my baby {drarry}

{4} yüzleşme.

Helloooo guysscıklarım uzatmadan başlayalımmm :)

Hermione kısa süre sonra odaya tekrar girmişti Draco ona bakmıyordu "Bu gecede gözetim altında duracakmışsın yarın taburcu olabilecekmişsin" ve bir sandalyeye oturdu. Sadece kafasını sallamıştı Draco "Sen ne zaman gideceksin?" dedi ve ardından ekledi.

"Yanlış anlama git demiyorum sadece onları çok yalnız bıraktın git bir kontrol et en azından" Herm burukça gülümsedi. "Sen ne olacaksın ?" Draco 'ciddi misin' der gibi baktı "Acaba hastanedeyken Ne gelebilir başıma" Hermione cevap vermedi "Şimdi git yarın gelirsin" dedi.

Herm bunu mantıklı bulmuştu "Tamam şimdi gidiyorum ama yarın erkenden burdayım haberin olsun" Draco gülümsedi Hermione geçmiş olsun dileyip cisimlenmişti...

Hermione cisimlendiğinde soğuk esen rüzgar ona üşüdüğünü hissettirmişti. Biraz yürüdükten sonra ateşin başında oturmuş derin sohbete dalmış arkadaşlarını gördü. Pansy sadece onları dinliyordu kafasını kaldırdığında Hermione'yi gördü "Mione" dediğinde ayağa kalkmıştı Herm "Selam" Diğerleride oraya bakınca Hermione onların yanına oturmuştu "Öldüğünü sandık" dedi Ronald gülümser bir sesle..

Herm gülümsedi "Daha yaşayacaklarım var yaşayacaklarımız o yüzden hiç bir yere gitmeye niyetim yok." Harry güldü "İşte beklediğimiz Hermione" dedi Blaise elini yumruk yaparak havaya kaldırdı "Gryffindora 5 puan" şimdi herkes kahkaha atıyordu.

Onları karanlık günler bekliyordu, zor günler ve bir savaş. Ölecekler mi yoksa yaşayacaklar mı kimse bilmiyordu ama şunu çok iyi biliyorlardı karanlıktan her zaman bir ışık doğar bunu bilerek devam edeceklerdi...

MEE:Çok duygusallaştım Im sorry devam edelimm

Ron "Hakikaten sen neredeydin" diye sordu. Hermione Draco'nun yanında olduğunu söyleyecekti fakat sözünü hatırladı derin bir nefes aldı..

"Bazı şeylerden emin olmak istiyordum" dedi sadece, Harry kaşlarını çattı "Emin oldun mu bari" Hermione gülümsedi "Fazlasıyla".

Akşamın ilerleyen vakitlerinde yemek yemişlerdi şuan onları arama emri yoktu ama her an çıkabilirdi bunun üstüne konuşuldu.Artık herkes yorulmuştu sadece ateşi izleyip ateşin çıkardığı sesleri dinliyorlardı fakat sessizliği çatal boynuzlu dişi geyik patronus bozdu.

"Yanında kim var bilmiyorum ama yollamak zorundaydım hastanede değilim eve geçtim geleceksen tek gel -Draco"

Hermione "Bir rahat duramadın değil mi ?" demişti sinirli sesiyle. Herkes ona şaşkınca bakıyordu Pansy "Sen...onun yanında mıydın?" Hermione Pansye baktı ve kafasını salladı "Evet onun yanındaydım"

Harry kaşlarını kaldı ortamda sessizlik vardı Harry dayanamadı "Neden,neden gittin" Hermione "Dediğim gibi emin ol-" Harry ayağa kalktı "Neyden emin olmak istiyordun? Ölüm yiyen olup olmadığından mı, bize tekrar ihanet edip etmeyeceğinden mi? Neyden?"

Hermione sakindi susuyordu. "Söylesene Hermione. O bize ihanet etti. Karanlık tarafa geçti kendi isteğ-" Hermione "Kapa çeneni" diyebildi sadece. Harry güldü "Neden? Bütün doğruları susmayan konuşan Hermione burda mı susma hakkını kullanıyor?"

Hermione ayağa kalktı "Çünkü burda haklı olduğun.Hiç bir şey yok"... Harry kaşlarını çattı "Ne?"... "O yüzden çeneni kapa"

Hermione hızla arkasını dönüp çadıra girdi. Bağırmak istiyordu ama bağıramıyordu 'O hamile senin çocuğunu taşıyor.Aptal' demek istiyordu ama diyemiyordu sandalyeye bir tekme attı ve yatağa attı kendini...

Harry şaşkındı bir şey ima ettiği çok belliydi ama ne dediğini anlayamamıştı Ron "Harry bu Hermione bizim Hermione o ne yapacağını bilir" Harry kafa karışıklığıyla kafasını salladı "Umarım doğru şeyler yapıyordur" dedi ve ayağa kalktı "Ben biraz dolaşıcam sizde uyuyun yoruldunuz" Ron "Dikkat et" dedi. Harry uzaklaşırken Ron,Pansy ve Blaise çadıra giriyordu...