Bölüm 4

2.1K 106 0
                                    

Akşam olduğunda evde yalnızca ben ve Ulaş kalmıştık.Ulaş'a "Artık bana neden burada olduğumu anlatabilir misin?"dedim.

Ulaş ise bana "Zamanı gelince söz herşeyi anlatıcam GÜZELİM" dedi.

Bende "Neden?"diye sordum.
Ulaş tam cevap verecekken vazgeçip sustu ve "Çok soru soruyorsun"dedi

Hiddetlenerek ayağa kalktım ve öfkeyle konuşmaya başladım.
"Seni hiç tanımadığım ve görmediğim halde ne olduğunu anlayamadan bir anda beni kaçıran sensin! Dağ başında bir evde seninle yalnız kalıyorum ve bana çok soru sorduğumu mu söylüyorsun?!"

Ardından  yatak odasına girip kapıyı sertce kapattım ve kilitledim.Sinirden akan göz yaşlarımı durdamıyordum
Sinirlenince gözlerimin dolmasından,kendimden ve Ulaş'tan nefret ediyorum.

Derken Ulaş kapıyı açmak için zorladı,zorlarken bir yandan da konuşuyordu.


"Beren aç şu lanet olası kapıyı!"


"Hayır,açmıcam! Defol git başımdan."dedim ağlamaklı çıkan sesimle.


 "Tamam biliyorum bilmek istiyorsun herşeyi ama biraz zaman gerekli 'mavişim' "

NE? BİR DAKİKA! O ... ULAŞ BANA MAVİŞİM Mİ DEDİ? İNANMIYORUM! ALLAH'IM SANIRIM ÖLÜMÜM YAKLAŞIYOR!

"Hadi aç artık şu kapıyı.LÜTFEN"

Hala ağlıyordum.Bana hiç birşey anlatmıyordu.Ne bekliyordu ki. Beni kaçıran oydu.Şimdi de zaman istiyordu.

"Git Ulaş git".

Derince iç çektiğini duydum. "Sen bu kapıyı açmayana kadar hiç bir yere gitmiyorum."

"İYİ"

"İYİ"

Yatağa uzanıp gözlerimi kapattım.Fakat aniden kapının açılmasıyla olduğum yerde sıçradım.Ulaş kapıyı nasıl açmıştı ki?

"S-sen kapıyı nasıl açtın?"

"Bu kasları boşuna yapmadım Mavişim."dedi.

Kapıya baktığımda kırılmış olduğunu gördüm. Cidden psikopattı bu çocuk. Yataktan kalkarkan;

"Çık dışarı." dedim. 

Beni umursamayarak yanıma geldi ve "Sen ağlamışsın." dedi. Yüzünde kederli bir ifade vardı.

"Sanane." diye tersledim onu.

"Benimle böyle konuşma. Bu beni üzüyor." dedi. Ha?! Anlamadım?!

Hiç bir şey diyemedim.Bu çocuğun karşısında dilimi yutuyordum. -Aşktandır o- diyen iç sesimi hemen susturdum.

Kulağımın arkasından çıkan bir tutam saçımı geri kulağımın arkasına sıkıştırarak konuştu:

"Böyle yapmanı istemiyorum bu kadar asi davranmaya çalışma. " Mavişim"


Çarpıkça sırıtıp dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı ve tekrar konustu:

" Mavişim." dedi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

KıskançHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin