~Karşılaşma~

149 81 2
                                    

   Sanki biri kafatasımı açıp beynimi paramparça ediyordu.Başım ağrıdan çatlamak üzeriydi. Gözlerimi hâlâ açamıyordum.Sahi en son ne olmuştu bana?Ahh!Önümdeki arabaya çarpmıştım. Katil olmamışımdır !İnşallah. Gözlerim açılmamak için keşke bu kadar direnmeseler.Bir dakika ben Bergin'in yanına gidiyordum.Acaba ben gelmeyince ne yaptı? Kesin çok merak etmiştir.Umarım ona haber vermemişlerdir.

  ( Üç saat sonra)

  Bergin'in "Abla" demesiyle yavaş yavaş gözlerimi aralamayı başarmıştım.Ta ki başımda dikilen doktoru görüp irkilene kadar gözlerimi açık tutabilmiştim.

   Doktorun "Nasıl hissediyorsunuz ?" sorusuna başımı aşağı yukarı sallayarak cevap vermeye çalışmıştım.

  Doktor"Trafik kazası geçirdiniz.Başınızı çarpmışsınız ama çarptığınız kişi sizi hemen hastaneye getirdi.Biz de gerekli müdahaleyi yaptık.Birkaç gün başınız ağrıyabilir. Onun dışında bir kere de pansumanı değiştirmeye gelirseniz bir hafta sonra hiçbir şeyiniz kalmaz.Bir hafta dinlenmeniz gerekiyor.Raporunuzu çıkış işlemlerini yaparken alırsınız.  Ayrıca bu geceyi burada geçireceksiniz. Tekrardan geçmiş olsun." diyerek odadan çıkmıştı.Onu anladığıma emin değilim.

   Bergin'in yanıma gelip elimi tutarak "Abla nasılsın?"demesi dikkatimi tamamen ona vermemi sağlamıştı.

  Sesi titremişti.Küçükken hep korktuğunda sesi titrerdi.Yine korkmuştu.Galiba ağlamıştı da gözleri şiş ve kırmızıydı.

"Sen ağladın mı?"dememle başını iki yana sallayarak "Ne ağlaması canım,gözüme toz kaçtı.Hem sen iyi misin abla?"Abla derken sesi yine titremişti.

"İyiyim ben.Senin nasıl haberin oldu ?"

   Köşeden tanımadığım bir erkek sesi "Sizi arıyordu ,telefonunuzu açıp haber verdim." 1.90 boyunda sarışın , mavi gözlü , hemen hemen Bergin'le yaşıt bu adam da kimdi ?

"Siz mi haber verdiniz ?Siz kimsiniz?"

   Yüzünde kibirli bir gülüşle  "Kırmızı ışıkta dururken bana çarpmıştınız. Ben arabandan inince siz baygındınız ve kafanız kanıyordu.Ben de sizi hastaneye getirdim."Bergin'e yandan bir bakış atarak"Telefonuz çalıyordu ben de açtım.Kardeşinize durumu anlattım."

   Şu an keşke yerin dibine girebilseydim.Utancımdan yanaklarım ısınmaya ve kızarmaya başlamıştı.

"Teşekkür ederim"diye mırıldanmıştım.

 Egoist bir şekilde "Siz iyiyseniz  araba önemli değil."

   Egoist ve züppe insanlardan nefret ediyorum.Sakin olmalıyım sonuçta ben suçluyum.Kırmızı ışıkta duran arabaya nasıl çarptım ya!Şu an kendimi fırçalamayı sonra ertelesem iyi olur.

"Arabaya verdiğim hasarı hastaneden çıkınca size öderim.Yarın halletmiş olurum."sesim bu sefer daha netti.

"Tamam öyle yaparsınız."

  Göz devirmesiyle Bergin kendini tutamamıştı. "Kardeşim sen hala niye buradasın?"Bergin ve fevriliği odaya hoş geldiniz.

"Kardeşim değil , Aras! Ablanızın uyanmasını bekliyordum , kardeşim."Son kardeşimi alaylı bir şekilde demişti.Ve bu Bergin'i daha çok sinirlendirdiğine eminim.

"Ablam uyandı şimdi gidebilirsin Aras... Bey"Araya girmem gerekiyor ama ne diyeceğimi bilmediğim için susmayı tercih ediyordum.Bergin tam bir şey diyecekti ki kapı açılmıştı.

  Çok şükür Atıf gelmişti.Yüksek olasılıkla Bergin haber vermiştir. Atıf'ın Helen diye bağırıp "İyi misin ?"demesiyle tüm dikkatler onun üzerine dönmüştü.Atıf ve endişesi siz de hoş geldiniz.

Adalet'in ÇakrasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin