günahkâr aşık,, berk + aybike

on milyon kurşun girdi sanki göğsüme

++

O rezalet günün ardından tam bir hafta geçmişti. Fakat Berk bir hafta boyunca okula gelmemişti.

Çok endişeleniyordum ama bende numarası falan da yoktu. Zaten sosyal medya da kullanmıyordu. Bir haftadır nerede merak ediyordum.

Cumartesi ve Pazar'ı evde ders çalışarak ve Berk'i düşünerek geçirmiştim. Ayrıca kendimi çok bitkin hissediyordum. Kesin kilo vermiştim.

Hava kararmaya başlayınca oturduğum banktan kalkıp adımlarımı eve doğru ilerlerttim.

Çalıştığım yarı zamanlı işimden dönmüştüm. Yavaşça yürümeye ve şehrin gürültüsünü dinlemeye başladım.

O sırada aklıma gelen fikirle suratıma muzip bir gülümseme yayıldı. Hemen okula doğru koşmaya başladım.

Okul daha kapanmamıştır diye düşündüm. Çünkü okulun arka cephesinde inşaat işçileri bir şeyler yapıyorlardı.

Okul kapısından girip okul girişine yöneldim. Daha sonra müdürün odasını buldum. Yavaşça nefes verip kapıyı çaldım. İçeriden ses gelmemişti. Kapıyı araladım, kimse yoktu.

Sinsice sırıtıp içeri girdim fakat müdür hemen gelebilirdi. Çekmeceleri karıştırıp Berk'in sınıfının dosyasını bulmaya çalıştım.

Bulduğumda açıp Berk'in dosyasını aradım. Buldum ve hemen ev adresine baktım. Arka cebimden telefonumu alıp adresin resmini çektiğimde her şeyi yerli yerine koyup derin bir nefes verdim.

Müdür gelmeden odasından çıktığımda onu karşı koridorda gördüm ama müdür beni görmemişti. Hızlıca koşup okulda ayrıldım.

Telefonumun navigasyonu ile neredeyse bir saattir evin adresini bulmaya çalışıyordum. Sonunda bulduğumda gözlerimi büyük ve ihtişamlı yalıya çıkardım.

"Vay be." Dedim kısık bir sesle. Demek bu kadar varlıklıydı.

Ama beni içeri alırlar mıydı bilmiyordum. Kesin beni görünce kapıdan kovardı ve yine kalbimi kırardı.

Bu sefer dedim, bu sefer dövse bile hatta vinç getirip beni götürmeye çalışsa bile pes etmeyeceksin.

Ona bir koala gibi yapışacaktım.

Hızla bahçeden içeri girdim, tam zili çalacakken yalının büyük camından bir şey farkettim.

O.

Bir kızı öpüyordu.

--

Yorumlarınızı okuyarak net olarak anlaşılmamış ve aklınızda soru işareti bırakan (?) yerleri derledim;

- Berk zaten Aybike'ye aşık fakat Aybike'ye aşık olmaktan pişman, bilirsiniz ki aşık olduğumuz kişiyi biz seçemeyiz.

- Aybike neden bu kadar duygusal konusuna gelirsek, bu kitabın diziyle bir alakası yok. Sadece bazı karakterleri alıp onlarla tekrardan bir öykü yarattım.

- Aybike veya Berk'in ailelerinden ya da hayatlarından söz etmeyeceğim, onu sizin hayal gücünüze bırakıyorum. Ben sadece ikisinin arasında geçen duyguları yansıtmaya çalışıyorum.

- Yeni bölümleri en fazla iki gün en az 2-3 saat arayla atarım yani sizi bölümsüz bırakmam <3

- Hepinize tek tek teşekkür ederim <3