14.Bölüm: Şenlik Ateşi(2)

3.9K 489 216
                                    


Sergius kaşlarını şaşkınca havaya kaldırarak bana baktı.

"Arkadaş ?" başımı salladım.

"Evet, arkadaş." yaptığım hareketin doğruluğundan emin değildim , tek bildiğim belki karşımda duran çocukla arkadaş olursam onun kaderini değiştirebileceğimdir.

"Leydim yanlış anlamasın ama benim için arkadaş, kılıç talimi yaptığın, beraber içtiğin ve savaştığın insanlardır." Sergius'un yüzünden bir anlık utangaçlık geçti. Kıkırdadım.

Hayatı boyunca askerlerin arasında büyümüş bir çocuk tabi ki kızlarla arkadaş olamamıştı.

"Endişelenmeyin Sör Phalen , laflarımla kılıç taliminizi aratmayacak kadar sizi yorabilirim , içecek konusunda çay zevkimle eşlik edebilirim ve bu yıl sosyete gireceğim , emin olun sosyete kılıçlar yerine bakışların , kan yerine ise gözyaşlarının aktığı bir savaş meydanı."

"Pffftthahahaha , sen.. sen gerçekten eğlencelisin."

Bana bilmediğim bir şey söyle...

"Teklifime ne diyorsunuz ?"  dedim yüzüme yansıtmıyordum ama endişeliydim. Ne olursa olsun bir hanımefendi için bu kadar ileri gidip reddedilmek hoş olmazdı. Müziğin durmasıyla biz de birbirimizden ayrıldık , aramızdaki mesafeyi açarken rahat bir nefes verdim.

"Bir kızla hiç arkadaş olmadım Soleil , tüm incelikleri bildiğim söylenemez." omuz silktim.

"Bir erkekle hiç arkadaş olmadım Sergius , tüm kabalıklarınızı bildiğim söylenemez." halimize ikimizde güldük ve bana elini uzattı. Bu dünyaya geldiğimden beri eski dünyamda normal olan bu selamlaşmayı yapmamıştım. Bende elini sıktım.

"O zaman sana emanetim Soleil." dediğinde güldüm " Sana emanetim Sergius."  

Birden Sergius'un elini alnına vurmasıyla irkildim Tırstım , manyak mısın be ?

"Neden kendini tokatladığını sorabilir miyim ?" Sergius iç çekti.

"Prense hediyelik alıp götürmem gerekiyordu , çok oyalandım beni haşlar büyük ihtimal."

Astor'un küçük prens tavırları aklıma gelince kıkırdadım. Bana attığı kazığı hala unutmadığım için karşımdaki çocuğa acıyamıyordum.

"O zaman ilk ben ayrılıyorum , sizde görevinize dönün." dediğimde gülümsedi.

"Başkentte görüşürüz .... arkadaşım."  deme şekline göz devirip yanından uzaklaştım. Gözlerim sarışın ana karakteri ararken onu bir banka elinde pamuk şekerlerle buldum, hızlıca yanına gittim.

"Yoksa pamuk şekerlerden biri bana mı ?"  beni fark edince gülümsedi.

"Alırken emin olamadım , yakışıklı dans eşinden sonra tatlı ihtiyacın olmayabilirdi." Brie yaramazca sırıtıyordu.

"Sapkın düşüncelere sahip olman beni şaşırtıyor Brie ! Ayrıca o beyefendi benim arkadaşım." 

"Hı-hı beni de arkadaşlarım belimden tutarak kendilerine yapıştırırlar." ben bu kızı bozdum mu acaba ? Bana gelişi hiç böyle değildi çünkü.

"Dans ettik çünkü Brie , ayrıca iki farklı dans partneri olan sendin masum çocuksu yüzünün ardında doyumsuz bir kadın yatıyor değil mi kuzen ?" elinden pamuk şekerimi aldım. Brie'nin yüzü utançla kızardı.

"Sen..sen... sana inanamıyorum böyle bir cümleyi nasıl rahat kullanırsın?"  ağzıma attığım pamuk şekerin keyfine bakarken domates olan karakter iyice keyfimi yerine getirmişti.

Kötülük Yaşamak İstiyorWhere stories live. Discover now