eigteen, when you're used to rollin' like a rollin' stone

6.9K 797 178
                                    

18 • Ve bu gece tüm barlar kapandığında, sadece bizim için kalan bir tane var, pekala

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

18 • Ve bu gece tüm barlar kapandığında, sadece bizim için kalan bir tane var, pekala. Dans etmeye devam ediyoruz, bebeğim.

lana del rey, dance till we die

🍷

Birkaç kez sektirdiğim basket topunu kaldırarak potaya gönderirken burada ne yaptığım konusunda hiçbir fikrim yoktu; dün gece Jeongguk bana bu kez açık bir şekilde ilanı aşk etmenin ardından başını karnıma bırakıp bir şey demeden uyuyakaldığında, uyku benim için imkânsız bir hale gelmişti.

Otelin bahçesindeki küçük basketbol sahasına inerek görevliden bir top istemiş ve birkaç sayıyı potaya göndermek bile beni rahatlatmaktan çok uzaktaydı.

Bir şeyleri kabullenmeyi öğrenmiştim, şu an odamdaki yatakta uyumakta olan çocuktan gerçekten hoşlanıyordum.

Jeongguk beni kendine her dakika daha fazla hayran bırakırken ona ne kadar verirsem sadece o kadarını alacakmış gibi davranıyor olsa da, daha fazlasını isteyeceğini gözlerine baktığım anda anlıyordum.

Beklenti yüksekti, istedikleri benim kalbimi aşacak kadar yoğundu ve ne yapacağımı bilemez haldeydim. Gökyüzü mavi rengini yavaş bir şekilde alırken kolumdaki saate bakmadan önce topu bir kez daha potaya gönderdim.

6.48

Tellere çarparak yerden bana gelen topu elime alarak sahadan çıktım ve otele giden beton zeminde yürümeye başladım. Birinin arkamdan konuşuyor olması bile Jeongguk'u deli ederek asla atmayacağı adımlar atmasına sebep oluyordu, onunla nasıl başa çıkabileceğim konusunda endişelerim vardı.

Asansörü beklerken omzumu duvara yasladım, bakışlarım lobide gezinirken Seokjin'in biri ile koltuklarda yayılarak oturduğunu gördüm. Adını hatırlamadım İskoç tenisçinin kendisiydi ve adamın parmakları Seokjin'in baldırlarında gezinirken bundan rahatsız oluyor gibi görünmüyordu, tam tersine başını adama biraz daha eğerek gülümsüyordu.

Şortumun cebindeki telefonumu fermuarı açarak aldım ve kamerayı açtım, ikisinin belli olacağı şekilde yaklaştırmanın ardından fotoğraflarını, adamın parmaklarının neredeyse Seokjin'in uyluklarında gezindiği minik bir video almanın ardından sırıttım, halka açık bir yerde birisi ile bu kadar yakınlaşmanın ve beni genel olarak yalnız bırakmanın cezası olarak bende kalmalıydı.

Telefonumu yeniden cebime koyarak gelen asansöre bindim ve odanın katına tıkladım, zihnim biraz Jeongguk'tan uzaklaşarak kendine eğlenecek bir şey bulmuştu. Ne kadar iş adamı Jung Hoseok'a aşık olsa da Seokjin hayatımda gördüğüm flört etmekten en keyif alan insandı ve bazen, benim işime yarayacak durumlara düşebiliyordu.

sabah yıldızı' taekookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora