0.8

1K 64 95
                                    


"Görüyorum sen de çok pişmansın,

Çok güvenmişsin ona ama aldatılmışsın."

O görüntüyü anlatmam imkansız. Yanımdaydın, biraz önce üstümde olduğun gibi yanımda yatıyordun, üstümde senin kokunu hissedebiliyordum. Belki biraz da kalçam acıyordu.

Anlatmaya başladın, bende susarak seni dinledim.

"Cedric adı... aldattı beni. Eski sevgilim Cho ile. Bir yıldır çıkıyorduk, hatta aynı evde kalıyorduk. Eve Cho'yu getirdi, beni artık bu evde istemediğini söyledi."

Seni izledim, şakağından boynuna süzülen ter damlası ve yastığa dağılmış az önce dağıttığım saçların ile şaheser gibiydin. Seni nasıl aldatmıştı?

"Sonra pişman olduğunu ve Cho ile kavga ettiklerini söyledi. Bu bara gelerek beklememi söyledi. Geldim, bekledim. Gelmedi. Sonradan öğrendiğime göre barışmışlar. Onu beklediğime pişmanım."

Kolumun üstüne yatarak sana bakmıştım. "O kaybetmiş, bir kere aldatan bir daha aldatır. Belki barışsanız bile tekrar aldatırdı."

Kafanı sallamıştın ve aynı şekilde bana dönmüştün. "Peki senin hikayen ne?"

Kafamı iki yana sallamıştım reddeder gibi. "Benim hikayem yok, ailemin yanından buraya taşındım ve bir barda ek iş olarak çalışıyorum. Kendi ayaklarımın üzerinde durmaya çalışıyorum. Seni evinden attıysa nerede yaşıyorsun?"

Gözlerini devirmiştin, o yeşilin en güzel tonunda olan zümrüt gözlerini. "Bir otelde hayatımın sonuna kadar kalacak kadar param var."

"Benimle yaşamaya ne dersin? Ev arkadaşım yok ve dürüst olmak gerekirse kirayı yetiştiremiyorum."

İnanamazca bana bakmıştın. "Daha tanışalı bir ay olmadı. Bana neden bu kadar hızlı güveniyorsun?"

Sırt üstü yatarak tavana bakmıştım. "Sana güvenmesem seninle aynı yatağa girmezdim."

Sen de aynısını yapmıştın. "Peki ya ben sana nasıl güveneceğim?"

"Bana güvenmiyorsan neden benimle aynı yatağa girdin?" Demiştim.

Kafanı onaylarcasına salladı. "Güven konusunda onlarca kazık yedim, bir tane daha yesem gocunmam."

Elimi sıkman için sana uzatmıştım. "Yarın taşınabilirsin, ev arkadaşım."

Elimi tutarak beni kendine çekmiş ve altına almıştın. "Aynı evde olursak..."

Kafa sallayarak kollarımı boynuna dolamıştım. "İstediğimiz her zaman."

Sonrası terli, yorucu ama zevkli bir geceydi.

Pardon, Tanışalım Mı? /DrarryWhere stories live. Discover now