13-Camp

9.4K 830 211
                                    

13-Kamp

Güney İttifakı
Park Klan Bölgesi
(Mühür töreninden bir gün önce)

"Neden sabah erkenden mühürlenmek öğleden sonra da gitmek zorundasınız ki?" diye sızlandı omega.

"Taehyung, Yoongi burada gereğinden fazla kaldı. Normalde nişanımızdan üç gün sonra mühürlenip gidecektik ama bir de sizin nişanınızı bekledik. Daha fazla kalamayız. Onun da bir ittifakı var." Dudaklarını büzerek somurttu Taehyung.

"Noeul'ü de götürüyorsunuz. Tek kalacağım burada."

"Abim var. Hem yalnız geçireceğiniz bir haftanız olacak." Omuz silkti omega.

"Taehyung, iki gündür yalvarıyor sana. Artık affet ve yalnız geçireceğiniz bir haftanın tadını çıkarmaya bak." dedi Jimin.

"Sonunda affedeceğim zaten."

"Çok geç kalma."

"Kıyafetlerin çok yakıştı." diyerek konuyu değiştirdi omega.

Tekrar beyaz giyinmişti Jimin. Bu sefer biraz daha gelenekseldi. Bir hanbok giymişti. Kolları Jimin'in dizlerine gelecek kadar uzundu. Kollarında, bluzunda ve yakasında altın işlemeler vardı. Alfa, Jimin için diktirmişti.

Pencereden gelen sesle üçlünün bakışları pencereyi buldu.

"Bu da ne?" diye sordu kendi kendine yatakta sırt üstü uzanan Taehyung. Merakla yerinde dikleşti. Pencereye döndü bakışları. Güneş batmaya başladığından odaya hafif bir turunculuk veriyordu. Yataktan kalkıp pencereye ilerledi. Camı açtığında aşağıda dikilen deltayı gördü.

"Taehyung," diye bağırdı delta. "Aşağı gelir misin?"

"Abim mi?" diye sordu Noeul. Cama yaklaştı. Omeganın omzunun üstünden aşağı baktı. Taehyung'a parlayan gözlerle bakan abisine karşı gülümsedi. Omeganın omzuna dokundu.

"Hadi git ve barışın." dedi sakince.

"Emin misin?" dedi Taehyung affetmek istediğini belli eden bir sesle.

"Daha fazla uzatmanın anlamı yok." Hafifçe kafasını sallayarak betayı onayladı omega.

"Geliyorum." dedi deltaya cevaben.

"Nasıl görünüyorum? Kokuyor muyum?" diye sordu pencerenin önünden çekilip tişörtünü koklarken.

"Güzel görünüyorsun ve kokmuyorsun. Şimdi git." dedi beta gülerek. Elleriyle saçlarını birkaç kez tarayıp odadan çıktı omega. Jimin de gülümsedi acele adımlarla odayı terk eden omegaya karşı.

Heyecanlanmıştı Taehyung. Kendini sakinleştirmek adına birkaç nefes alıp verdi. Merdivenleri hızla indi. Salonda oturan Bayan Park ve Bayan Jeon'a görünmeden evden çıktı. Etrafta gözlerini gezdirdi deltayı bulmak adına.

"Gel benimle." diyerek aniden ortaya çıkan ve Taehyung'un bileğini tutup çekiştirerek onu peşinde sürükleyen deltayla şaşıramamıştı bile.

"Nereye gidiyoruz?"

"Göreceksin." diyerek adımlarını yavaşlatmadan ilerlemeye devam etti delta. Jiminlerin evini, arkasındaki ormana bağlayan tahta kapıya ilerliyorlardı.

"Orası Parkların ormanı değil mi? Park ailesi dışında girmek yasak." Delta Taehyung'a 'Ciddi misin?' dercesine bir yüz ifadesiyle baktı.

"Omegam, ben Güney'in lideriyim. Lider olmasaydım bile burası teyzemlerin evi ve ben de Park kanı taşıyorum." Dilini ısırdı Taehyung. O da neden böyle saçma bir şey söylediğini bilmiyordu. Sessiz kalarak deltayı takip etti. Ormanın içinde ilerlediler. Sonunda ağaçsız bir açıklığa çıktıklarında durdular.

Omega of the SouthWhere stories live. Discover now