13. BÖLÜM (FİNAL)

16 0 0
                                    

Akşam saatleriydi. Hazırlıklar tamamdı. Geriye bir tek Birgen'in gelmesi kalmıştı. Doğum günüydü bugün Birgen'in. Pamir'in ölümünden sonraki ilk doğum günü. Mumları yakmayı büyük bir hevesle beklerlerken bir melodi sesi doldurdu salonu. Yabancı numarayı açan Ömer duyduklarıyla gözlerini yumdu yavaşça. Serap'a dönerek döktü gözyaşlarını.

"Hayır!" diye fısıldayabildi Serap sadece.

"Ne olmuş?" dedi Kerem aklına gelen şey olmamasını dileyerek.

"Ölmüş."

Sedat pastayı yakmak için elinde beklettiği çakmağı düşürdü şaşkınca. Birgen'in doğum günü ölüm günü mü olmuştu şimdi?

*****************************

Çantasını sıkı sıkı tutarak oturdu banka Birgen. İçinden günler öncesinden arkadaşları için yazdığı mektubu çıkardı. Etrafına bakındı. Kimse yoktu. Devamında yıllar öncesinden aldığı silahı çıkardı. Pamir'e verdiği iki sözü de tutamayacaktı anlaşılan. Oysa o tutardı sözlerini.

"Bu silahı kullanmayacağım demiştim. Kendime zarar vermeyeceğimi de söylemiştim. Şimdi bu silahla kendime zarar vereceğim kalbim."

Küçük bir gülümsemeyle fısıldadı.

"Güzel bir günmüş ölmek için." 

Elindeki mektubun dışına yazdığı numaraya baktı.

"Çok üzülecekler."

"Diğer türlü de ben çok üzüleceğim ama."

"Diğer tarafta yani eğer varsa... Orada görüşürüz Pamir."

Silahı yavaşça götürdü şakaklarına. Derin bir nefes aldı. Gözlerini yumdu. Tetiğe bastığı anda artık bir şey hissetmesi için çok geçti.

Gözlerini açtı Birgen. Hâlâ aynı bankta oturuyordu. Karşısındaki denize baktı. Sonra o sesi duydu.

"Yalancı seni."

Gülümsedi Birgen.

"Huyum kurusun."

"Bir şey yapmayacağını söylemiştin."

"Senden nefret ettiğimi de söylemiştim."

Pamir sevdiği kadının elini tuttu yavaşça. Birlikte baktılar ufuk çizgisine.

"Bir ay yine iyi dayandım bence."

"Desene burada da ben dayanacağım sana."

"Gideyim istersen."

"Gitme."

"Gitmem."

**********************************

Birgen Feray 25.08.1999 – 25.08.2027

Karşılarındaki iki mezara baktı arkadaş grubu. Bir ay arayla ölmüşlerdi. Kafasını kaldırarak biraz ilerideki çelenge baktı Ömer. Dilderen Feray. Kızının cenazesine gelmeye tenezzül etmeyen kadın. Kızını sonsuzluğa yolcu etmek istemeyen anne.

"Mutlulardır belki de şimdi." dedi Serap yutkunarak.

"Öyleler." dedi Kerem gülümsemeyle.

Sedat, Birgen'in üzerine toprak atılırken sımsıkı tuttuğu zambak ve sardunyalara baktı. Bırakma zamanı gelmişti. Özenle koydu çiçekleri.

"Hoşça kalın."

Ayrılacakları sırada Ömer uzaktaki çelengin yanına gitti. Tek eliyle aldığı çelengi sıkı sıkı tuttu. Burada durmayı hak etmiyordu. Belki bir çöpe atardı. Dört arkadaş ayrıldılar arkadaşlarının yanından. Geri geleceklerdi elbet.

Anılarda, rüyalarda buluşacaklardı.

*****************************************

Dayanamıyorum. Üzülmeyin benim için. Bizim için...

Birlikte olacağız.

Sizlerle anılarda, rüyalarda buluşacağız.

Sizleri seviyorum.

Anılarımıza iyi bakın. Birbirinize iyi bakın.

Elveda. Umarım uzunca bir süre görüşmeyiz.

****************************************

Aradan yıllar geçmiş o dört arkadaş sahilde o bankın çok yakınında piknik yapıyordu. Biliyorlardı yalnız değillerdi. Hemen yanı başlarındaydı Birgen ve Pamir.

Gülüşürlerken Ömer'in gözleri bir yere takıldı. O bankta sevdiği kadına zambak alan adama baktı gülümseyerek. Diğerleri de baktı o genç çifte. Yalnız değillerdi yanlarında sarmaş dolaş olan çift de bakıyordu o gençlere.

  

~SON~

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 29, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ACIWhere stories live. Discover now