1. BÖLÜM

225K 9.4K 3.8K
                                    

Tüm bölümleri tekrar Wattpad'e yüklemeye karar verdim. Düzenli bir şekilde bölüm gelecektir ❤️

1. BÖLÜM: TOPRAĞINDAN KOPARILAN KÖKLER

SATIR ARASI YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI BEKLİYORUM!🤍

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

SATIR ARASI YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI BEKLİYORUM!🤍

Sena Şener Cem Adrian - Yine Mi Yol

6 Ay Önce

Zamanın bilinen bir evresinde bir kız yaşarmış ve kimsesiz kalan o kız, hiç sevilmezmiş...

Bir hayat kaç kere değişirdi? Benim hayatım tam iki kere değişmişti. Kökünden koparılan bir ağaç gibi iki kere, geri dönüşü olmayacak şekilde yerimden koparılmıştım.

Ve bir kez yerinden koparılınca, başka topraklara eskisi gibi sağlam kök salamıyordu insan. Her toprak, her kökü kabullenmiyordu işte. Bu yüzden ait olmadığımız hayatları yaşarken bu kadar bocalıyorduk ve bir yerlere ait olunmadığı hissi, bir an olsun yalnız bırakmıyordu bizi... O hissin soğuk nefesi, her daim ensendeydi ve boş bulduğu her an tüm benliğini, kıskıvrak yakalıyordu.

İlk defa toprağımdan koparıldığım o kara gün, on iki yaşında küçük bir kız çocuğuydum. Ailem bir trafik kazasında hayatlarını kaybetmişti ve sadece bir gecede kimsesiz kalmıştım. Bir sabah uyanmıştım ve bu koca dünyada artık bir başınaydım. Bunun yarattığı acıyı, nefes aldığım sürece hiç unutmayacaktım.

Annem babam benim kolum kanadımdı ama ben onlardan koparılmıştım.

Daha sonra yaşadıklarım ise çok daha kötüydü çünkü babamın görüşmediği amcam ve ailesiyle beraber yaşamak zorunda kalmıştım. Tam dokuz yıldır, benden nefret eden insanlarla yaşıyordum. Nefretin hakimiyet sürdüğü bu topraklar beni zehirliyordu.

Nasıl ayakta kalınır bilmediğim hayatta bir de amcamın beni sürekli dibe çekmesiyle uğraşmıştım. Elimden tutmayan babamın kardeşi, düşmem için sürekli çerme takmıştı. Geçirdiğim her gün, kimsesiz kalan yanıma bir çentik attı. Kimsesizliğimi, etimin en derinine işledi, ruhuma kazıyarak kalbime mühürledi.

Yirmi bir yaşına bastıktan birkaç ay sonra ise hayatım bir kez daha değişiyordu ve benim henüz hiçbir şeyden haberim yoktu.

Oysa bugünden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı...

"Zeynep!"

Amcamın öfkeli sesini duyunca irkildim. Bulaşıkları yıkamayı bırakıp ellerimi beyaz el havlusuyla kuruladım. Elimdeki çatlaklar sızlayınca yüzümü buruşturdum. Bakışlarım ellerime kaydı. İki gün önce çamaşır makinesi bozulduğu için yengem çamaşırları elle yıkatmıştı ve bu ellerimi mahvetmişti. Üstüne bir de ellerim sürekli suyun içinde olduğu için çatlaklar iyileşmiyordu. Yüzümü buruşturdum, benim bu evdeki hayatım buydu işte. Bir hizmetçi gibi yaşıyordum.

SEHER YELİ Where stories live. Discover now