9.BÖLÜM:"Depoda Kilitli Bir Kapı"Avril Lavigne, I Fell In Love With Devil
Gülüyordu. Çok güzel gülüyordu çünkü saf bir masumiyet ve samimiyet vardı. Öyle ki, şu anda ben o güldüğü için gülüyordum. Saniyeler geçti ama o gülmekten vazgeçmedikçe bende vazgeçmedim. Çok nadir gülüyor dedim ama her yan yana geldiğimizde kahkaha atıyordu değil mi? Yani çelişiyordum fakat öyle değildi. Doğru, kahkaha atıyordu ama alaycı ve tedirgin ediciydi, oysaki şimdi gülüyordu ve samimiydi.
Masumiyet demiştim fakat bu dudaklarının üzerindeki bir masumiyetti; yani onu asla masum olarak görmemiştim. Akan her bir zamanın ardında kesik kesik gülmelerinin arasında alaycılığı kendini göstermeye başlamıştı. Yüzümdeki tebessüm ve onun sesi gittikçe soldu. Çünkü şu anda benden daha güzel gülüyordu.
Evet, Ahi alaycı bir şekilde güldüğünde benden daha güzel gülüyordu, bundandır gülümseyişimin soluşu.
Dudaklarının üzerindeki samimiyet ve masumiyeti gittikçe silikleşti gözlerimin önünde. Öyle bir evirildi ki, bu bir zevke ve hazza dönüştü. Tehlikeli ve tedirgin ediciliği baş göstermişti artık. Arkaya doğru eğik olan başını bana eğdiğinde, gözlerindeki buğuyu görmüştüm. Muhtemelen o da benim gözlerimin içindeki buğuyu görüyordu.
Bir an yüzümde olmayan gülümsemeyi arar oldu fakat onun benden daha güzel güldüğü yerde gülümsememin yeri yoktu. Bunu biliyor muydu bilmiyorum ama belki de fark ettirmişimdir ona bunu.
"Beğendin mi?" diye sordum tekrardan.
"Neyi?" diye sorduğunda başını yana yatırdı hafifçe. Bu hareketine takıldı bira an gözlerim, sonra benden güzle olan gülümsemesine. Gitmem gerekiyordu oysaki değil mi?
"Zincirleme isim tamlamasını," diye cevap verdim. Hafifçe dudaklarını büzmüştü ama bu çok silik bir şey olduğundan gülümsemesinin önüne geçemedi.
"Beğendim," dedi. Dudağımın kenarı memnuniyetle kıvrıldı. Sonra başımı kapıya çevirince artık tam şu anda arkamı dönüp gitmeliydim. Hava en sevdiğim aralıktaydı; akşama doğru oluşan kızıllık ve griliğin karışımıydı.
YOU ARE READING
PARAVAN
General FictionKapısı kapalı çikolata dükkânının önünde durdum. Saate baktım; 12: 58 Son iki dakika kalmıştı. Elimi cebime götürüp son kalan çikolatamı da yemek için çıkardığımda, poşetin rengi ürpermeme sebep oldu. Pembe. Çikolatanın pembe poşetini açıp yemeye b...