*
cuma
16.49mecnun: keşke söyleseydin
görüldü (16.50)
buğra: çok üzgünüm
buğra: mecnun cidden çok üzgünüm
görüldü (16.51)
buğra: hâlâ fakültede değilsin değil mi
mecnun: değilim
buğra: çok üzgünüm
mecnun: sorun değil
buğra: çok bekledin mi
mecnun: hayır
buğra: gerçekten çok üzgünüm
görüldü (16.52)
buğra: işim çıkmıştı
buğra: işim çıkmasa çok ciddiyim gelirdim
mecnun: buğra benimle buluşmak istemediğini biliyorum
mecnun: istemiyorum demen de yeterliydi
mecnun: hiç değilse belki yanlış düşünüyorumdur diye bir buçuk saat beklemezdim fakülte önünde
buğra: seninle buluşmak istiyorum
mecnun: tamam abi sal
buğra: çok özür dilerim
buğra: akşam falan müsaitsen belki¿
mecnun: kanka gönlümü almak zorunda değilsin
mecnun: alındığım ya da kırıldığım bir konu yok
mecnun: şu soğukta keriz gibi beklemek beni yordu sadece
buğra: söz telafi edeceğim
mecnun: sal
görüldü (17.00)
buğra: evde misin peki
mecnun: evdeyim
buğra: gelsem şimdi
görüldü (17.01)
buğra: lütfen
buğra: hem daha fazla konuşuruz
buğra: olmaz mı
buğra: lütfen mecnun
görüldü (17.02)
buğra: lütfen
mecnun: tamam buğra
mecnun: gel
mecnun: tamam
buğra: bir saat içinde sizde olurum ev müsaitse
mecnun: dışarı da çıkabiliriz sorun değil
buğra: nasıl iyi olur senin için
mecnun: yani
mecnun: dışarıda beklemek pek hoşuma gitmiyor
mecnun: evde bekleyeyim
buğra: bekletmeyeceğim
buğra: söz veriyorum
görüldü (17.03)
*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rideau
Short Storybirkaç saniye öylece buğra'yı izledi. mecnun, buğra'nın düşündüğü kadar basit biri değildi. belki de ikisi de birbirlerini en başında yanlış tanımışlardı. mecnun, çantasını daha sıkı tuttu; yedi yılını boşa geçirmiş olma ihtimali onu korkuttu. "ben...