Liz 'in onlara telefonunu gösterip 'düğmeye basma vakti ' deyince hepsi öylece ona baktı . Bir kaç saniye sonra ilk konuşan Linda oldu.
"Peki ! Kafanda nasıl bir plan var ? "
"Şöyle ki ; önce telefonu açıyorum . Artık kapalı durmasının bir anlamı yok . Nasılsa savaş başladı ve "
"Bir dakika "diyerek onun konuşmasını böldü Steave .
"Bu doğru bir hamle değil . Telefonun büyük ihtimalle takiptedir . Onu açınca seni hemen bulurlar ve tutuklanabilirsin .
Bu çok riskli ,bunu yapmana izin vermem." dedi sinirle .Liz biraz düşünür gibi yapıp ,sonra da Steave 'e merak ettiği soruyu sordu .
"Peki tamam . O zaman şöyle yapıyoruz " deyip masanın üzerine doğru eğilip Steve'e biraz daha yakın durarak gözlerine baktı .
"Emre'nin arkadaşı mısın ? Ne zamandan beri onu tanıyorsun ?"
Steve nefesini bırakarak soruya cevap verdi .
"Onu tanımıyorum ."
Liz tek kaşını kaldırıp ' inanmıyorum ' der gibi baktı ."Yani geçen İstanbul'a gittiğimde tanışana kadar tanımıyordum . Çok uzun zaman önce görmüştüm ,uzaktan . Hakkında bildiklerimin hepsini Jonathan' dan öğrendim ".
"Jonathan mı?"
Steave önce başı ile onayladı .
"Evet . Senin arkadaşın olan ve aynı zamanda Laura'nın eşi olan Jon.""Nasıl ? Nerden tanıyorsun ?"
Steave buruk bir gülümseme ile ,
"Okul yıllarından . Ama konumuz bu değil."Steave okul yılları deyince , Liz başını ellerinin arasına alıp öne eğerek düşünmeye başladı . İşaret parmağını da hafifçe başına vuruyor ,sanki hatırla der gibi .' Eğer Jon 'la tanışıyorlarsa ben niye Steave 'i tanımıyorum ' dedi kendi kendine . Tanımıyordu ama kesinlikle bir yerde gördüğünden emindi . Hafızasını zorlasa da hatırlayamadı . Sonra ellerini çekip başını sağa sola sallayarak kendini toparlamaya çalıştı . Kafası iyice karıştı .
"Bana şunu baştan anlat yani Jon burda olduğumu biliyormu ? Yada sana bunları neden anlattı . Kafam karıştı benim ."
"Hayır burda olduğunu bilmiyor ." Deyip Jon 'la olan arkadaşlığını anlatmaya başladı .
Steave Jon'la üniversitede aynı bölümde okuduklarını ,ama bir müzik grubuna üye olduğu için genelde gruptaki arkadaşları ile takıldığını ,fakat Jon'la olan dostluklarının hep devam ettiğini söyledi . Hatta Laura ile Nantucket'e geldiklerini de .
" Bizim grubla Manhattan' da bir barda konser verdikten sonra onu aradım . Bana İstanbul'da olduğunu söyleyince orda buluşmaya karar verdik . Çünkü İstanbul'da da bir barda çıkacaktık . Biz sahnede iken yanında biri ile geldi . Sahne sonrası yanlarına gittiğimde bizi tanıştırdı .
"Arkadaşımın canı sıkkın biraz ,kafası dağılsın diye onu da getirdim dedi . "
Liz ve diğerleri pür dikkat Steve'i dinliyordu.
"Neler olduğunu sorduğumda ; şirketin mali müdürü olan kadının onu dolandırdığını , ondan habersiz kara para akladığını , deniz aşırı ülkelerde hesapları olduğunu , vergi kaçırdığını falan anlattı ."
Liz daha fazla tutamadı kendini.
"Asağılık herif " deyip Steve'e devam etmesini söyledi ."Kadının kim olduğunu sorduğumda Jon senin adını söyledi . Emre de 'benim sevgilim ' dedi . Seni bulması gerektiğini , yoksa hapse gireceğini söyledi bir de seni bulmak için herşeyi yapacakmış . Bende hemen sizi aradım evrakları dediğin yerden alıp savcıya teslim ettim . Bunun için kuzenimin eşine minnettarım . Kendisi avukat ve dediğine göre bu deliller yeterli olurmuş . Ama , eğer 'itiraf etmem için baskı uyguladı ' derse işler değişebilirmiş .Kaldı ki o kız , Zeynep .Onu şahit tutmuş . Hemde senin en yakın arkadaşın olarak . "
YOU ARE READING
YENI BAŞLANGIÇLAR
General FictionAmerika da okurken aşık olduğu adamın peşinden büyük umutlarla Türkiye'ye gelen bir kadın. Başta herşey mükemmel ilerlerken,zamanla kadın adamın onu sadece yükselebilmek adına merdiven olarak kullandığını anlar. Gitmek istesede gidemedi kadın.Çünkü...