1.7

707 57 211
                                    


'Evet belki birazcık ani

Ama aşk bu, beklemez ki'

İki ay geçmişti aradan. Scorpius 5 aylık olurken, sen de evime taşınmıştın. Eski rutinlerimize dönmüştük. Tek fark koltuklarda yatıp tembellik yapmıyor, Scorpius ile ilgileniyorduk.

Günlerimiz çok güzel geçiyordu. Mutluydum. Annemle babamı arayarak seninle yeniden yaşamaya başladığımızı ve artık çıktığımızı söylemiştim. Seni arkadaşım olarak biliyorlardı.

Daha öpüşmekten ileri gitmemiştik çünkü tüm vaktimizi Scorpius için harcadığımızdan kendimize ayırmaya vaktimiz kalmıyordu. Yine de bu yeni rutinimizi beğenmiştim.

Scorpius'a gerçek bir baba gibi yaklaşıyordun. Zaten harika bir babaydın. Bir vaftiz oğlun olduğundan bahsetmiştin. Annesiyle babası vefat ettiğinde anneannesi ile yaşamaya başlamış. Onu yanına almak istediğini anlatmıştın.

O bir yılda neler olduğundan bahsetmiştik biraz. İçkiyi bırakmak için tedavi olduğundan bahsetmiştin. Altı aydır içmiyormuşsun. Bu beni çok mutlu etmişti.

Bende sana yaptıklarımı anlattım. Pek anlatmaya değecek kadar önemli şeyler yapmamıştım işte. Ailemden ve Scorpius'tan bahsetmiştim.

Bu iki ayda daha önce hiç konuşmadığımız şeyleri konuşmuştuk. Bana ailenin vefatını anlatmıştın. Sen dört yaşındayken Vaftiz baban, baban ve annenin bir araba kazasında öldüğünü, babanın senin üstüne kapaklanarak seni kurtardığını anlatmıştın. Bu yüzden vaftiz babanın da ailenin de mirası sana kalmıştı. Bana, "Harcayamacağım kadar çok param var." Dediğinde bundan bahsettiğini yeni anlamıştım.

Sonra da seni ailenin en yakın arkadaşlarından olan Weasley ailesi evlat edinmişti.

Kötü bir çocukluk geçirmiştin, sanki bir kitap karakterinden bahseder gibi anlatmıştın. Geçmişini öğrendiğimde kendini içkiye vermeni anlamaya başlamıştım.

Geçmiş, adı üstünde çoktan geçmiş. Tek istediğim son nefesime kadar sana aşk dolu bakmak.

Pardon, Tanışalım Mı? /DrarryWhere stories live. Discover now