olsaydı.

"Ceyhun," diye şaşkınca mırıldanmış bulundum.

"Serce," diye yanıtladı. Yüzü korku dolu, sesi endişeliydi.

Bu çocuğun benim şeytanlıklarım karşısındaki masumiyeti ise beni derinden yaralar vaziyetteydi.

"Serce cevap versene!" diye diretti, bir yandan gergince salon kapısını gözetliyor, annemin ona musallat olup olmayacağını kontrol ediyordu.

"Ceyhun açıklayabilirim," dedim kendime geldiğim ilk an. "Kafan çok karıştı, biliyorum ama o hesap annemin değil!"

Ceyhun kalp krizi geçirecek gibi bembeyaz kesildi. Telaşla fısıldadı.

"Yoksa babanın mı?"

"Hayır!" dedim çabucak. "Babamı karıştırma!"

"Ben değil," dedi safça başını iki yana sallarken. "Onlar beni karıştırmış minik kuş... Bunca zaman ayakta uyumuşum!"

Hala uyuması dışında bir problem yoktu.

"Ya Ceyhun bu mesele o kadar uzun ki.," diye iç çektim sıkıntıyla alnımı kaşırken. Bir yandan en kestirme yolu düşünüyordum.

"Hayır şu an sıvayamamamın sebebi şu, sana yalan söylemeyeceğime söz verdim."

Ceyhun masumca bana bakmaya devam ediyordu.

"Of ya!" diye patladım. "Keşke yarın söz verseydim! Allah beni kahretsin!"

Nihayet Ceyhun da daha fazla dayanamadı ve benim gibi ani bir öfke patlaması yaşadı.

"Serce! Farkında değil misin? Lan annen içeride sahte hesabıyla izimi sürüyor!"

Sesini alçaltıp bana bir adım yaklaştı. "Kızım sen durumu algılıyor musun? Bu hiç normal değil!"

Sıkıntıyla ellerini saçlarının arasından geçirirken ofluyordu. Çocuk bembeyaz kesilmişti.

"İsmini de bir bakıp çıkacağım yapmış," diye fısıldadı dehşetle. "Ben nasıl bir çetenin eline düştüm ulan?"

"Dur tamam!" dedim çabucak. "Hemen anlatacağım, tamam mı? Bana biraz süre ver. Olaylar göründüğü kadar garip değil Ceyhun."

Göründüğünden daha garip.

Saçlarındaki ellerini yüzüne yapıştırarak aşağı kaydırdı, şimdi suratı sarkmış, ağzı beş karış açık kalmıştı. Çocuk gözlerimin önünde 10 yıl yaşlanmıştı.

"Görünmeyen kısmı da mı var?" diye fısıldadı. Manyağa bağladı desek yanlış bir tanım olmazdı.

"Ceyhun o hesap annemin değil!" diye sözünü kestim telaşla.

Yutkundum, tüm cesaretimi kuşandım, dudaklarım doğruların telaffuzuna yeltenerek aralandı, derin bir nefes verdim.

Çok utanç vericiydi. Lanet olsun, çok da laf mı, hayatımdaki en utanç verici şeylerden biriydi! Ama yapmak zorundaydım.

OPERATÖRE BAĞLANIYORSUNUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin