46

5.3K 282 220
                                    

Söylediği cümleyle donakalırken kalbimin ritmi zirveye çıkmıştı.

"S-sen hatırladın mı?" Dediğimde üzerimdeki baskısını azaltıp gözlerimin içine baktı.

"Hatırlamadım. Yüzde ikilik ihtimal siksen beni bulamaz."

"Ama az önce söylediğin..."

"Az önce seni tehdit ettim. Çocuğunu alırım dedim. Buna rağmen kucağıma oturmanda bir sebebin olması gerekmez mi?"

"İyi de bu anının böyle olmadığını nereden biliyorsun?"

"Hafızam yerindeyken benimle hastanede seks mi yapıyordun?" Alayla bunu söylerken kalkmaya yeltendim fakat engel oldu. Üzerimdeki baskısı yine artarken durdurmak için göğsüne dokundum.

"Eğer bu amaç için senin kucağına oturduğumu biliyorsan neden hala üzerimdesin?" Belimden sıkıca tutup beni geri kucağına aldı. Koltuğa oturup kolunu iki yana attı.

"Devam etmeni istiyorum çünkü." Şaşkınlıkla ona bakarken daha bir şey bile yapmamış olmam garip hissettiriyordu.

"Benden nefret ediyordun."

"Hala nefret ediyorum." Dediğinde üzerinden kalkmaya yeltendim. Kollarını belime sarıp kendini bana bastırdığında inlememek için zor durdum. Her adımda sanki daha çok hissediyordum.

"Şu geldiğim hale bak." Kafasını koltuğun başına yaslarken elleri kalçamı buldu. Öyle bir sıkmıştı ki sesimin çıkacağını fark edip eliyle ağzımı kapattı. Boynumda dudaklarıyla gezintiye çıkarken diğer eli pantolonumdan içeriye girdi.

"Bunu yapma." Eli yüzünden boğuk çıkan sesim boynumu daha çok talan etmesine neden olmuştu.

"Yalvar bana. Seni doruklara çıkarayım." Altımdaki eli rahat durmazken boğuk bir inleme daha çıktı dudaklarımdan.

"Yalvar." Elleri bir anda çekilirken nefes nefese kaldım. Çok kötü bir haldeydim. Şu an nerede olduğum umrumda olacak durumda değildi.

"Siktir oradan." Söylediğim şeyle gülümsedi. Altımdaki eliyle öyle bir şey yapmıştı ki inlememek için dudaklarına yapıştım. Karşılık vermiyordu. Dudaklarından ayrılıp kendimi omzuna bıraktım.

"Bunu yapmayacağım."

"Bunu diyecek irade olması şaşırtmadı." Yaşadığım istek düşündüğü gibi değildi. Bu iki senelik bir özlemdi.

O Alpay bile olsa şu an senin tanıdığın Alpay değil.

Beynimde dönen düşünceler bir anda boşluğa düşmeme neden olmuştu. O Alpay'dı fakat benim tanıdığım Alpay değildi. Bunu yapmam doğru değildi. Hemde hiç. Ani bir hareketle üzerinden kalkıp üstümü düzelttim.

"Git buradan."

"Az önce gayet memnun gibiydin." Keyifle suratıma bakıyordu. Alpay bile olsa karakteri hafıza kaybından dolayı tamamen değişmişti. Hata etmiştim. Hemde çok büyük bir hata.

"Git." Yüksek çıkmasını beklediğim sesim alçak çıkmıştı. Gözleriyle kısaca beni süzüp yüzüme baktı.

"Hafızam geri gelmeyecek. Boş ümitler bağlamayı bırak." Dediğinde derin bir nefes verdim.

"Artık Alpay olmayacağım Tutku. Bunu o kalın kafana sok. Belki de beni hala ölü olarak bilmelisin. Sen kendi yoluna git ben kendi yoluma. Ben Barlas olarak kalayım sense şu iki sene içerisindeki hayatına devam et." İsteği yüreğimde sızı yaratırken yaşadığım acıyı anlayamaması daha çok canımı yakıyordu.

DUYGUNUN ÖTESİNDE +18Where stories live. Discover now