4

643 47 242
                                    

havaalanında 9'da buluşmak üzere anlaştıkları için evden çıkıp arabasına atlayarak yola koyuldu baekhyun.
fransa'ya ilk kez üniversitenin üçüncü yılının bahar döneminde giden baekhyun, bir gün gittiği bir barda tanıştığı navii ile tanışıp dost olmuştu. navii gittiği barda haftanın üç günü sahne alan bir konservatuvar öğrencisiydi. fransa'da olduğu süre boyunca navii ile sık sık vakit geçirip keyifli bir 7 ayı geride bırakmıştı.
tekrar navii ile görüşmeyi aklının bir kenarına not alarak havaalanının otoparkına arabasını park etti. valizini alarak check-in işlemlerinin yapıldığı alana yürürken chanyeol'u aradı;

"efendim?"

"neredesin, geldin mi chanyeol?"

"evet, geldim check-in alanında bekliyorum. siz yani sen geldin mi?"

"geldim, hemen arkandayım."

telefonu kapattığında chanyeol arkasını döndü.

baekhyun, beyaz tişörtünün üzerine giydiği açık renk kot ceketi ve taktığı güneş gözlükleri ile oldukça havalı görünüyordu, chanyeol için.
chanyeol, düşüncelerinden sıyrılıp selam verdiğinde baekhyun hızlıca check-in işlemlerini halledip biletleri aldı. bekleme alanında otururlarken chanyeol telefonu ile ilgileniyor, baekhyun ise kitap okuyordu.

chanyeol baekhyun'a dönerek,

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

chanyeol baekhyun'a dönerek,

"paris'e mi gideceğiz. sen daha önce gittin mi, ne zaman gitmiştin. yağmur yağıyor mudur. yemekleri gerçekten internette yazdığı kadar kötü mü."

şeklinde ardı arkası kesilmeyen sorularını sıraladığında baekhyun okuduğu sayfayı bitirip kaldığı yere ayracını koyarak kitabı kapattı.

"evet paris'e gidiyoruz. evet paris'e daha önce gittim. üniversite üçüncü sınıftaydım. yağmur bu mevsimde pek sık yağmaz ama havası kapalı olabilir. kalacağımız otel uluslararası olduğu için istediğin her yemeği bulabilirsin, endişelenme. başka sorun var mı"

chanyeol, baekhyun'un sorduğu her soruya tek tek cevap vermesini beklemediği için şaşırarak kafasını yalnızca iki yana salladı. baekhyun onun bu hallerine gülüp saatine baktığında uçağa binme saatlerinin geldiğini görünce çantasını toparlayıp ayaklandı.
yerlerine oturduklarında chayeol'e yolculuk hakkında kısa bir bilgilendirme yaptı.

"10-12 saat kadar sürecek yolculuk. uykun varsa yastık isteyebilirsin. fransa, kore'den 9 saat geride oraya vardığımızda saat farkı seni biraz rahatsız edebilir. otele vardıktan sonra 3 saat kadar dinlenmek için vaktin var. sonra saat 3'te görüşeceğiz benjamin ile. bir sorun olmazsa pazara kadar boşuz, gitmek istediğin yerler varsa liste yap gideriz birlikte."

petrichor | baekyeol - dokaiWhere stories live. Discover now