"Neden Geldin?"

103 10 165
                                    


🍀🍀🍀

"Neden geldin?"

"Asıl benim sana sormam gerek." Bir yandan da dokunduğum yer acıdığında inleyerek elini kafasına götürüyordu. "Sen neden buradasın?"

"İlk ben sordum. Cevapla."

"Ben aslında buraya sana sormak için gelmiştim. O yüzden ilk ben sordum sayılır."

"Ama sayılmadı. O yüzden ben sordum." Kafasına yara bandını yapıştırırken tekrar elini kafasına götürmeye çalıştı. "Çok fazla elleme. Mikrop kapmasın."

Kafasının arkasını son bir kere kontrol ettim daha sonra üfleye püfleye bana doğru döndü. Benim dediğimi yapmayarak kafasını tutmaya devam etti.

"İnsan bir sorar değil mi? Kimsiniz? Neden geldiniz? Kime bakmıştınız? diye."

"Bu aralar mahallede hırsız var diyorlar." dedi Hyun Won karşımızdaki sandalyede otururken. "O yüzden korktuk."

Jungkook, ona öldürücü bir bakış atıp arkasına yaslandı ve kafasını dinlendirmeye çalıştı ama kafasını koltuğun arka tarafına koyduğu an acıdığını hissederek hızlıca geri kaldırdı yüzünü buruşturarak.

"O zaman... Ben gideyim Moira. Sana iyi geceler."

Hyun Won ayağa kalktığında ben de onu uğurlamak için kalktım. Jungkook'un hâlâ bizi süzdüğünü hissedebiliyordum. Bu evde ilk defa bu kadar gergin bir ortam esiyordu.

"Bir sorun olursa ararsın." dedi kapıdan çıkmadan önce Hyun Won.

"Tamamdır. Teşekkür ederim." Son bir kez Hyun Won'un arkasından el sallayıp kapıyı kapattığımda Jungkook'un keskin bakışlarıyla karşılaştım. Zaten böyle bir manzarayı görmeyi bekliyordum.

"Ne gibi bir sorun olabilir ki?"

"Anlamadım? Bir şey mi dedin?"

"Diyorum ki, ben buradayken nasıl bir sorun olabilir?"

"Birçok sorun olabilir biliyor musun? O yüzden hiç karışma istersen."

Pansuman yaptığım pamukları ve etrafı toplarken Jungkook her hareketimi boş bir surat ifadesiyle inceliyordu. Memnuniyetsiz teyzeleri andırıyordu bu suratı.

"Neden geldin?" dedim tekrar onunla göz teması kurmadan.

"Özür dilemek için."

"Özür dilemeni gerektirecek bir şey yoktu Jungkook."

"Emin misin? Buraya kaçarak bana kırgın olduğunu gösterdin zaten yeterince."

"Ben buraya kaçmadım. İsteyerek geldim. Tatil yapmak için, dinlenmek için."

"Yalancı..."

Sessizce söylediğini zannettiği şeyi duyarak daha da sinirlenmiştim. Yanına oturarak daha sakin bir şekilde anlatmaya çalıştım.

"Bak Jungkook... Ben sadece dinlenmeye geldim. Böyle bir yerde yaşadığım için de çok mutluyum. Olan olayların hiçbiri de umrumda değil."

"Mutlusun... Öyle mi?" dedi gözlerini kısarak bana bakarken. "Mutlu?"

"Evet."

"Senin haricinde hiç kimse mutlu değil ama Moira. Buna ne diyeceksin peki?"

Aramızda ciddi bir konuşmanın geçeceğini biliyordum hatta hissediyordum da ama bu söylediği cümle kalbimi acıtmaya yetmişti. Benden başka hiç kimse mutlu değildi. Az önce bana yalancı dediği için kızıyordum ama ben de mutlu değildim ki. Öyle davranmak zorundaydım. Başka türlü bazı şeylerin üstesinden gelemezdim. Başka bir yolum yoktu.

Senin Sayende 2 // BTS ✅tamamlandı✅Where stories live. Discover now