29-Happy Birthday to You Taehyung

4.4K 558 230
                                    

29-İyiki Doğdun Taehyung

Güney İttifakı
Alfanın evi

Eve döneli yarım saat kadar olmuştu. Taehyung çalışma odasında Jeongguk'un işlerini yaparak kafasını dağıtmaya çalışırken hizmetlilerden biri içeri girmiş ve onu kahvaltıya çağırmıştı.

Taehyung son belgeye de Jeon mührünü basıp imzasını attıktan sonra koltuktan kalkıp sırtını esnetti. Geldiğinde saat altıyı yirmi geçiyordu. Kendini direkt bu odaya atmış, ne kadar iş varsa masaya yığıp sırayla incelemeye başlamıştı. Kahvaltı hazırlandığına göre saat yediyi kırk geçiyor olmalıydı. Kahvaltı hep aynı saatte yenirdi.

Çalışma odasından çıkıp kapıyı ardından çekti. Uzun, ince koridoru geçip salona girdi. Kahvaltı iki kişilik hazırlanmıştı. Ancak Jeongguk veya Noeul ortalarda yoktu. Bu sebeple birkaç gündür sürekli oturduğu yere, Jeongguk'un koltuğuna oturdu.

"Bu kimin için?" diye sordu kendi tarafından duran tabağı işaret ederek.

"Sizin için efendim," dedi çayı dolduran hizmetli. "Delta Jeon bu sabah kahvaltıya ineceğini söyledi."

Taehyung Jeongguk'un ne zaman uyandığını soracaktı ki arkasından gelen ses onun ağzını kapatmasına sebep oldu.

"Neredeydin?"

Jeongguk eski rengine hafiften kavuşmuş yüzü, artık dik durabilen bedeniyle masaya yaklaşıp Taehyung'un yanında durdu. Omega onun yerinde oturmak isteyeceğini düşünerek sandalyeden kalkmak için hareketlendi. Delta ise Taehyung'un sandalyesini çekip oturdu ve omeganın davranışını görmezden gelerek fincanı eline aldı. Çayından bir yudum aldıktan sonra hala ayakta duran Taehyung'a karşı hafifçe gülümsedi.

"Otursana, kahvaltı yapalım."

Taehyung kalktığı yere geri oturdu. Deltadan çekiniyordu, sebebini anlamadığı bir şekilde. Uzaklaşmış gibiydi ondan. Sanki araya yıllar ve mesafeler girmişti. Artık bir yabancıya dönüşmüştü en büyük aşkı.

"Neredeydin?" diye tekrarladı delta. Sesi yumuşak çıkıyordu ve gülümsüyordu. Hesap sormaktan çok merak ediyor gibiydi. Biraz da Taehyung'un sessizliğini kırmak ve ayrı kaldığı eşiyle ufak da olsa sohbet etmekti amacı.

"İşim," dedi Taehyung. Ancak sesi bozuk çıkmıştı. Bu sebeple boğazını temizledi. "İşim vardı." diye tamamladı cümlesini.

"Nasıl bir işmiş o?" diye sordu delta bozuntuya vermemeye çalışarak. Omeganın soğuk tavrı yüzünden kırılmış gibiydi. Bir şeyleri düzeltmeye çalışırken Taehyung'un bu davranışı hevesini de kırmıştı hafiften.

"Jeongguk," dedi Taehyung, ciddi bir sesle. "Bir şeyleri çözmeye çalışıyorum ve gerçekten kafam çok bulanık. Bu yüzden ben en azından biraz ilerleme kaydedene kadar bazı şeyleri bilmezsen daha iyi olacak. Hem senin için hem benim için."

Delta yutkundu seslice. Duyguları sağlam olsa da konu Taehyung olunca hassaslaştığını fark etmişti. Kurdu da kendisi de ona karşı bir omega kadar yumuşaktı. Bu sebeple Taehyung'un tavırları, cümleleri onu gerçekten kırmıştı. Yine de gülümsemeye çalıştı.

"Annem ve Noeul nerede?" diye sordu, konuyu değiştirmek adına.

Bu soru Taehyung'un ellerinin soğumasına sebep oldu. Bir anda tüm kanı çekilmiş gibiydi. Ne diyeceğini, nasıl açıklayacağını bilmiyordu. Bu anın geleceğinin farkındaydı ama hiç hazırlık yapmamıştı. Gerçekleri söylemeli miydi yoksa saklayabildiği kadar saklamalı mıydı, bilmiyordu. Kendini bir çıkmazda hissediyordu.

Omega of the SouthWhere stories live. Discover now