SOKAĞIMIN YABANCISI

ꕤ B İ R ꕤ

Sevgiyle kalın.

|oy vermeyi unutmayın|

Genç kadın topuklusuna rağmen hızlı adımlarla kendini dışarıya attı. Esen rüzgar tüylerini diken diken ederken adımlarını otoparka yöneltti. "Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor. Sinyal sesinden sonra-" defalarca duyduğu cümleyi yarıda kesip aramayı sonlandırdı.

"Seni öldüreceğim Ferit! Seni elimden kimse alamayacak! Pipini keseceğim!" Ömür hızlı adımlarla Ferit'le buluşmak için sözleştikleri yere yürürken bir yandan aramaya devam ediyordu. "Allahım nolur yarım et. Yoksa annem beni bu yarım dünyayla evlendirecek. Hem söz, daha iyi bir insan olacağım."

Kendi kendine konuşurken duyduğu korna sesi ve üzerine gelen ışıkla birlikte durdu. Evet, durdu. Normalde çığlık atıp kaçması gerekirken durdu. Evlilikte onun için tam böyle bir şeydi; üzerine son sürat gelen arabanın önünde durmak.

Bir kaç santim ötesinde duran buram buram para kokan siyah arabaya bakarken telefonu elinden düşmüştü. Korkudan değildi, ağzının suyu akarken elinden kaymıştı. Abisinden hep böyle bir araba istemiş onun yerine pembe-beyaz küçük bir vosvosla karşılaşmıştı.

"Hanımefendi iyi misiniz?" Araçtan inip yanına gelen adama bakmadı bile.

"Mükemmelim! Bugünün tarihini alalım her yıl kutlarız!" Sinirle eğilip telefonunu aldı. Zaten kırık olan ekranı iyice kırılmıştı. Bugün şansız günüydü. Büzülen dudağıyla İbrahim Tatlıses moduna geçti. "Bak şerefsiz evladıyım ağlamamam için kendimi zor tutuyorum."

"Şok mu geçiriyorsunuz?" Diye sordu adam söylediklerine anlam veremeyerek. Oysa bu Ömür'ün normal haliydi. "Telefonunuzun parasını ödeyebilirim."

Ömür duyduğu şeyle gözlerini büyüttü. Evet! Aradığı şan ayağına gelmişti. "Allahım sesimi duydun şükürler olsun." Yanındaki adama dönüp elini omzuna koyduğumda şirin olduğunu düşünerek gülümsedi. "Yardım etmek istiyorsan daha iyi bir fikrim var."

Adam çapkınca güldü. "Bu gece doluyum ama başka sefer."

"Boş boş konuşma ya." Ömür ne dediğini anladığında elini adamdan çekti. "Tipim değilsin maalesef ben esmer severim."

"Reddedildiğiniz için bu kadar kabalaşmayın lütfen."

"Aç tavuk kendini buğday ambarında sanırmış." Diye geveledi Ömür ağzında.

"Anlamadım?"

"Diyorum ki teklifim bu değil. Asla da öyle bir şey telif etmem. Yani size." Adam afalladığında devam etti. "Bak senin zeka seviyene göre anlatacağım. Küçük bir anlaşma yapacağız. Yarım saatliğine sevgilim olursan bende senden şikayetçi olmam."

Adamın yüzüne sapkınca bir gülümseme yerleşti. Elini Ömür'ün beline atıp kendini çekti. "İstersen sonsuza kadar olalım güzelim."

Ömür ani hareketle adamın kolunu büküp yüz üstü arabaya yasladı. "Bana bak senin o küçük pipini keser kurda kuşa yem ederim." Bu pipi kesme fantezisini Ferit üzerinde de kurmuştu. "Acaba ben içten içe erkeklere karşı bir kin mi besliyorum?" Diye düşündü sesli şekilde.

"Tamam abla özür dilerim bırak beni." Adamın sözleriyle Ömür düşüncelerinden sıyrılıp adamı bıraktı. Adam korkuyla arabasına dönerken Ömür bir tekme savurdu. Adam gaza basıp gözden kaybolurken Ömür'ün yüzü düştü. "Hay şansıma ya!"

Ömür son kez arkadaşını arayıp cevap bulamayınca adımlarını restorana yöneltti. Kapısına geldiğinde omuzlarını geriye atıp duruşunu dikleştirdi. "Ben Haşmet Façalı'nın kızıyım! Bir yalan bulabilirim. Olmadı bayılırım zaten." Kendi kendine gaz verip içeri girdi. Annesinin el sallamasıyla masaya doğru yürüdü.