Angels Like You // Baji X OC

Tattoo

Eylül 2004:

Bir kaç gün önce:

Bishamon: Baksanıza...

Dedi sessizce. Yanındaki çocuklar ellerindeki çubukları bırakıp ona döndüklerinde dikkatin üzerine yoğunlaştığını anlamıştı.

Bishamon: Toman'da neredeyse herkesin saçı ya boyalı ya da dövmesi falan var... Yani bilirsiniz, hepiniz havalı duruyorsunuz.

Aklından geçen şey aslında uzun zamandır yapmak istemesine rağmen cesareti olmayan bir şeydi. Saçlarını boyamak, kulaklarını deldirmek ve bir dövme yaptırmak.

En çok istediği şeyler bunlardı aslında. Bunlarla birlikte dışarıya daha sert bir görünüm verebilirdi tıpkı Hanma'da olduğu gibi.

Öyle birisi ile dövüşecekse, Baji kadar kıdemli birini koruyacaksa ve Ebisu'ya bakacaksa güçlü olması gerektiğine inanıyordu kendince.

Bu boş inancın arkasında ise kocaman bir umut yatıyordu.

Chifuyu: E... Şey, teşekkürler.

Baji: Biliyoruz, harikayız!

Bishamon, çocuğun dedikleri ile kendi kendine hafifçe kıkırdadı ve yeniden konuşmaya devam etti.

Bishamon: Diyorum ki, ben de mi bir şeyler yapsam?

Baji bir anda duydukları ile ona doğru baktı ve gözlerini kıstı. Düşününce... Bakışları ona birini hatırlatıyordu. Şuan, yanında olmayan birini.

Baji: Saçlarının arasına sarı attırsana.

Deyiverdi bir anda. Gözleri hala Bishamon'un üzerindeydi. Kız, bir anda dedikleri ile şaşırsa da o konuşmaya devam etti inatla.

Eğer yanında, ona benzeyen biri olursa belki unutabilirdi. Ya da, en azından acısı dinebilirdi. Kendi kendine düşündüğü bunlardı.

Baji: Boynuna da bir dövme yatırdın mı çok iyi olur.

Chifuyu olduğu yerden tek kelime etmeden ikisini dinliyordu. Hoş, Bishamon da pek konuşamıyordu Baji sayesinde. Bir anda Baji'nin gözlerinin önünde Kazutora'nın onu ziyaret ettiği son hali belirdi.

Sadece bir anlığına olan bu olayla Baji, bir anda ne yaptığını anladı ve kendine geldi. Neler diyordu ki? Kalkıp da sevdiği kızda bambaşka birini arıyordu. Tam söylediklerinin bir şaka olduğunu söyleyip herşeyi geri alacaktı ki, çoktan iş işten geçmişti.

Baji: Aslında şey-

Ama Bishamon, suratında kocaman gülümsemesi ile karşısında duruyordu. O, çoktan bu fikri kabullenmişti... Baji'yi mutlu etmek, hatta istediğini yapma fikri içine işlemişti nedense.

Bishamon: Olur!

/ ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ / ~ /

Kulaklarında kulaklıkları, elinde bir dal sigara yürüyor. Diğer eli ise cebinde. Her adım attığında cebindeki sigara paketi ve yanındaki çakmak kendini daha da hissettiriyor. Yanındaki yoldan paso arabalar geçiyor...