45 - Kaçamak

86K 3.3K 481
                                    

Tuna 

Aylin'i ağlayıp sınıftan çıkarken gördüğümde ağlamasının nedeninin ben oldugumu çok iyi biliyordum. Sanırım twitter'da paylastıgım fotografı görmüş olmalı. Onu bilerek paylaşmıştım. Sırf Aylin'in onu görüp artık beni unutmaya baslaması için.. Ve sanırım etkilide olmuştum. Gerçekten ilk olarak bu kadar üzeleceğini tahmin etmiyordum. 

Aylin sınıfın kapısını sertçe çarpıp  sınıftan çıktıktan bir süre sonra Ayaz'da hızla ayaga kalkıp sınıftan cıkmıştı. Nereye gittiğini hepimiz tahmin edebiliyoruz değil mi? ''Fırsatçı pislik.'' diye içimden geçirirken sınıftaki salaklar ne oldugunu anlayamadıgı için birbirleriyle bakısıp fısıldıyorlardı. Arkamda oturan bir kızın yanındaki arkadasına ''Baksana, Tuna'yla ayrılıp Ayaz'da teselli bulmuş anlaşılan.'' diye fısıldadı. Bunları duymak bana hiç iyi gelmemişti çünkü şuan herkes Ayaz'la Aylin'in sevgili oldugunu düşünüyordu. Gözlerimi sıkıca kapattıktan sonra derin derin nefes almaya baslamıstım. Hiç birşey duymadım. Hiç birşey..

Bütün gözlerin benim üstümde oldugunu biliyordum. Hocanın ''Aylin'in nesi var Tuna?'' diye bana soran sesini duyduktan sonra sinirle soluyarak gözlerimi açtım. Neden bana soruyordu bu lanet kadın! Ah, doğru biz üvey kardeşiz değil mi?

''Tarihçilere gıcığı varda.'' umursamayan bir şekilde cevap verdiğimde hocanın yüzü asılmıştı. ''Sen ne demek istiyorsun?'' deyip sesini yükseltti.  ''Demek istediğim..'' cümlemi yarıda kesip ayaga kalktım ve sıramdan cıktım. Hocanın masasının önüne geldiğimde elimle asker selamı yapıp ''Size iyi dersler.'' çarpık gülümsememi yüzüme takınıp sınıftan cıktım. Hocanın arkamdan ''Terbiyesiz!''diye bağırdıgını duymustum ama umursamadan koridorda yürümeye devam ettim. Koridorun sonundaki kızlar tuvaletinden yükselen konusma seslerini duydugumda adımlarımı yavaslattım. Bu Aylin'in sesiydi. Hıçkırıkla karışık birşeyler söylemeye calısıyordu ama ne dediği çok anlaşılmıyordu. Hala ağlıyor muydu yani? Sınıftan öyle çıkınca eve gider yapılan yemekleri görünce keyfi yerine gelir diye düşünmüştüm. Ama o eve bile gitmemişti anlaşılan. Of, bir fotoğraf için bu kadar üzülürse ben planımın diğer kısımlarını nasıl uygulayacaktım. Onun böyle ağlamasını istemiyorum! Kendisini çaresizce gösteriyor.

 Bir iki adım atıp tuvaletin kapısını daha cok yaklastıgımda kapının hafif aralık oldugunu gördüm. Aralıktan içeriye baktıgımda Aylin Ayaz'a sımsıkı sarılmıştı ve Ayaz'ın kulagına ''Sanırım sen haklıydın.'' diye fısıldamıştı. Onları böyle görünce sertçe yutkundum. Ah, böyle olacağını biliyordum. Ayaz piçi yine fırsattan istifade Aylin'e yaklaşıyordu. ''Senin istediğinde bu değil mi zaten? Aylin'in seni unutup baska birisine aşık olması?'' diye konusan iç sesimi daha fazla duymamak için avucumu bütün gücümle sıkmaya baslamıştım. Kendime zarar verdiğim zaman sanki rahatlıyordum. 

Avucumu hala sıkarken birden ayak sesleri duydum ve gözlerimi açıp Aylin'le Ayaz'a baktım. Artık sarılmıyorlardı ve Aylin birazda olsa içten gülümseyerek eline cantasını alıyordu. Sanırım burdan cıkacaklardı. Yakalanmamak için  parmak uclarımda hızlıca yürüyerek karşı koridorda olsan erkekler tuvaletine girdim. Aylin buraya giremezdi. Erkekler tuvaletinin kapısının deliğinden dışarı bakarken onları gördüm. Ayaz kolunu Aylin'in omzuna atmış beraber gidiyorlardı. Evet, Aylin'in beni unutmasını ve mutlu olmasını istiyordum ama Ayaz'la birlikte olmasını kastedmiyordum. Aylin'lerin gittiğinden emin olduktan sonra tuvaletin kapısını açıp ordan cıktım..

Aylin 

Ayaz'la birlikte okulun garajına doğru giderken kendimi cok rahatlamış hissediyordum. Ayaz her ne kadar gıcık olsada temin  gerçektende beni rahatlatmıştı. ''Şimdi nereye gidiyoruz Bay beni depresyondan kurtaracak kişi?'' deyip kıkırdadım. ''Gidince görürsün güzellik.'' aynı şekilde Ayaz'da kıkırdadı. Ayaz kolunu omzuma atmış beni sımsıkı bir biçimde tutmuş ilerlerken birden durduk. ''Ne oldu?'' anlamamış gözlerle Ayaz'a baktım. 

Aptal Üvey KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin