"Umut'a mesaj attın mı?" Koray'ın dediğine gülüp telefonu ona uzattım.

"Bu işi senin yapman daha iyi olur." Elimden telefonu alıp yazmaya başladı.

"Bu götverene yazmak hiç içimden gelmiyor. Ama senin inadını kıramayacağımı da biliyorum. O yüzden ne desem boş."

"Yavaş yavaş ikimiz de birbirimizi anlamaya başladığımıza göre sıkıntı yok." Gülümseyip telefonu bana uzattı.

Akşam saat 19.00'da seni bekliyor olacağım.

"Fazla erotik bir yazı olmuş. Sanki beni otele götürmesini istiyormuşum gibi yazmışsın."

"Hayal gücün fazla geniş. Çok fazla." Dediğinde ayağa kalkıp taklit etmeye başladım.

"Akşam saat yedide beni yatağına al. Seni bekliyor olacağım Umut Toksöz." Kahkaha atmasıyla bende atmaya başladım.

"Bu konuda fazla iyisin."

"Ne yapalım huyum kurusun." Geri koltuğa oturduktan sonra telefonuma gelen bildirim sesiyle Koray'a baktım.

"Hızlı çıktı." Telefona bakıp ekrandaki mesaja baktım.

Tamamdır güzellik.

"Tamamdır güzellik yazmış. Kesin otele gidiyoruz." Yine gülmeye başlayınca o da güldü.

"Akşam baya eğlenceli olacak gibi." Dediğinde sen ciddi misin bakışı attım.

"Baya eğlenceli olacak. Yavşağın biriyle tek başıma kalmak hayat felsefem çünkü."

"Senin için demedim kızım. Ben benim için dedim. Uzun süredir zengin şeyleri yemiyorum."

"Oraya yemek yemeğe gittiğine inanamıyorum." Yok ya. Gerçekten psikopatların arasında hayatımı geçiriyordum. Dayanılacak gibi değildi.

Hayır sanki sen çok normalsin de.

O da doğru. Aynı kandan olmamızdan kaynaklı olsa gerek.

...

Haluk yine elbiseyi göndermişti. Üzerime giyip kendimce bir makyaj yaptım. Odadan çıkıp kendimi koridordaki aynadan süzdüm. Her şey güzeldi fakat gözlerim mutsuz gözüküyordu.

Çünkü mutsuzsun.

Kötü değildi ama çokta mükemmel değildi.
Merdivenlerden aşağı inip yavşak Umut'u beklemeye başladım. Nihat gibi bir adamdan böyle bir çocuğun çıkacağına kim inanırdı ki? Nihat asil görünüyordu. Evet Umut'ta öyle görünüyordu hatta yakışıklı biriydi. Fakat şerefsizin önde gideniydi. Babasının da ondan yana kalır biri olacağına karşı inancım yoktu. Ne de olsa Haluk'la anlaşmaya varan her insanoğlu gözümde piçin önde gideniydi.

Kapının önündeyim. Seni bekliyorum.

Mesajı görünce Beyza'ya el sallayıp evden çıktım. Korumalar bana kısa bir bakış atıp geri çekildi. Bahçenin kapısına vardığımda Umut takım elbisesiyle karşımda duruyordu.

"Çok güzel olmuşsun."

Ya ne demezsin.

"Teşekkür ederim. Sende çok yakışıklı olmuşsun." Elini bana uzatınca gülümseyip tuttum. Arabanın kapısını açarak beni içeri nazikçe geçirdi. Kendisi de bindikten sonra arabayı çalıştırıp organizasyonun olduğu yere doğru sürmeye başladı.

"Böyle güzel bir kadınla yemeğe gitmek benim için bir şereftir." Güldüm.

"İltifatınız için teşekkür ederim. Benim için de şereftir." Ne şeref ama. Seni şurada hadım etmek için nelerimi vermezdim.

DUYGUNUN ÖTESİNDE +18Where stories live. Discover now