twenty seven, i believe that you see me for who i am

5.3K 593 94
                                    

• Beni ben olduğum için gördüğüne inanıyorum

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.

• Beni ben olduğum için gördüğüne inanıyorum. •

Yatağımızda uzanırken Jeongguk biraz sakinlemiş halde, bir kolu belime sarılıydı, nefesleri hala biraz hızlı olsa da bunun sebebinin bana sarılıyor olmasından kaynaklı olmasını istiyordum.

Jeongguk bana karşı hislerinin uzun süredir var olmasından dolayı neden bu kadar panik yaparak beni endişelendiriyordu, bunu çözemiyordum ama sakinlemiş haldeyken konuyu yeniden açarak onu üzmek istemiyordum.

Parmaklarımın arasında dağılan siyah tutamlar gülümsememi sağlarken onu kendime daha çok çektim, tüm dünyayı onun için karşıma alabilecek olmak bazen korkutmuyor değildi beni ama umurumda değildi, o kollarımın arasında olduğu sürece hiçbir şey umurumda değildi.

Jimin ile yaptığımız tüm konuşmalar anlam buluyordu zihnimde, o Yoongi hyunga olan sevgisini anlatırken gerçekliğinden şüphe ettiğim tüm o sahneler tek tek beni bulurken, en yakın arkadaşımı bundan daha iyi anladığım bir zaman daha olmamıştı.

"Hyung..."

Jeongguk sonunda konuştuğunda kollarımın arasında doğrularak dirsekleri üzerinde yükseldi ve gözlerimizin birbirini bulmasını sağlayarak bana baktı. "Kafan karıştı değil mi?" diye sorduğunda başımı salladım, bir parmağım çenesine giderek orayı okşarken "Konuşmak zorunda değiliz." dedim, uzanarak yanağına dudaklarımı değdirdim.

Başını karnıma bırakarak "Anlatmak istiyorum." dedi, parmaklarım yeniden saçlarına giderken iç çekerek anlatmasını beklemeye başladım. "Tenis kulübüne gelecek kadar iyi olana kadar senin sadece adını duyuyordum, tüm koçlarımız senin yeteneklerinden ve azminden bahsediyordu." Gülümsememe engel olamazken devam etti. "Seni ilk gördüğümde Seokjin hyung ile tenis oynuyordun, hyung. O kadar güzeldin ki, birine bakmanın bu kadar huzur dolu olduğunu ilk kez fark ettim." dedi bakışlarını bana çıkararak, dudakları tatlı bir şekilde kıvrıldı.

Doğrularak bağdaş kurarak oturdu bu kez, "Sana söylemek istemedim çünkü nasıl tepki vereceğini bilemedim, ilk başlarda sadece senin ilgini çektiğim için bunu bilirsen benden uzaklaşırsın diye korktum. Ben seni seviyorum hyung, çok uzun bir zamandır kalbim senin varlığın ile dünyaya katlanıyor." Öne doğru uzanarak bir elimi yanağına yerleştirdim ve dudaklarımızı birleştirdim, minik elleri omzumda yerini bulurken diğer elimi beline koyarak onu kendime çektim.

Kucağıma yerleşirken kolları tamamen boynuma dolanarak parmakları ensemde saçlarımın arasına karıştı, alt dudağı dudaklarımın arasında ezilirken bedenini öne kaydırarak penisimin üzerine kendini bıraktığında dudaklarımdan kaçan minik inleme oldu.

sabah yıldızı' taekookOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz