3- eski sevgili

473 31 6
                                    

Ariana Grande - 7 Rings

Dün Jungkook ile olanlardan sonra Jimin ile bir masaya oturmuştuk ve tek başımıza yemek yemiştik. Arkadaş grubuyla olmaması garipti ama pek de sorgulamadım. O masanın bize ait olduğunu söyledi, gerçekten de en güzel köşeyi bizim masa seçmişlerdi. Tam pencerenin yanıydı ve dışarıdaki güzel yeşillik manzarası gözüküyordu. Bizim dışımızdakiler oturamıyormuş, öyle dedi. Böyle şeyler sadece filmlerde oluyor sanıyordum.

Daha sonrasında pek bir şey olmadı. Sadece derse girip babamın gönderdiği arabayla eve döndüm. Vante'nin okulunu bilerek eve biraz uzak seçmişti ama okulun güzelliği zaten o uzaklığı önemsemememi sağlıyordu.

Açıkçası dünün biraz boş geçmesi benim işime gelmişti, çünkü okula yeni yeni alışıyordum. Bu bir hafta aksiyonlu geçmezse sevinirdim. Gerçi boş dediğim günde bile bir kavgam olmuştu.

Bugün de biraz düşünceli bir moddaydım. Yoongi konusu dünden beri aklımdaydı. Bir insan sevgilisiyle neden öpüşmek istemez diye aklımdan geçiriyordum. Acaba bir tramvası veya bir tabusu falan mı vardı bu konuda? Peki Vante bu kadar uzun süre, insanlardan duyduğuma göre uzun bir süre olmuştu, öpüşmeden nasıl dayanabilmişti ki?

Çok sevdiği için miydi diye düşünsem de Vante'nin karakterinde fedakarlık yapmak pek de yoktu. Kendisinden başkasını sevmesi çok nadirdi. Tanıdığım kadarıyla temas bağımlısı birisiydi, birçok ilişkisinin cinsellik üzerine kurulu olduğunu biliyordum. Sürekli ilgi isteyen bir tipti, yoksa sıkılırdı. Egosunu besleyen her hareketten çok hoşlanırdı, özellikle karşısındaki onu övdüğünde çok hoşuna giderdi. Yoongi bunların hepsini karşılıyor olmalıydı, sonuçta cinsellik demek illa ki öpüşmek değildi.

Yine de bu konuyu sorgulamadan edemiyordum, söyleyiş tarzı garip gelmişti. Kural, demişti. Bu kadar mı sertti ki bu konuda kural koymuştu?

Aklıma kötü bir ihtimal daha geliyordu, tam da Vante'lik bir ihtimal...

Matematik dersinin bitmesine iki dakika kala Jimin masanın üzerinden bir kağıt uzattı bana. Sıra arkadaşım o olduğu için arada benimle böyle iletişim kuruyordu. Kağıdı elinden alıp yavaşça açtım.

''Ponpon seçmeleri var, bu teneffüs benimle gelmen lazım. Erkenden spor salonunda olmalıyız. Konuşacağımız şeyler de var.''

Gözlerimi büyüterek yanımdaki pembe saçlı çocuğa baktım. Gerçekten bugün müydü?

Vante ponpon dans grubunun başıydı. Çocukken birçok şey gibi dansa da beraber başlamıştık. İkimiz de iyi dansçılardık ama ben ponpon olmak gibi dikkat çekici bir şeyi asla yapmamıştım. Bu iş gerçekten onun için biçilmiş kaftandı.

Hiç ponpon olmadığım için üç hafta boyunca boş durmamış ve eve geldiğimde pratikler yapmıştım. Ayrıca dans stüdyosuna gidiyordum ara sıra, oradaki pratik odaları bunun için uygun oluyordu. Bazı temel ponpon hareketlerini şimdiden öğrenmiş sayılırdım, zor olsa da.

Teneffüs zili çaldığında, Jimin'in peşinden ilerlemiştim. Sormam gereken bir sürü sorunun olduğunu düşünüyordum. Binaya girdik, dümdüz ilerleyip koridorda sağa döndük. Karşımıza çıkan basketbol soyunma odaları yazan bir odaya girdik.

''Neden buradayız? Basketbolcu değiliz sonuçta.''

Jimin telaşlı gözüken bir yüz ifadesiyle bana baktı. Gerçekten stresli gözüküyordu, alt dudağını dişlerinin arasına aldı.

''Seçmelere girecekler soyunma odasında hazırlanıyor da ondan. Onu boş ver de,''

Önümüzde duran oturma yerlerinden birine oturdu, ben de onun soluna oturup göz teması kurmamızı sağladım. Bir elini beyaz eteğimden dolayı açılmış olan dizime koydu.

fake you out || taekookOù les histoires vivent. Découvrez maintenant