Bölüm 18: Gizem

20.6K 769 136
                                    


Mini not: birkaç yorum bırakırsanız beni çok mutlu edersiniz✨

Mini not: birkaç yorum bırakırsanız beni çok mutlu edersiniz✨

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sorular...

Ve asla tatmin etmeyen cevaplar.

Günlerdir bu ikilinin arasına sıkışıp kalmış gibi hissediyordum.

Yeliz'in söylediğine göre o kasayı hacklemişti. Fakat anlam veremediğim şey neden Mahi'ye bu kadar takmıştı?

İlk tanışmalarımızı düşündüm. Hafif erotik konuşmalar, sebebi olmayan ilgiler ve biraz ayıp kaçan fotoğraflar. Özellikle bunu sevgilim var dememe rağmen yapması, olmadığına  bu kadar emin olması ve o sevgilimin Mahi olduğunu düşünerek hareket etmesi.

Evet, sevgilim dediğim kişi Mahi'ydi fakat yine de konuşma tarzı, yaptıkları ve hareketleri bana mantıklı gelmiyordu. Bu kızda bir şeyler olduğunun farkındaydım. Fakat kafamın içerisinde durmadan ertelemekten başka bir şey yapmadım. İnanmak istemedim, Mahi'nin tek arkadaşı olmasına verdim.

Bana durmadan hediyeler alıyor ve bu hediyeleri belli renkler arasından seçmeni istiyordu.

Mesela bu renklerin içerisinde neden siyah ve beyaz yok?

Hadi beyazı Mahi olarak düşündü ve koymadı dersek neden siyahı koymadı?

Çıldırmak üzereyim.

Bunların hiçbirini ona soramıyorum çünkü yine ustaca kurtulacağını biliyorum.

Şu aralar ise ortalıkta yoktu. İşleriyle mi ilgileniyor diyorum fakat takipçilerini dahi habersiz bırakıyordu.

İki haftadır ortalıkta yoktu.

Aklım sürekli ondaydı. Nerede olduğunu bilsem atlayıp gidecektim.

Telefonu hep ulaşılamıyor çalıyordu.

Kafayı yemek üzereyim.

"Bu tasarım bitti. Listeye ekleyebilirsiniz." dedikten sonra elimdeki kalemi masanın üzerine yerleştirip iç tarafları kalem tutmaktan kızarmış parmaklarıma baktım. Yavaz tasarımı alıp ortadan kaybolurken gözlerim öylece boşluğa takılmıştı.

Aniden çalan telefon ile irkilip gözlerimi çalmakta olan ekrana çevirdim.

Arayan Yelizdi.

Bunu görmek beni telaşa sokarken elim ayağım dolaşmış bir şekilde telefonu kulağıma götürüp, sanki saatlerce kolmuşum gibi nefes nefese olan halime göz devirdim.

"Alo?"

"Merhaba." yorgun çıkan sesini duymanın beni bu kadar rahatlatacağını hiç düşünmezdim. İçimde bir yerlerde hep, ya bir daha araöazsa korkusu vardı. Hatta içimden bir ses Mahi ile ilgili bilmediğim çoğu gerçeğe onun sayesinde ulaşabileceğimi söylüyordu. Bu yüzden ılımanlığımı korumaya özen gösteriyordum. Sert ve insanlardan uzak olan kimliğimi ona sergilersem şayet benden uzaklaşacağını biliyorum.

"Allah aşkına haftalardır neredesin sen?"

Bir hıçkırık sesi duydum. "Teyzemi kaybettim."

Oturduğum sandalyeden daha sert gibiydi şimdi bedenim. "Anlamadım?"

Aslında yanlış anlamayı diledim.

"Vefat etti. Seninle konuştuğumuz gün, odasına girdiğimde cesediyle karşılaştım. İntihar etmiş. Nasıl yaptı neden yaptı bilmiyorum ama o telaşla telefonum da paramparça oldu. Açıkçası umrumda dahi olmadı, varlığını birkaç gün önce hatırladım." diyerek tekrar hıçkırdığında ne diyeceğimi bilemedim.

"Başın sağolsun." dedim fısıltıyla.

"Sağol." bir süre ikimizde konuşmadık. Onun ağlayışını ve iç çekişlerini dinledim.

"Onu fazla sevmezdim," diye başladı cümleye; "Çünkü ona çok benziyordum. Benim gibi asiydi. Benimle kavga edebilen tek insandı. Genelde çevremdeki herkes ben konuşmaya başladığımda susardı ama o hiç susmazdı. Sanırım bu yüzden fazla sevmezdim onu. Ama şimdi fark ediyorum da, en çok ona bağlıymış şu acıdan toz tutmuş yüreğim." onu sakince dinledim. Biraz teselli vermeye çalıştım ama teselli im hiçbir ieş yaramadığını en iyi ben bilirim.

O anlattı, ben dinledim.

Ruhu paramparça bir kızın gözyaşlarından kendine mezar yapmasını izledim.

Çünkü elimden bir şey gelmiyordu.

"Adresini versene," dedim aniden aklıma gelen fikirler. "Yanına geleyim."

"Gelsen de seninle ilgilenemem ki, ev dolu." diyerek burnunu çekti.

"Önemli değil, yanında olmak istiyorum."

"Lütfen ısrar etme," dedi bitkin bir şekilde.

"Senden istediğim bir renk seçmen. En azından sana hediye seçerken kafam dağılır."

Elimi saçlarıma atıp karıştırdım. İtiraz etmeyi çok istesem de bir şey demedim.

"Kahverengi, toprağın altına girmiş teyzenin anısına."

***

Hepimiz, illaki birilerini kaybetmişizdir. İlla bu kişilerin fiziksel olarak ölmesi gerekmez. Manevi olarak da mezeda sokmuşuzdur birçok kişiyi. Sizler kimleri mezara koydunuz?

Ne hediyesi gönderelim Baybarsa? Bu sefer siz seçin.

Yıldıza basmayı unutmayın❤️

İnstagram :crktulay
Twitter :crktulay

XI ' Vahşi ' +18Where stories live. Discover now