- 10

1K 74 10
                                    

Selam 💫

Henüz yorum sınırı geçilmemiş ama ilk ve son kez bunu umursamadan bölümü yayımlamaya karar verdim.

Vote (oy) vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar.

Isabel'den

Gözlerimi açmaya çalıştım fakat korkunç baş ağrım buna izin vermedi.

Heryerime değen soğuk metalin kokusunu alıyordum.

Ellerimi nerede yattığımı tanımak istercesine yerde gezdirdim. Dümdüz bir zemindi.

Ellerimi zemine koydum ve kendimi kaldırdım. Bedenim biraz kalkınca gözlerimi zoraki açtım.

Bir zindanda olduğumu anlamak zor olmamıştı. Ellerim ve ayaklarımda zincir vardı.

"Hey!" Diye bağırdım. O sırada kapı gıcırdadı ve açıldı.

Kısa sarı saçlı bir kadın karşımda durdu ve beni hoş diyemeyeceğim bir şekilde süzdü.

"Demek şu Isabel sensin. Açıkçası daha iyi bir şey beklerdim."

Zoraki nefeslerim arasında sordum.

"Neden buradayım?"

"Biricik aşkın Niklaus yüzünden tatlım."

Kaşlarımı çattım.

"Onu tanıyorsun değil mi?"

Beni burada bu şekilde tuttuğuna göre Niklaus'tan pekte hoşlanmıyordu. Kısık sesimle ancak bir kelime kurabildim.

"Hayır"

Tiz bir kahkaha attı. "Hala onu mu korumaya çalışıyorsun?"

"Öyle birini tanımıyorum."

Yine bir kahkaha. "Ah Isabel.. Çok safsın"

Bu dediğine hafifçe güldüm.

"Bu zincirler büyülü olmasaydı sana kim saf gösterirdim."

"Bundan pek emin olma derim."

Ardından kendi kolunu döndürdü. O anda çığlık attım.

"Biz bağlıyız Isabel o yüzden uslu dur."

Hiçbir cevap vermedim. Kadın yanıma geldi ve kolumu sertçe çekti. Cebinden hançer çıkardı ve bileğimi kesti. Akan kanı elindeki şişeye boşalttı.

Sonra elindeki şişeyi yere koydu ve bir iğne çıkardı.

"O ne!"

"Sakin ol tatlım sadece uyuman için."

"Sende uyumuş olmayacak mısın?"

Güldü. "Beni düşündüğün için sağol tatlım ama hayır."

Gözlerim kapanırken o tanıdık olduğum ses kulaklarımda çınladı. Ama gerçek mi yoksa değil mi anlayamamıştım.

"Alice!"

...

Mırıldanarak gözlerimi açtım. Sesimin kısık çıktığını benim bile zor duymamdan anlıyordum..

Oturduğu koltuktan kalktı ve yanıma geldi. 

"Efendim aşkım" dedi.

"Su" diyerek tekrarladım.

Yanımda duran şifonyerden bardağa su döktü ve beni kaldırarak suyu içmeme yardım etti.

KUZEN AŞK-I  - KLAUS MİKAELSONWhere stories live. Discover now