Soru-Cevap

325 14 116
                                    

Sorum Yağız'a

-Mina, nikah sırasında ayağına bastığında çok acıdı mı?

Yağız: Yok hayır, insaflı davranmıştı.

Sorum Mina'ya

-Damla ve Yağız'ın başlardaki yakınlığından dolayı Yağız'dan vazgeçmeyi düşündün mü?

Mina: Evet hatta bir yerde Gece'yle konuşurken artık dayanamıyorum diyorum, birçok kez denesemde başaramamıştım.

Sorum Gece'ye

-Deniz'i neden o kadar geç affettin?

Deniz: Kesin itlik, serserilik olsun diye affetmemiştir.

Gece: Ay sen bir sus be! Neyse soruya gelelim. İkimizinde gözümüzü açıp dünyaya bakması gerekiyordu, sürekli yan yanaydık ve dünya ikimizden ibaret zannediyorduk. Ben Deniz'e göre biraz daha erken döndüm dünyaya ama onunki biraz zaman aldığı için geç oldu, yoksa birbirimizi olan saygı ve sevgimiz asla bitmedi.

Evet bu soru takıntılı bir okurunuzdan Tuna'ya gelmiş

-Hayalet sevgilim Tuna, beni neden sevmedin? Sonunda hömkürmüş ama benden çıkmaz o.

Tuna: Ben anladım bunun kim olduğunu, Islak Kelebekciğim eğer Damla'dan önce seni görmüş olsaydım şuan kesin senin elini tutuyor olurdum.

Damla: Oha anasını satayım, bari ben yanındayken söyleme.

Sorum Ateş'e

-Çocuklarını karıştırıyor musun? Hani ikizler falan ya.

Ateş: Şimdi biraz sessiz konuşacağım çaktırmayın, Kuzey Güney'e Güney Kuzey'e o kadar çok benziyor ki bazen çağırmam gereken çocuğumu çağırmak yerine öbürünü çağırınca sanki işim onunlaymış gibi yapıyorum.

Selin: Sen çok fenasın.

Ateş: Biliyorum.

Sorum Mina-Yağız çiftine

-Çocuğunuzun adı ne?

Mina: Janseli.

-Hanginiz koydunuz?

Yağız: Benim fikrimdi.

-Anlamı ne?

Mina: Güneşin doğduğu yer anlamına geliyor.

Yağız: Çünkü kutup yıldızı battığında birinin bizi mutlu etmesi gerekiyordu.

Sorum Tuna'ya

-Neden Damla?

Tuna: Hayatım sen biraz dışarı çıksana.

(Damla çıkar...)

Tuna: Şimdi şöyle ki, nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama elimden geldiğince çabalayacağım. Damla'nın o kadar güzel bir aurası var ki istemeseniz bile sizi içine çekiyor. Onu ilk sevmeye başladığımda Yağız'da seviyordu ki bence benim yaptığım kalleşlik Damla çok cıvıl cıvıl bir kızdı, ikimizde onu merak ediyor daha çok tanımak istiyorduk. Böyle böyle giderken birimizin gitmesi gerekti, sonra baktım meydan bana kalmış yardırdım. Gençlik aşkı belli bir yerde biter sanıyordum ama hiç durulmaz bir suymuş bu, gittikçe çoğalıyor ve hızlanıyor.

Sorum Mina'ya

-Anonim olma fikri nerden esti?

Mina: Onun okuldan sonra ne yaptığını, nerelere gittiğini ya da kimlerle daha çok nasıl konuştuğunu merak ediyordum ve bir yerden sonra bu isteğim çığırından çıkınca bizde Gece'yle böyle bir çözüm bulduk.

Sorum Yağız'a

-Komşudan istediğin muzu ne yaptın?

Yağız: Kardeşim adam bana meyve falan vermedi, onun vereceği muz farklıydı anca başka bir şeyi yerdim ben, gördüğümüzle kaldık zaten sonra. Muz yiyemiyorum, yazıklar olsun.

Sorum Deniz'e

-Yağız sizi balayında aradığında tam olarak ne dedin?

Deniz: Lan soracak başka bir şeyiniz mi kalmamıştı? Neyse soruldu madem, bana da cevaplamak düşer. Artık arayan seksen beşinci insan olunca açıp "Ne yaptığımızı çok merak ediyorsan balayından sonra uygulamalı olarak gösteririm." Dedikten sonra telefonu kapatmıştım.

Sorum Selin'e

-Ateş'in en sevmediğin huyu nedir?

Selin: Artık polis olduğu için midir bilemem, aşırı otoriter evde.

Ateş: Hiçte bile.

Deniz'e sorum

-Annenin yemekleri mi? Gece'nin yemekleri mi?

Deniz: Oww bu ciddi. Sanırım Gece'nin hazırladığı mezelerle annemin yemekleri.

Gece: Yazıklar olsun.

Sorum Yağız-Mina çiftine

-Aranızdaki boy farkı ne kadar?

Mina: Hain kostoklar!

Yağız: 15 santim var aramızda, çocuğum gibi.

Sorum Mina'nın babasına

-Baba bey ben yine sap kaldım bana birini bulur musunuz?

Baba bey: Geçti Bor'un pazarı yavrum.

Sorum Damla'ya

-Neden Tuna?

Damla: Sevildiği, yanında değerli hissettiği ve aşkı her zerresine kadar işleyecek insanları sevmek ister gönül.

Sorum Deniz'e

-Arabanın koltuğundan yuvarlanarak düşmendeki sebep senin sakarlığın mı yoksa kavşaktan mı oldu?

Deniz: Kafam güzeldi, benim bir suçum yok tamamen kavşak hatalı.

Yağız: Kavşak.

Sorum Mina'ya

-Çocuğuna günlüğü ne zaman verdin?

Mina: On beş yaşında kalbini birine verdiğini fark ettiğimde verdim.

Yağız: Bundan neden benim haberim yok?

Mina: Unuttum.

Sorum Gece'ye

-Deniz'in ailesinin sorunlu olduğunu anladığında ne düşündün?

Gece: Aslında o tamamen bir rivayet, ben hayatına girdiğimde vardı öyle ayakları ama kısa sürdü.

Sorum Yağız'a

-Evet son sorumuz bu, Mina'nın anonim olduğunu nasıl anladın ve nasıl hissettin?

Yağız: İki ayrı kişinin o kadar benzer cevaplar vermesi için ikizi falan olması lazımdı ama olmadığını biliyordum oradan çaktım mevzuyu, anladığımda da içim rahatlamıştı. Çünkü kafam zaten ikisi arasında çok karışıktı ağır basan yanım Mina'ydı ama anonimde zamanında çok kırılmışa benziyordu. O yüzden ikisinin aynı kişi olması daha çok sevgi ve daha çok iyileşme demekti.

-Sorular cevapladığını için teşekkür ederiz çocuklar, herkesin kalbinde yer edinmişsiniz belli ki. Yazı kadar kalıcı olmanız dileğiyle...

*****

Sen Benim Şarkılarımsın|yarı textingWhere stories live. Discover now